Bir yandan kredi almak için pervane olduğumuz, bir yandan müttefikimiz dediğimiz ABD yine bekleneni yaptı...
Abone olİzleme listesinde daha önceki yıllarda yer alan Yunanistan, Ermenistan, Yeni Zelanda ve Katar, bu konuda gösterdikleri ilerlemeler çerçevesinde bu yıl listeden çıkarıldı. Raporda, 50 ülkenin fikri mülkiyet hakları sorunları bulunduğu belirtilmekle birlikte, bu konuda hiçbir önlem almayan Ukrayna, ''öncelikli yabancı ülke'' konumundaki tek ülke oldu. USTR, Ukrayna'ya 2002 yılında 75 milyon dolarlık yaptırım uygulandığını ve bu yaptırımların devam edeceğini belirtirken, Ukrayna'nın, Dünya Ticaret Örgütü'ne girme çabalarının tehlikeye girebileceği uyarısında bulundu. Ukrayna'nın, CD, DVD, CD-Rom gibi ürünlerde mülkiyet haklarını korumada sürekli başarısız olduğu kaydedildi. Türkiye'nin bulunduğu izleme listesinde ise Azerbaycan, Kanada, Şili, Kolombiya, Hırvatistan, Mısır, Macaristan, İsrail, İtalya, Kazakistan, Kore, Kuveyt, Malezya, Meksika, Pakistan, Peru, Romanya, Suudi Arabistan, Türkmenistan, Özbekistan, Venezüella, Vietnam gibi ülkeler de yer aldı. ABD'nin kaybı 200-250 milyar Raporda, bu yıl yapılan değerlendirmede, USTR'ın özellikle, sahtecilik ve korsan yayınlar üzerinde yoğunlaştığı belirtildi. Türkiye ile birlikte, Çin, Paraguay, Polonya, Filipinler, Rusya ve Vietnam'da, markalı malların korsan üretiminin sürekli artan bir sorun olduğu belirtilirken, bunlar arasında CD, VCD, DVD ve CD-Romlar sayıldı. Raporda, Amerikan endüstrisinde, korsan üretim yüzünden ortaya çıkan kaybın 200-250 milyar dolar olarak tahmin edildiği belirtildi. USTR raporunda, fikri mülkiyet haklarının korunması için, ''ticari tercih programları'' gibi araçların kullanılmasına devam edileceği kaydedildi. Raporun Türkiye kısmında, telif haklarına ilişkin bazı olumlu gelişmeler olmakla birlikte, verilerin kişiye özel olması bakımından çok az gelişme işareti bulunduğu kaydedildi. Türkiye'nin halen fikri mülkiyet haklarının korunmasında yasal bir mekanizma oluşturamadığı, ilaç sanayiindeki değerli ticari verilerin korunmasında, diğer Avrupa Birliği'ne girme hedefindeki ülkelerin çok gerisinde olduğu savunuldu. "Bir numaralı sahte üretim kaynağı" Marka sahteciliği konusunda ise Amerikan şirketlerinin, Türkiye'nin, ürettiği malları Batı Avrupa pazarına gönderen ''bir numaralı sahte ürün üretim kaynağı'' olduğundan yakındığı belirtildi. Telif hakkı cephesinde ise, korsan yayıncılığa karşı yargının başarısız olmasının, bu tür suçlara ciddi suç olarak yaklaşılmaması ve telif hakkının uygulanmasındaki prosedür engellerinin devam etmesi, önemli sıkıntılar olarak anlatıldı. Kültür Bakanlığı'nın, DVD ve diğer optik medya ürünlerinin telif hakkının korunması için olumlu adımlar attığı, ancak ciddi problemlerin devam ettiği kaydedildi. Telif haklarının yeterli şekilde korunması için, Türk yargısının caydırıcı cezalar uygulaması ve gümrüğün sıkı sınır kontrolü uygulaması gerektiği belirtildi.