Abdülkadir Selvi, bugünkü yazısında Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in neden hedef alındığını kaleme aldı.
Abone olYeni Şafak gazetesi yazarı Abdülkadir Selvi, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in yurt dışındaki Müslümanlar ve Türk soydaşlarla ilgilendiği için hedef alındığını yazdı.
Son dönemde Diyanet'le ilgili medyada olumsuz haberler çıkmaya başladı. Yolsuzluk iddiaları birbiri ardına sıralandı. Eleştirilerin odağındaki isim ise kurumun başındaki Mehmet Görmez.
Yazar Selvi, "Diyanet İşleri Başkanı neden hedef alınıyor?" başlıklı bugünkü yazısında bu konuyu değerlendirdi.
Selvi, Görmez'in Ankara'da oturan sıradan bir bürokrat olmadığı için hedef alındığı düşüncesinde. Haberleri algı operasyonu olarak gören yazar, asıl gerekçeyi ise bu sözlerle açıklıyor:
AFRİKA'DAKİ AÇLARLA İLGİLENİRSEN
"Ama sen Afrika'daki açlarla, Nepal'deki depremzede ile ilgilenirsen hedef alınırsın.
Hani bir reklam vardı ya, ”Bu Türklerde çok oluyor” diye. Bu Diyanet'te çok oluyor doğrusu!
Afrika'da İslam dinini anlatmak, camiler yapıp, Kur'an öğretmek, unutulan Latin Amerika ülkelerindeki Müslümanları keşfedip, onlarla zirve düzenlemek, Balkanlardaki dini eğitimle ilgilenip, Türk dünyasına müfte yetiştirmek senin neyine?
Eğer bunları kendine dert edinirsen uluslararası sistemde seni hedef haline getirir.
Recep Tayyip Erdoğan'ı neden hedef alıyorlarsa, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'i de ondan dolayı hedef alıyorlar."
İDDİALAR
Yazar daha sonra Diyanet İşleri ve Görmez hakkında ortaya atılan iddiaları böyle sıraladı:
"1-Makam aracı Diyanet Vakfı'nın bütçesinden değil, DMO tarafından alınmış.
2-Makam aracı 1 milyon liraya değil, 322 bin liraya alınmış.
Diyanet'e 3 ay sonra teslim edileceği bildirilen makam aracı tam da Papa'nın Türkiye ziyaretinden 1 gün sonra teslim edilmiş. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ise evine gitmek üzere aracının başına gelince, yeni aracı orada görmüş.
3-Şimdi sıkı durun. Mehmet Görmez o araca hiçbir zaman binmemiş. İlk gün evine bırakmışlar. Ondan sonra o aracın kapalı garaja çekilmesi talimatını vermiş. Hala orada duruyor. Mehmet Görmez alim ve fazıl bir zattır. İslam'a ve ümmete hizmetten başka da bir gayesi yoktur. Makama, mevkiye, saltanata, zevk-ü sefaya dönüp göz ucuyla bakacak biri değil.
Mehmet Görmez makam aracını kullanmıyor. Hala eski araçla gidip geliyor. Ama gelin görün ki, algı operasyonu yapanlar boş durmuyor. Neymiş efendim Papa Türkiye'ye geldiğinde Reno Symbol kullanmış, bizim Diyanet İşleri Başkanı ise S-500 Mercedes'e biniyormuş.
Peki niye yazmıyorsunuz mütevazı Papa'nın! 6 jeti olduğunu? Türkiye'ye gelmek üzere özel uçağına lüks makam aracıyla gittiğini… "
İŞİN ASLI NE?
"Peki, işin aslı ne?" diye sorduktan sonra Selvi, hedefindeki kurumun verdiği yanıtları köşesine taşıdı. Ardından 10 Şubat 2015'te İsrail'de radikal düşünce kuruluşunda çıkan “Türk Diyanetinin yeniden canlanması” başlıklı yazıya dikkat çekti. Selvi'yi dinliyoruz:
"1-Lojmanda tadilat Mehmet Görmez zamanında değil, Ali Bardakoğlu'nun Diyanet Başkanı olduğu dönemde yapılmış. 500 bin lira değil, 250 bin lira harcanmış.
2- Mehmet Görmez döneminde lojmana 60 bin lira tadilat yapılmış. O da Görmez, “alt katta misafirlerimin kalabileceği bir yer yapılsın. Misafirlerimi evimde ağırlamak istiyorum” dediği için. Ayrıca evde jakuzi yok. Yok. Yok.
Bunları niye yazdım?
Uluslararası sistem Recep Tayyip Erdoğan'ı neden hedef seçtiyse, Mehmet Görmez de ondan hedef seçildi.
İSRAİL'DE ÇIKAN YAZI
10 Şubat 2015 tarihinde İsrail'in en radikal düşünce kuruluşlarından Moshe Dayan'da “Türk Diyanetinin yeniden canlanması” başlıklı yazı çıktı. Milliyet Gazetesi yazarı Kadri Gürsel'de 15 Mart 2015 tarihinde Al Monitor'de, ”Yeni Türkiye'nin kültür emperyalizmi aygıtı: Diyanet” başlıklı bir yazı yazdı.
Her iki yazıda da Diyanetin, yurtdışındaki faaliyetlerinden duyulan rahatsızlık işleniyor.
İsrail'in, Diyanetten rahatsızlığını anlıyorum da size ne oluyor?"