BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,37
ALTIN 2.835,72
HABER /  GÜNCEL

ABD, Baykal'ı kaygılandırıyor

CHP lideri Baykal, ABD'nin Irak konusundaki bölgeye yaklaşımı kadar kendilerini kaygılandırdığını belirtti.

Abone ol

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ABD'nin Irak konusundaki bölgeye yaklaşımı kadar kendilerini kaygılandırdığını belirterek, "ABD'nin 1 milyar dolarlık hibeyi şarta bağlamasından daha onur kırıcısı, hükümetin, 'Biz zaten oraya girmeyi düşünmüyorduk' diyerek, söz konusu şartı söylenmemiş kabul etmesidir" dedi. Baykal, Ankara Kalesi'ndeki Zerger Paşa Konağı içinde oluşturulan 'Mumyalarla Cem Töreni ve 12 Hizmet Müzesi'nin açılışını yaptı. İçinde, 1775 yılında Osmanlılar tarafından yapılarak, Kerbela Necef Dergahı'na verilen ve oradan da Türkiye'ye getirilen Hazreti Ali'nin kılıcı Zülfikar'ın birebir kopyasının da sergileneceği müzenin açılışında konuşan Baykal, Irak savaşının bütün insanları üzen çok yönlerinin olduğunu belirterek, "Irak savaşının yaşattığı dramların en önemlilerinden birisi de Irak'taki tarih ve kültür zenginliğinin, varlığının, savaş sırasında kaybolması, daha sonrada yağmalanmasıdır. Irak'taki zenginlikler sadece bir milletin zenginliği olarak kabul edilemez. Bunlar insanlığın ortak varlığının zenginliğidir" diye konuştu. Açılış törenin ardından Zerger Paşa Konağı bahçesinde basın mensuplarının sorularını cevaplayan Baykal, bir gazetecinin, Vergi Barışı Yasa Tasarısı'nın altında CHP'nin imzası bulunduğu halde veto edilmesinin eleştirilere neden olduğunu belirterek, görüşlerini sorması üzerine şu açıklamada bulundu: "Parlamento akışı içinde zaman zaman yanlışlıklar maalesef oluyor. Bunların olmaması gerekir. Bir büyük yasa konuşulurken, grup yöneticileri, birbirlerinden ricalarda bulunuyorsa ve o ricayı yaparken, içeriği hakkında tam bir bilgi vermeden yanıltıcı değerlendirmelerle sonuca ulaşmaya çalışıyorlarsa bu tür durumlar ortaya çıkabiliyor. Üzüntü verici bir olay ama maalesef yaşandı. Yasal mekanizma bir büyük süreçtir, yanıltarak bir aşama ileriye geçebilirsiniz ama sonucu tamamlayamazsınız. Yanlışlık şimdi düzeltilmiştir. Gerçekler ortaya çıkmıştır. Toplumumuzun bir kaybı olmamıştır. CHP grup yöneticileri gerekli özeleştiriyi yapmıştır, gerekli önlemler alınmıştır. Bu olay, AK Parti yöneticilerinin bizim yöneticilerimiz nezdindeki güvenirilliğili çok ciddi bir biçimde sarsmıştır. Umarım böyle bir olay bir daha olmayacaktır". Baykal bir başka soru üzerine de ABD'nin, Türkiye'ye vermeyi planladığı 1 milyar dolarlık hibeyi şarta bağlamasını çok üzüntüyle karşıladığını belirterek, "Bunun Türkiye'nin inanırlılığına, güvenilirliğine, saygınlığına karşı bir tavır olarak görüyorum. Çünkü bu konuda Powell ile Türkiye geldiği sırada bir anlaşma yapılmıştı. Bir mutabakat sağlanmıştı. Türkiye'nin anlamsız bir zbiçimde Kuzey Irak'a girme niyetinde olmadığı, hangi şartlarda girmeyi düşündüğü ifade edilmişti, onlar da bunu kabul etmişti. Biz bu konuyu, hükümet yetkililerinin açıklamalarına bakarak, çözülmüş diye kabul ediyorduk. Söz konusu hibenin şarta bağlanması, ABD'nin daha önce yapılan anlaşma konusunda şüphe içersinde olduğunu ortaya koymaktadır. ABD'nin, Türkiye'nin sözüne güvenme konusunda bir tereddüt içersinde olduğunu göstermektedir" şeklinde konuştu. Baykal sözlerini, "Burada onur kırıcı olan, Türkiye ile anlaşmaya gerek yok, Türkiye 1 milyar dolardan anlar. Anlaşmayı bir kenara bırakın, girerseniz vermeyiz, almak istiyorsanız girmezsiniz açmazına sürüklenmesidir. Bundan daha da onur kırıcı olan, hükümetin, 'Biz zaten oraya girmeyi düşünmüyorduk' diyerek bu şartı söylenmemiş kabul etmiş olmasıdır" şeklinde sürdürdü. Baykal, hükümetin Irak konusundaki politikalarını da eleştirdiği konuşmasında şunları kaydetti: "Kuzey Irak'taki askeri harekatın sonucunda ulaşılmak istenen bir hedef vardır, bu hedef, Türkiye bakımından mutluluk verici değildir. Irak'ın parçalanmasına yönelik bir süreci hızlandıracak, Irak'taki etnik ağırlıkları daha da güçlendirecek, ekonomik olanaklara kavuşturacak bir modeli uygulamakta oldukları izlenimini alıyoruz. Hükümetimiz bu tablo karşısında özlediğimiz, istediğimiz, etkin tutarlı bir tavrı uygulayamıyor. Yanlış unsurlara bel bağlıyor. Bir yerde söylediğini, bir başka yerde yok sayıyor. Bazen kırmızı çizgilerden bahsediyor. Sonra kırmızı çizgi sözünü unutuveriyor. Türk dış politikası maalesef çok büyük tutarsızlıkların içersine sürükleniyor. ABD'nin bölgeye yaklaşımı bizi kaygılandırıyor, Türk Hükümeti'nin yönetim tarzı bizleri ayrıca kaygılandırıyor".