ABD Senatosu’nun 54 üyesi 9 Şubat’ta yeni Başkan Joe Biden’a Türkiye aleyhine zehir zemberek bir mektup yazdı. Gazeteci Murat Yetkin, mektubun içeriğini okurlarıyla paylaştı.
Abone olAmerikalı senatörlerin Biden’a yazdığı mektuptaki bazı iddia ve ifadeler, Türkiye’de sadece iktidar değil, çoğu muhalif kesimi de türden. Yazar Murat Yetkin, tepki çeken mektubun içeriğini kendi değerlendirmeleriyle birlikte tercüme ederek 'yetkinreport' sitesinde sitesinde paylaştı.
Mektupta senatörler ABD başkanından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve yönetimine “otoriter istikametten dönmesi”, insan haklarına saygılı olması, siyasi ve vicdani tutukluları serbest bırakması ve bunları hemen yapması için baskı uygulamasını istiyor.
YPG, S-400, Azerbaycan
Senatörler bu paragrafa Erdoğan’ın dış politikasının giderek savaşkan ve kavgacı bir hal aldığını iddia ederek başlamış. Sonra bombardıman cümleleri geliyor.
1- Senatörler Erdoğan’ın “Suriye’de IŞİD’le savaşan ABD-destekli Kürtlere yüzsüzlükle saldırdığını” öne sürüyor. Bu şimdiye dek PKK’nın Suriye kolu YPG’ye verilen en açık desteklerden birisi ve bu konuda Türkiye’ye yapılan en ağır hakaretler arasında.
2- ABD teknolojisiyle uyumlu olmadığı hakkında uyarıldığı halde Rus hava savunma sistemi aldı diye suçluyor senatörler. Bununla kastedilen S-400 füzeleri ve artık NATO-uyumu da değil açıkça ABD-uyumundan söz ediyorlar. Türkiye’nin üretimine katılıp parasını ödediği F-35 savaş uçaklarının gasp edilmesinden ise bahis yok.
3- Erdoğan “Ermenistan’la bir sınır anlaşmazlığının halli için Azerbaycan’ı şiddet kullanmaya cesaretlendirmiş”. Senatörler Azerbaycan topraklarının beşte birinin 25 yıldır Ermenistan işgali altında olmasını “sınır anlaşmazlığı”, Azerbaycan’ın topraklarını geri almak için başlattığı harekâtı da Türkiye’nin şiddet kullanma kışkırtması olarak tanımlıyor.
Ama Türkiye’de çoğu insanın tüylerini diken diken edebilecek cümleler aynı paragrafın devamında yer alıyor.
Enes Kanter “insan hakları avukatı” olmuş
Cümleler şöyle: “Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca 2016’daki başarısız darbe nedeniyle suçladığı Türk vatandaşlarını sınır dışı etmesi için ABD ve diğer ülkelere baskı uygulamaya kalkışıyor. Erdoğan hükümeti NBA oyuncusu ve insan hakları avukatı Enes Kanter ve Türkiye’deki ailesinin üzerine gidip, kendisi hakkında İnterpol’den kırmızı bülten çıkartma örneğinde olduğu üzere, ABD’de kendisini eleştirenleri susturmaya çalışıyor.”
Fethullahçı olduğunu hiç gizlememiş olan Kanter’in “insan hakları avukatı” olarak adlandırılması ve ismini vermeden Fethullah Gülen destekçilerinin övülmesi senatörlerin Biden’a mektubunu ayrı bir zemine taşıyor. Tabii bu arada Kanter’in ABD’deki Fethullahçı örgütlenme açısından değer ve ağırlığı da ortaya çıkıyor. Türkiye’den bakanlar Senato’dan randevu almakta zorlanırken içinde Fethullahçıların da bulunduğu anlaşılan lobiler, Erdoğan’ın yanı sıra Türkiye’yi yerden yere vuran bir metni yayınlatabiliyor. Washington’daki Türkiye Büyükelçiliği bu kadar yıldır nafile bir Fethullahçı avıyla uğraşacağına Kongre’yle ilgilense, o işi dünyanın parasının alan -belki de yanlış- lobi şirketlerine bırakmasaymış keşke.
“Erdoğan’a söyle Biden, otoriterliği bıraksın”
Mektup Biden’dan Erdoğan’la otoriterliği derhal bırakması için konuşması talebiyle son buluyor; senatörler Biden’a “Bu konuda sana destek olacağız” sözü veriyor.