Abant Platformu’nun 29’uncusunu düzenlediği “Tecrübe ve İlhamlarıyla Afrika” temalı uluslararası forum başladı.<br/>Gazeteciler ve Yazarlar ...
Abone olAbant Platformu’nun 29’uncusunu düzenlediği “Tecrübe ve İlhamlarıyla Afrika” temalı uluslararası forum başladı.
Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın öncülüğünde yapılan ve bu yıl 29’uncusu düzenlenen Abant Platformu, “Tecrübe ve İlhamlarıyla Afrika” başlığı adı altında toplandı. Büyük Abant Oteli’nde başlayan üç gün sürecek toplantıya Kongo Demokratik Cumhuriyeti başta olmak üzere Mali, Senegal, Uganda, Angola, Benin ve Gambiya’dan bakanlar ile Afrika kıtasındaki ülkelerin üst düzey yetkilileri, gazeteciler ve akademisyenler katıldı. Yaklaşık 130 katılımcının yer aldığı Abant Platformu, ’Afrika’nın imajı, mitler ve gerçekler’ başlıklı oturumla başladı. Forumun yapıldığı salonda Afrika’dan gelen konukların yerel kıyafetleriyle toplantıya katılması dikkat çekti.
29. Abant Platformu’nun açılış konuşmasını yapan Türkiye Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil, platformun dünya mirası üzerinde etkisi artan Afrika’nın katılımının amaçladığını, Afrikalı liderleri, aydınları, gazetecileri ve akademisyenleri Türk meslektaşları ile bir araya getirdiklerini söyledi.
Yeşiltaş’ın ardından konuşma yapan Kongo Demokratik Cumhuriyeti İletişim Çevre ve Yükseköğretim Bakanı Therese Olengha, ülkede yaşanan acı tablolara sitem ederek, “Biz, Türkiye’ye hayranız. Çalışma gücü bizi etkiliyor. Kayalardan kentler oluşturuyor. En büyük devletlerden birisiniz. Sizi kutlamak isterim. Size hayranım. Ancak, temas halinde olan insanlar birbirlerinden bir şey öğrenir. Kongo kutsal bir ülkedir. Ormanımız ve suyumuz var. Telekomünikasyon araçlarının malzemeleri Kongo’dan geliyor. Buna rağmen zorluklarla karşı karşıyayız" dedi. Şiddet ve savaş gibi korkunç kelimeleri kullanmak istemediğini anlatan Olengha, şöyle konuştu: "Misafirperverliğimizin bedelini ödüyoruz. Uluslararası topluma uyarak savaştan kaçan aileleri kabul ettik ve binlerce kişi ülkemize geldi. Ama silahlarıyla birlikte geldiler. Doğumuz savaş halinde. Ülkemizi yakıp yıktılar. İnsanlarımızı öldürdüler, kadınlara tecavüz ettiler. Zenginliklerimizi üretime açmak istiyoruz. Acil bir durum yaşıyoruz ve ülkemizde savaş var. Bunlar bir dram. Kelimelerin bitip eyleme geçilmesi gerekir”
"ELLER KOLLAR KESİLDİ, TECAVÜZLER OLDU"
Mali Segou Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdoulaye Traore de, ülkesinde yaşanan terörün dehşet ortamı oluşturduğunu ifade ederek şunları söyledi:
“Teröristler ülkemize saldırdı ve sözüm ona İslam’ı bize dayatacaklar. Eller kollar kesildi, tecavüzler oldu. Mezarlar yok oldu. Teröristlerin unuttuğu bir şey var. Ülkemizin yüzde 95’i zaten müslüman. Bir islam üniversitesinde bulunan el yazması eserler ele geçirildi ve teröristler tarafından yakıldı. Bu forumdan yararlanarak uluslararası topluma çağrıda bulunmak istiyorum. Mali, bölünmeyecek ve ben topluma güveniyorum.”
Etiyopya’dan gelen İnsan Hakları Uzmanı Salah Sidding Hammad ise, Afrika’nın karanlığın hüküm sürdüğü ve açlığın devam ettiği bir ülke gibi gösterilmek istenildiğine dikkat çekerek, “Afrika çok hızlı gelişen bir kıta olduğunu kanıtladı. Yeni Afrika sadece 50 yaşındadır. Son 50 yıl içerisinde güç değişimleri yaşadı. Son 20 yılda yeni kazanımlar elde etti. Bir çok doğal kaynak var. Afrika aslında gelecektir ve bundan gururla bahsetmeliyiz. Dünyaya ve tüm insanlığa gerçek bir fark yaratması için gerçek bir olgusu var. Pek çok mali krizle baş başa kaldı. Mali krizlerden etkilense de başarıyla çıktı bu krizden. Afrika artık başka ülkelerin yatırım yapmak için geldiği bir ülke. Diğer ülkelerde geleceğin Afrika’da olduğunu öğrendiler” dedi.
Konuşmaların ardından toplantının ilk oturumuna ara verildi.
(İHA)