AB zirvesi sona erdi

AB zirvesi sona erdi. Görünen o ki AB'nin geleceğine ilişkin tartışmalar sürmeye devam edecek.

AB devlet ve hükümet başkanlarını bir araya getiren AB zirvesi sonunda düzenlenen basın toplantısında, ''AB'nin geleceğinin tartışıldığı'', ''yeni strateji arayışlarının devam ettiği'' belirtildi.

AB dönem başkanı Avusturya'nın Başbakanı Wolfgang Schüssel, istihdam ve büyüme alanlarında somut çözüm önerilerinin gündeme getirildiğini, AB'nin bir günde inşa edilemeyeceğinin bilindiğini, strateji arayışlarının devam ettiğini anlattı. Sosyal diyaloga verilen önem üzerinde duran Schüssel, 2010 yılına kadar her yıl 2 milyon kişiye yeni iş alanı açma çaba ve hedeflerinden söz etti.

Schüssel, terör örgütü ETA'nın kalıcı ateşkes ilanından duyulan memnuniyeti yansıtırken, İspanyol hükümetine terörizme karşı mücadelede destek verildiğini belirtti. Zirvede, küçük ve orta boyutlu şirketlerin önünün açılması ve bürokratik engellerin kaldırılması, KOBİ'lere ''pozitif ayrımcılık''
yapılması olanakları da araştırıldı.

Schüssel, zirvede istihdam ve enerji konularına öncelik verildiğini, ortak enerji stratejisi belirlemek amacıyla çalışmalar başlatıldığını, bu çerçevede Avrupa enerji politikasının güvenlik, yeni kaynak arayışı, dış ülkelere bağımlılık, yatırım, maliyet, tasarruf, bilimsel araştırma boyutlarının ele alınmakta olduğunu anlattı.

AB liderleri, nükleer enerji konusunu tartışırken, bu alanda ulusal politikaların karar belirleyici olması, üye ülkelerin birbirlerine müdahale etmemesi, ancak güvenlik unsuruna önem verilmesi yönünde mutabık olduklarını belirtti. Basın toplantısında konuşan AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, AB'nin somut projeler üzerinde inşa edilmesinin sürdüğünü söyledi.

GENİŞLEME

Avusturya Dışişleri Bakanı Ursula Plassnik, ''zirvede buluşan dışişleri bakanlarının AB'nin geleceğini tartıştığını, güven, saydamlık ve dinamizm ortamını güçlendirmenin hedeflendiğini, sihirli bir formül bulunmadığını, önlemler alınması, yapılanlar hakkında kamuoyunun bilgilendirilmesi gerektiğini, daha fazla zamana ihtiyaç duyulduğunu'' anlatarak, ilkbaharda, bu konuda özel bir toplantı yapılmasının öngörüldüğünü bildirdi.

Plassnik, dışişleri bakanlarının toplantısına AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn'in davet edilmemesinin nedeninin sorulması üzerine, ''Genişlemeyi değil, AB'nin geleceğini tartıştık. Komisyonun katılımını kısıtladık. Genişleme özel ve kapsamlı bir şekilde ele alınmadı'' dedi.

Bir soru üzerine, ''AB'nin sınırları ve yeni üyeleri hazım yeteneği'' konusunun ayrıntılı olarak ele alınmadığını belirten Plassnik, ''araştırılması ve yapılması gerekenler bulunduğunu, hazım yeteneği konusunun iyi incelenmesinden yana tavır izlediğini'' anlattı.

Basın tarafından ''sönük'' ve ''gereksiz'' olarak nitelendirilen AB zirvesinde, üye ülkelerin çoğunluğunun, başta enerji sektöründe olmak üzere ''ulusalcı'' tavır izlediği, AB boyutlu ortak yaklaşım ve politikalara ''fazla şans tanımadığı'' gözlemlendi.