Operasyon bitti. Kimse beklemiyordu. Yankıları sürüyor. İlk açıklamalar Ömer Lütfi Mete, İlnur Çevik ve Doğu Ergil'den...
Abone olİNTERNETHABER
“Kara harekatı bitti. Ama yankıları çok uzun süreceğe benziyor. Gazeteci Ömer Lütfi Mete “parlak başlayan bir işin bitişi tatsız oldu” derken, Iraklı yöneticilerle yakın ilişkiler içinde olan gazeteci İlnur Çevik TSK’nın bölgeye daha çok operasyon yapacağı görüşünde... Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doğu Ergil ise harekatın bitişinde gizli bir anlaşma kokusu sezdiğini söyledi.
ÖMER LÜTFİ METE (BUGÜN GAZETESİ YAZARI)
Amerika “çekil” dedi diye çekildik demiyorum ama TSK’nın “harekatın başlayış ve bitiş tarihine biz karar verdik” diye şerh düşmesi bile hoş değil bağımsız bir ülke için…
O bölgedeki PKK teröristlerini temizlerken dosta düşmana TSK’nın gücünü göstermiş olduk. Herkes için önemli mesajlar ifade ediyordu. Bunlar çok önemli kazançlardı. Kışa meydan okuyarak yapılan, askeri yönden parlak başlayan bir harekâtın bitişi tatsız oldu.
Ben ne elde ettik, etmedik tarafına bakmıyorum. Türkiye’nin mücadelesi PKK ile değildir. PKK’ya destek veren güçlerledir. Türkiye orada müttefekiyle savaşmaktadır. ABD “Ben kullandığımız tetikçiyi satıyorum’ demişti ama şimdi ne oldu mızıkçılık yaptı?
Benim şüphelerim şöyle: “Mademki size istihbarat desteği verdik. Bunun bedelini Afganistan için birkaç bin Mehmetçik olarak ödeyin” diye mi bastırdılar bilmiyorum.
İLNUR ÇELİK (ANATOLİAN GAZETESİ GENEL YAYIN YÖNETMENİ)
ABD Savunma Bakanı Robert Gates’in gelişiyle operasyonun bitişi arasında bir bağlantı görmüyorum. Ama görüntü öyle. Gates’in açıklamalarını ardından dün yapılan çıkışlar hatalıydı.
Fakat başarılı bir operasyondu. Bu hava şartlarında bile PKK başına gelecekleri gördü. Psikolojisi bozuldu.
Genelkurmay’ın açıklamasını Irak Dışişleri Bakanı Hoşyer Zebari’ye az önce ben haber verdim. O da rahatladığını söyledi. Çünkü Kürtler’den ona çok baskı vardı.
TSK oraya daha çok operasyon yapacak. ABD de orada PKK’nın bitmediğini biliyor. Ama bundan sonra nokta operasyonlar isteyecektir.
DOĞU ERGİL (SİYASET BİLİMCİ / ANKARA ÜNİVERSİTESİ SİYASAL BİLGİLER FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ)
Bu durumu ‘ABD, PKK’yı Türkiye’ye tercih etti’ diye açıklayanlar var. Bu çok saçma. Türkiye, 2003’teki Mart tezkeresini müthiş bir sığlık, kaba Amerikan karşıtlığı ile askeri ve sivil uzlaşma ile reddetti. Irak’taki gelişmeleri yönetme şansını kaçırdı. O günden sonra, Irak’taki kontrolünü ve terörizmle mücadelesini büyük oranda Kürtlere yasladı. Tabii bu operasyon Kürt yönetiminin imajına ve otoritesine büyük darbe indirdi. Kürtler de gidip ABD üzerinde baskı kurdu. "Irak’taki dengeyi bozarız" tehdidinde bulundular. Bu, Irak’ın karışması ve Amerikan planını bozulması anlamına gelirdi. Amerika bunu gördü ve Türkiye’den çekilmesini istedi.
Operasyon başarılı olamadı. Askeri durum bir yana, Türkiye’deki Kürtlerle K. Irak’taki Kürtler arasında kader birliği oluşmasına neden oldu. Türkiye kendi vatandaşlarının sorunlarını çözmek yerine Irak topraklarında at koşturmak istedi.Çıkma nedeni şu olabilir: Kürtler, ‘Biz PKK’ya artık izin vermeyeceğiz’ demiş ve ABD, Kürtler ve Türkiye masaya oturup harekâtı sonlandırmaya birlikte karar vermiş olabilir.
Zaten Amerika PKK’nın kız kardeşlerini Suriye ve İran’a karşı desteklerken, PKK ABD’nin isteği dışında Türk topraklarına ofsayttan gol atmıştır. PKK Türkiye’de böyle başlamıştır.
Öte yandan görünen bir şey var ki, eğer bu harekât sürseydi, PKK şiddeti kentlere yayabilir, şehirleri yakabilirdi. Türkiye bunu gördü ve harekâta nokta koydu.
ÖNCEKİ HABERLER
