The Guardian'da bugün çıkan ve AB’nin genişlemesi konusunu ele alan başyazıda, potansiyel aday ülkeler arasında durumu en zor olanın Türkiye olduğu savunuldu.
Abone olBunun tek nedeninin ise Fransa ve Hollanda referandumlarında açık bir şekilde rol oynayan Türkiye karşıtlığının olmadığını vurgulayan gazete, “her iki tarafın da birbirine karşı zıtlaşmasından kaynaklanan derin sorunlar var" dedi.
Başyazıda, "ekimde başlayacak uzun müzakereler sırasında sürtüşme veya daha kötü durumların yaşanması için çok fırsat olacak” ifadeleri kullanıldı.
Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın gelecekteki Fransa hükümetlerini Türkiye’nin üyeliği konusunda referandum yapmak zorunluluğuyla da bağladığını hatırlatan The Guardian, “kaderin cilvesi öyle gelişti ki Türkiye faktörünü anayasa konusundaki karardan soyutlama girişimi amacına ulaşamadı. Hatta yola, ilerde patlaması halinde felakete yolaçabilecek bir mayın da döşendi” yorumuna yer verdi.
'Üyeliğe destek azaldı'
Referandumlardan bu yana Türkiye’de üyeliğe verilen desteğin azaldığına da dikkat çeken gazete, AB’nin taleplerine karşı Türkiye’de milliyetçi direnişin sertleştiğini belirtti.
The Guardian, “Türkiye konusundan çıkacak ders, üyeliğinin kötü bir fikir olması değil -bu farklı bir konu- ama ikna edilmekten ziyade ne yapması gerektiğinin kendisine dikte edilmesinden bıkmış bulunan bir Avrupa’yı, herşeyden önce ikna etmeniz gerekiyor” diye yazdı.
AB zirvesi yarın toplanıyor
Bu arada Avrupa Birliği devlet ve hükümet başkanları yarın Belçika'nın başkenti Brüksel'de biraraya geliyor. İki gün sürecek zirvede, AB bütçesi ile Fransa ve Hollanda'daki AB Anayasası referandumları ele alınacak.
Zirvede, Romanya, Bulgaristan, Hırvatistan ve Türkiye’yi ilgilendiren genişleme konusu son dakikada sonuç bildirisi taslağından çıkartıldı. Bu durumda 'Türkiye ile müzakerelerin 3 ekimde başlayacağı' vurgusu da zirve sonuç bildirisinde yer almayacak.
Yarın yapılacak zirve öncesinde Lüksemburg'da toplanan AB dışişleri bakanları, Ankara Anlaşması'nı Kıbrıs Rum Yönetimi’ni de kapsayacak şekilde genişleten protokole onay verdi.
Ek protokol, önümüzdeki günlerde Ankara'ya gönderilecek. Ek Protokol'ün, Ankara'nın imza ve onay sürecini tamamlamasının ardından, Gümrük Birliği'nin kapsama alanı, AB'ye 2004'te katılan 10 yeni üyeyi içine alacak. 10 yeni ülke ise şöyle:
Kıbrıs Rum kesimi
Çek Cumhuriyeti
Estonya
Macaristan
Letonya
Litvanya
Malta
Polonya
Slovakya
Slovenya
Ek protokolün, AB'nin 20 resmi lisanında gerekli tercümelerinin yapılmasının ardından Türkiye tarafından imzalanmasının yaklaşık üç hafta vakit alması öngörülüyor.
Barroso'dan AB'ye çağrı
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, daha fazla ülkenin AB Anayasası'nı reddetmemesi için, anayasanın onay sürecine ara verilmesi çağrısında bulundu.
Barroso, 'France 3' televizyonuna yaptığı açıklamada, devletlerin yetki alanına girmek istemediğini belirterek, kendisine göre en iyi çözümün ihtiyatlı davranmak olduğunu ve düşünmek amacıyla en azından kısa bir ara verilmesini önerdiğini söyledi.
Fransa ve Hollanda'dan başka ülkelerin de AB Anayasası'nı reddedebileceğini belirten Barroso, bu nedenle devlet ve hükümet başkanlarından ülkelerindeki durumu dürüstçe anlatmalarını istediğini kaydetti.
