Ve Washington uyardı" Ya Ekim ayına kadar bu durumunuzu düzeltin. Ya da ekonomik yaptırım uygularız."
Abone olWashington, Türkiye ile birlikte toplam 15 ülkenin, bu kapsamdaki uygulamalarını, önümüzdeki ekim ayına dek düzeltmemeleri halinde, iktisadi yaptırımla cezalandırılabileceklerini açıkladı. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yıllık insan kaçakçılığı raporunda, bu soruna karşı hiçbir önlem almayan ''üçüncü kategori'' ülkeler arasında yer alan Türkiye'nin, aynı kategorideki diğer 14 ülkeyle birlikte, 1 Ekim 2003'ten itibaren, Uluslararası Para Fonu (IMF) yardımı da dahil olmak üzere ABD destekli her türlü yardımın kesilmesini içeren yaptırımlarla yüz yüze kalabileceği bildirildi. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın raporunda, insan kaçakçılığına karşı asgari standartları yakalamakta başarısız ve sorunla başa çıkmak için hiçbir şey yapmayan ''üçüncü kategori'' ülkeler arasında Türkiye ile birlikte Yunanistan, Belize, Dominik Cumhuriyeti, Kazakistan, Surinam, Bosna-Hersek, Gürcistan, Liberya, Burma, Kuzey Kore, Özbekistan, Küba, Haiti, Sudan yer aldı. Raporda Türkiye'nin, cinsel sömürü ve iş gücü amaçlı insanların getirildiği ülkelerden biri olduğu savunuldu. Türkiye'nin aynı zamanda diğer Avrupa ülkeleri için geçiş ülkesi olduğu belirtildi. Kurbanların, Azerbaycan, Gürcistan, Ermenistan, Rusya, Ukrayna ve Moldova'dan getirildiği kaydedildi. ABD raporunda, ''Türk hükümeti, kaçakçılığın bertaraf edilmesi için gereken asgari standartları tam olarak karşılayamıyor ve bunu karşılama yönünde önemli bir çaba da göstermiyor'' denildi. Raporda, hükümetin yeni insan kaçakçılığı karşıtı yasalar çıkardığı, göçmen yasasını güçlendirdiği ve bunları kısa zaman içinde yaptığı belirtilmekle birlikte, ''ancak hükümetin geçen yıl bu konulardaki ilerlemesi yavaştı. Özellikle de bu sorunu önleme ve sorundan korunma alanlarında'' ifadesi kullanıldı. Raporda, Türk hükümetinin önleyici hiçbir tedbir uygulamadığı ancak bu soruna karşı artan bir siyasi isteklilik sergilediği belirtildi. Özellikle Dışişleri Bakanlığı'nın, bakanlıklar arası bir görev gücü oluşturduğu kaydedildi. Bu görev gücünün düzenli olarak biraraya gelmediği ancak hükümetin Nisan 2003 tarihinde kabul ettiği bir ulusal eylem planını hazırladığı belirtildi. Türkiye'nin, insan kaçakçılığında ''kaynak ülke'' konumundaki ülkelerle işbirliğinin sınırlı olduğu ancak 2003 ilkbaharında, bu konuda da ilerleme kaydedildiği anlatıldı. ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell, özgürlük ve demokrasinin her kıtada yayıldığı 21. yüzyılın dünyasında, yüzbinlerce kadın, erkek ve çocuğun sömürülmesi, tacize uğraması ve köle olarak kullanılmasının ahlaki açıdan kabul edilemez ve sarsıcı olduğunu bildirdi. Raporu açıklayan Powell, bu tür sorunların, savaş sonrası Irak'ta da ortaya çıkabileceğine dikkati çekti. Askeri yaptırım da sözkonusu ABD Dışişleri Bakanlığı'nın insan kaçakçılığıyla savaş ve izleme direktörü John Miller, insan kaçakçılığı konusunda önlem almayan NATO müttefikleri Türkiye ve Yunanistan'a, yaptırım olarak askeri yardımın da kullanılabileceğini ima ederek, ''Bizim umudumuz, bu ülkelerin önemli bir çaba göstererek performanslarını geliştirmeleri ve bu tür sonuçların ortaya çıkmaması'' dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı'nın yayınladığı son insan kaçakçılığı raporunda Türkiye, insan kaçakçılığına karşı hiçbir önlem almayan ve minimum standartları karşılamayan ''üçüncü kategori'' ülkeler arasında Yunanistan ile birlikte yer almıştı. Bir gazetecinin, Türkiye ve Yunanistan'a yönelik yaptırımlara dikkati çekerek, iki NATO müttefikine askeri yardımda da kısıtlama olup olmayacağını sorması üzerine Miller, ''Benim, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın ve Başkan George W. Bush'un umudu, bu tür ülkelerin insan kaçakçılığına karşı performanslarını geliştirecek şekilde önemli bir çaba ortaya koymaları ve bu tür sonuçların ortaya çıkmamasıdır. Bunun için önümüzde 4 ay var. Ne olacağını öngöremem'' dedi.