ABD Türkiyeyi böyle uyutacak

ABD istihbarat sözü verdi. Peki bu sözünde durur mu? Uzmanlar şöyle diyor;

ABD'nin vaadi olan istihbarat paylaşımı ile uydu ve casus uçaklarından yararlanılarak bölgedeki tüm haberleşme sistemi kontrol altına alınacak. Teröristler dinlenmeye başlayacak. Bu bilgiler sayesinde hedefler imha edilecek.

Terör örgütülü liderlerine veya nokta hedeflere ise hassas güdümlü füzeler ile lazer güdümlü mühimmatlar kullanılacak. Bu sayede PKK'lı üst düzey yöneticilerin Irak'ın kuzeyinde bir evdeki buluşmalarını önceden tespit edip, baskınla ele geçirilmelerini hedefliyor.

PEKİ İŞE YARAR MI? 

Çok adam yakalanır ama...
Emniyet İstihbarat Dairesi Eski Başkanı Sabri Uzun: "Türkiye'nin uydu ve Awacs gibi imkanları yok. Bu bakımdan ABD'nin bu imkanlarından yararlanılmasının önemli bir gelişme. Vaat edilen istihbarat bilgileri sağlanırsa mükemmel faydalar sağlar da... Bilgiyi operasyona çevirecek olan biziz. Çok adam yakalanır. Örgüt yok olur. Fakat ben ABD'nin sürdürdüğü politikayı bırakıp bize bilgi vereceğini sanmıyorum."

ABD samimiyetini ispatlamalı
Eski Olağanüstü Hal Bölge Valisi Hayrı Kozakçıoğlu: Önemli olan alınan istihbaratın uygulamaya geçirilmesidir. İstihbarat bilgilerinin paylaşılmasıyla da her şey bitmez. Önemli olan alınan istihbaratın uygulamaya geçirilmesidir. ABD samimi olduğunu ispatlamak zorunda. Eğer istihbarat bilgileri daha önceden paylaşılsaydı Dağlıca ve benzer saldırılar belki önlenirdi. ABD sözünde durursa 5 Kasım görüşmesi, PKK ile mücedelede gerçekten bir milat olabilir.

Bu Türkiye'yi oyalama taktiği
Eski İçişleri Bakanı Sadettin Tantan: ABD'nin bize vereceği istihbarat hiçbir işimize yaramaz, yaramayacak da. Bunlar Türkiye'ye zaman kaybettirecek, bizi uyutacak şeyler. ABD'den gelen istihbarat ile Türkiye'nin güvenliği sağlanamaz. Son dönemde gelişen olayları incelediğimiz zaman Türkiye'de bir güvenlik ve istihbarat zaafiyeti olduğunu görürüz. PKK, Türkiye'ye yeni bir şeyler öğretti. Türkiye, PKK sayesinde bir bilgi ve istihbarat toplama, kordinasyon ve bunu bir merkezde toplama mekanizmasının olmadığını gördü. " (yenişafak)