ABD Öcalan Kenya'da yakalanmadan 1 yıl önce PKK liderini Türkiye'ye teslim edecekti, peki ne oldu da işler değişti? Mesut Yılmaz ve Bülent Ecevit bu denklemin neresinde?
Abone olPosta gazetesi yazarı Candaş Tolga Işık, bugün yakın geçmişin karanlık delhizlerinden müthiş bir iddiayı okurlarıyla paylaştı. 1998 yılının sonlarında Başbakan Mesut Yılmaz'a ABD Dışişleri Bakanlığından gönderilen ve "Abdullah Öcalan" ile ilgili bir mektubun, Türkiye'deki iktidar belirleyicileri tarafından başbakana teslim edilmediğini anlatan Işık, hem o mektubun içeriğini yazdı hem de mektubun Mesut Yılmaz'a verilmeyerek Türkiye'nin yakın geçmişinin nasıl bir dönüşüme uğradığını...
İşte Işık'ın bugünkü yazısından çarpcı bir bölüm:
KIRMIZI MÜHÜRLÜ MEKTUP
"1998'in sonbaharında önce Türk dışişlerine oradan da başbakanlığa ‘kırmızı mühürlü' bir mektup gelir.
Mektup, Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı tarafından bizzat Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nın ‘bilgisine' gönderilmiştir.
KONU: ABDULLAH ÖCALAN
Türkiye'nin gündemi o sıralarda Abdullah Öcalan'dır. Öcalan Suriye'den çıkmış, kendisine sığınacak ülke aramaktadır. Son durağı İtalya'dır. Türkiye'de halk ayaktadır. Öcalan'a sahip çıkan İtalya karşıtı protesto eylemleri yapılmakta, süreç her geçen gün daha da gerilmektedir.
Tam da bu noktada Amerika'dan gelen mektubun içeriği hayati öneme sahiptir.
Amerikan Dışişleri Bakanı imzasıyla Türkiye Başbakanı'na kasım ayının bir çarşamba günü ulaşan mektup; Amerika'nın Roma Büyükelçisi'nin 2 gün sonra Roma'da İtalyan Başbakan'ı Massimo D'Alema ile görüşeceğini ve Öcalan'ın teslim edileceği ülkeye karar verileceğini anlatmaktadır.
ÖCALAN'I NEREDEN ALIRSINIZ?
Mektupta Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'na “Öcalan'ı hangi ülkeye teslim edelim? Nereden alırsınız?” diye sorulmaktadır.
O dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'dır. Başbakan Yılmaz Türkbank ile ilgili Meclis'te verilen
bir gensoru önergesi boğuşmaktadır.
Mektubun başbakanlığa ulaştığı gün Başbakan Mesut Yılmaz, Mehmet Niyazoğlu'nun oğlunun düğününe katılmak üzere İzmir'deydi.
ÖZEL KALEM'DEN ÖMER MEKTUBU ALIR
Mektubu Ankara'da başbakanlıkta üst düzey bir yetkili teslim alır. O sırada Ankara dışında bulunan Başbakan Mesut Yılmaz'a iletilmek üzere ‘acil' koduyla özel kalemden ‘Ömer' isimli bir personele teslim eder.
Sonra mı?
Sonrasını kimse bilmiyor!
Bildiğimiz tek bir şey var:
O da Öcalan'ı Başbakan Mesut Yılmaz'ın teslim almadığı...
MESUT YILMAZ İSTİFA ETTİ ECEVİT BAŞBAKAN OLDU
Başka ne biliyoruz?
Bu olaydan kısa süre sonra; Mesut Bey'in istifa edip başbakanlığa Bülent Ecevit'in getirildiğini ve Öcalan'ı Ecevit'e teslim edildiğini (1999) biliyoruz.
Mesut Yılmaz yakın çevresine bu mektubun kendisine hiçbir zaman ulaştırılmadığını söylüyor.
O halde soralım: Başbakan Mesut Yılmaz bununla ilgili bir soruşturma yaptırdı mı? Şikayetçi oldu mu? ‘Öcalan'ı teslim alan başbakan olma unvanını' birileri Mesut Yılmaz'ın elinde böyle bir komplo ile aldıysa neden bunun peşine düşmedi?
TÜRKİYE'DEKİ İKTİDAR BELİRLEYİCİLERİ
Madem Türkiye geçmişi ile hesaplaşıyor...
O halde Öcalan'ın teslimi sürecinde yaşanan bu gelişmeler açığa çıkarılmalı...
Mesut Yılmaz, Öcalan'ı teslim alarak bir dönem daha başbakan seçilmesini
garanti edebilecekken neden istifa etti? Bu mektup Mesut Yılmaz'a teslim
edilmediyse kime edildi? Ne oldu?
Bu mektubun akıbeti bir dönemin Türkiye'de iktidar belirleyicilerinin deşifre edilmesi açısından çok önemli...