Blair: "Zamana ihtiyaç var"
Zirve öncesi Fransa'da Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile biraraya gelen İngiltere Başbakanı Tony Blair de, AB Anayasası Anayasası konusunda düşünmek için zamana ihtiyaç olduğunu söyledi.
Fransa ile Almanya'nın her zaman için AB bünyesinde önemli bir rol oynamaya devam edeceğini belirten Blair, ancak artık Avrupa'nın eskiden olduğu gibi yönetilebilmesinin mümkün olmadığını, bu konuyu müzakere etmeye ihtiyaçları bulunduğunu kaydetti.
AB bütçesi konusunda da Chirac'la aralarında 'derin anlaşmazlıklar' bulunduğunu belirten Blair, 'görüş ayrılıklarının giderilmesinin zor olduğunu düşündüğünü' ifade etti.
Anlaşmazlığın temelinde, 1984 yılından bu yana birlik fonlarına çok katkı yapıp az teşvik aldığı için İngiltere'ye yapılan geri ödemeler var. Avrupa Birliği, geri ödemelerin dondurulmasını istiyor.
İngiliz yetkililer ise, 2007-2013 yılları arasında Avrupa Birliği bütçesinin İngiltere'ye 30 ila 36 milyar dolara mal olacağını vurguluyor.
Türkiye tartışmaları
Fransa ve Hollanda'nın AB Anayasası'nı reddetmesinin ardından son iki hafta içinde İngiltere ve ABD basınında 'Türkiye'nin AB umudunun zayıfladığı ve Batı'dan uzaklaştığı' yorumları yapıldı.
Referandumlardan çıkan 'hayır' sonucunun ardında halkın genişlemeye duyduğu tepkinin yattığı ve sonuçların en büyük kurbanının da 'AB'nin genişlemesi olacağı' belirtiliyor.
The Guardian: "Fransa umutları frenliyor"
İngiltere'nin saygın gazetelerinden The Guardian, Fransa'nın Türkiye'nin 40 yıllık AB umudunu frenlediğini yazdı. İngiltere'nin Türkiye'nin üyeliğine desteğini sürdüreceğini yazan gazete, AB Anayasası taslağı onaylanmadan bunun güç olacağını savundu. Gazete, 27 ülkeli yapı olarak planlanan AB'nin bu rakama 2007 yılında Bulgaristan ve Romanya'nın katılımıyla ulaşılacağını belirtti.
FT: "Türkiye'nin şansı azaldı"
İngiltere'de yayımlanan Financial Times da, referandumların Ankara'yı endişelendirdiğini ve Türkiye'nin AB üyeliği umutlarının daha da zayıf hale geldiğini yazdı. Gazete Türkiye ile müzakerelerin en az 10 yıl süreceğinin öngörülmesine karşın, referandumlardan çıkan 'hayır' oylarında AB'nin genişleme planlarının önemli rol oynadığını kaydetti.
The Times: "Türkiye'yi kaybediyoruz"
Bir başka İngiliz gazetesi The Times ise, ABD'de aradığını bulamayan Türkiye'nin Batı'dan uzaklaşmaya başladığını yazdı. "Korkunç gerçek şu ki biz Türkiye'yi yavaş yavaş kaybediyoruz" diye yazan gazete, Fransa'da ve diğer Avrupa ülkelerindeki Türkiye karşıtlığının artışına paralel olarak Türkiye'nin ABD ile ilişkilerinin de gerginleştiğini belirtti. Bu gelişmelerin Türk kamuoyundaki etkisine de değinen gazete, Türklerin bunu 'bir tür aşağılama' olarak algıladığını belirtti. Bu durumun Batı'ya karşı tepki yarattığını kaydeden The Times, "Türkiye giderek doğuya ve güneye kayıyor" yazdı.
The New York Times: "Türkler ABD'ye yöneliyor"
ABD'nin önde gelen gazetelerinden The New York Times ise, 'Avrupa Birliği'ne öfkelenen Türklerin ABD'ye yöneldiği' görüşünü ortaya attı. 'Avrupa Birliği'ne öfkelenen Türkler ABD'ye yöneliyor' başlığını kullanan gazete, Türkiye'de AB üyeliği için hala güçlü bir destek bulunduğu, ancak bir yıl önce yüzde 70 olan bu desteğin yüzde 63'e düştüğünü yazdı.
Haber: Metin Güneş
Kaynak: