Abdülkadir Selvi, yüzde 10 seçim barajının kaldırılmaması kararının ardından HDP'nin 2015 seçimlerinde başarılı olması için 'yapmaması' gerekenleri analiz etti.
Abone olİNTERNETHABER.COM- Yüzde 10 seçim barajının düşürülmesi konusunda en çok eleştiri yapan partilerden HDP'nin çözüm sürecindeki tavrı ve gelecek seçimlerde yüzde 10 barajı karşısında ne yapacaklarıyla ilgili olarak, Yeni Şafak yazraı Abdülkadir Selvi kritik bir yazıya imza attı.
YÜZDE 10 BARAJI VE HDP
üzde 10 seçim barajına ilişkin, Yeni Şafak yazarı Abdülkadir Selvi bugünkü yazısında, 'Anayasa Mahkemesi’nin bireysel başvuru kapsamında verdiği “ret” kararı çok tartışılmadığını' ifade etti. Anayasa Mahkemesi (AYM) Başkanı Haşim Kılıç'ın Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya’ya 'hak ihlali kararının verilmesi durumunda, ”Anında uygulanır” dediğini' hatırlatan Selvi, 'yüzde 10 barajıyla ilgili tartışmanın yargı cephesindeki ateşinin söndüğünü fakat AK Parti ile HDP arasında kıran kırana bir tartışma yaşandığını söyledi.
Selvi, AK Parti ile HDP arasındaki tartışmaları izlerken neredeyse küçük dilini yutacak kadar şaşırdığını, iki partinin aralarında çözüm sürecini yürüten iradeyi temsil etmiyorcasına davrandıklarını, sanki savaşan iki cepheyi temsil ettiklerini ileri sürerek HDP eleştirisine şöyle devam etti:
Çözüm sürecini yürütüyorlar diye tek parti gibi hareket etmelerini beklemiyorum ama kullanılan bu “savaş dili” çözüm sürecine de zarar veriyor. Negatif bir hava oluşturuyor. Çözüm dilinin oluşturulamaması bugün çözüm sürecinin en kırılgan yanlarından birini oluşturuyor.
"ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI YÜZÜNDEN..."
rEdoğan düşmanlığı yüzünden HDP sözcüleri ile MHP temsilcileri aynı platformda buluşabiliyor. HDP’liler çözüm sürecinin arkasındaki en büyük irade olan Erdoğan’a, Kürtlere hayatı cehenneme çevirenlerden daha fazla saldırıyorlar. Kürdün ben Kürdüm demesinin bile DGM’lik olduğu bir Türkiye’den bu günlere geldik. Bu kolay olmadı. Demokrasi ve özgürlüklere inanan herkesin gelinen noktada katkısı var. Ama daha aldığımız yol çok az ve gideceğimiz mesafe çok uzun.
"KAMUOYU BASKISI"
Yasaklar ülkesinden büyük bir yürüyüş başlatmamız gerekiyor ama bunun için en önemli güç, kamuoyu baskısı olacak. Çözüm sürecinin tarafları dahi böyle parçalı bir irade ile hareket ederse gerisini siz hesap edin.
Öte yandan seçime parti olarak mı yoksa bağımsız adaylarla mı gireceği HDP’nin bileceği bir iş. HDP’yi böyle bir karardan dolayı suçlamak doğru bir yaklaşım değil. İmralı’da yaptıkları sunumun da bu yönde olduğu anlaşılıyor. Bir HDP yöneticisi, ”Kandil kesin kararlı. Her şey Öcalan’a kalmış durumda” demişti. Şimdiye kadar parti olarak seçimlere girilmesine tereddütlü bakan Öcalan’ın değerlendirmelerinin de o yöne doğru kaydığı anlaşılıyor.
Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı seçiminde de görüldü ki, şiddetin dilini terk edip, Türkiye Partisi olmaya yöneldikleri taktirde seçmenin kendilerine karşı önyargılı olmadığı ortaya çıktı.
"AŞARSANIZ KÜRT SİYASİ HAREKETİNDE BİR İLKİ BAŞARACAKSINIZ"
Bu noktada HDP’nin bir karar alması gerekiyor. Yüzde 10 barajını bilerek ve aşacağınıza inanarak seçimlere giriyorsunuz. Aşarsanız Kürt siyasi hareketinde bir ilki başaracaksınız. Seçimlere bu ülkede yüzde 10 barajı olduğu gerçeğini bilerek giriyorsunuz. Ancak barajı aşamadığınız taktirde dönüp, yaygın kalkışma eylemleri başlatırız, yerel Meclisimizi ilan eder, özerklik ilan ederiz, bunun için gerektiğinde de şiddeti bir baskı unsuru olarak kullanırız derseniz orada durun.
"HEM TÜRKİYELİLİK DİYECEKSİNİZ HEM..."
Hem Türkiyelilik diyeceksiniz hem bölgesel parlamentomuzu ilan eder, özerk yönetimimizi kurarız diyeceksiniz. O zaman siz bir elinizle Türkiyelilik adı altında oy toplarken diğer elinizle bu tezin tam aksini gerçekleştirmek için planlar yapıyorsunuz demektir.
"YA TÜRKİYE'Yİ YA KAOSU TERCİH EDECEKLER"
Siz bir yandan çözüm sürecini yürütürken diğer yandan çözümün dibine dinamit koyan bir yolu seçeceksiniz. Burada bir samimiyet sorgulamasına girmek istemiyorum. Ancak bu noktada bir karar vermeleri gerekiyor. Ya Türkiye’yi ya kaosu tercih edecekler. Biz de ya sizin Türkiyelilik açılımınıza inanacağız, demokratik bir Türkiye için hep beraber mücadele vereceğiz. Ya da bize Türkiyelilik derken, ama bölgesel planlarınızı devreye sokmak için bir kaos peşinde olduğunuza kanaat getireceğiz.
"HDP'NİN ÖNÜNDEKİ ENGEL"
CHP ve MHP’nin tel tel döküldüğü bir ortamda eğer HDP, Kandil’i değil, sandığı dinlerse, ana muhalefet partisi olmalarının önü açık.
HDP’nin önündeki en önemli engel HDP’nin kendisi...