BIST 9.912
DOLAR 35,20
EURO 36,65
ALTIN 2.965,99
HABER /  GÜNCEL

AB yolundaki engeler aşıldı

Zina meselesine son noktanın konulmasının ardından gözler müzakerelere çevrildi. Brüksel'den gelen olumlu haberler, AB'ye giriş sürecini daha da hızlandırdı...

Abone ol

Erdoğan’ın Brüksel gezisinde zina pürüzü aşıldı. Erdoğan, TCK için söz verince, AB yeşil ışık yaktı. TBMM pazar günü olağanüstü toplanıyor. Ankara-Brüksel arasında 15 günden beri süren gerginlik sona erdi ve Türkiye’nin AB yolu açıldı. ‘Artık masa üzerinde bir engel kalmamıştır’ diyen Verheugen, ‘Komisyon olumlu tavsiyede bulunacaktır’ sözü verdi. BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan’ın zina konusunda yapıcı tutum içine girmesi üzerine AB Komisyonu müzakerelere yeşil ışık yaktı. Dün, Ankara-Brüksel arasında 15 günden beri süren gerginlik, sona erdi. Türkiye’nin 40 yıllık AB sürecinde dönüm noktası olarak kabul edilecek karar, dün AB Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu üyesi Günter Verheugen tarafından resmen açıkladı. TBMM’nin 26 Eylül’de toplanarak, AB’nin beklentileri olan TCK’nın yasalaşması, İstinaf mahkemelerinin oluşturulması ve Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ve İnfaz Kanunu’nun onaylanacağını söyleyen Erdoğan, Brüksel’den müzakere taahhüdü alarak döndü. Önceki akşam Brüksel’e gelen Başbakan Erdoğan gece 03.00’e kadar kurmaylarıyla bir toplantı yaptı. Adalet Bakanı Cemil Çiçek ve Devlet Bakanı Mehmet Aydın’ın da katıldığı toplantıda, Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Volkan Bozkır ve AB nezdindeki Türkiye Daimi Temsilcisi Büyükelçi Oğuz Demiralp’ten Brüksel’deki gelişmelerle ilgili bilgi aldı. Dün yabancı basının olağanüstü ilgi gösterdiği Erdoğan-Verheugen görüşmesi ise sadece bir saat sürdü. Toplantı sonrası, izdiham yaşandığı basın salonuna her iki lider, kısa birer açıklama yaparak, müzakerelere yeşil ışık açıklamasını yaptılar. Verheugen, ‘Artık masa üzerinde bir engel kalmamıştır’ diyerek, ‘Komisyon olumlu tavsiyede bulunacaktır’ dedi. SİSTEMATİK İŞKENCE YOK Verheugen ayrıca, işkence konusunda da iddialara açıklık getirdi ve bu nedenle AB Komisyonu’ndan uzmanların geçen hafta Türkiye’ye yaptıkları seyahati hatırlattı. Uzman heyet raporuna göre Türkiye’de ‘sistematik işkence’ olmadığını da belirterek, ‘Artık değerlendirmelerim için masa üstünde bir engel kalmamıştır. Komisyonun tavsiyesi için başka koşul bulunmamaktadır’ dedi. Aksamasız onaylarız Başbakan Erdoğan, ikili görüşmenin son derece verimli olduğunu belirterek, iki yıllık süreçte Verheugen’in desteğine, ‘Sizin Türkiye’ye verdiğiniz destek de tarihte yerini aldı’ diye övgü yaptı. Erdoğan, ‘Türkiye olarak, gerek istinaf mahkemeleri, gerek Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ve gerekse Türk Ceza Kanunu’nu, takvimde aksama olmadan onaylayacağız’ dedi. Böylelikle Erdoğan, 6 Ekim’den önce, TCK’yı mevcut haliyle geçireceğini, dolayısıyla zina konusuna girmeyeceğini de açıklamış oldu. Erdoğan ayrıca, infaz yasasını da 17 Aralık’tan önce geçireceğini taahhüt etti. Erdoğan’ın Brüksel temaslarını yakından izleyen uluslararası basın, Türkiye ile AB arasındaki TCK sorununun çözülmesini acil haber olarak dünyaya duyurdu. Erdoğan’a hayranım Verheugen konuşmasında özellikle ‘Türk Hükümeti ve Erdoğan’a güven duyduğunu’ vurgulaması dikkati çekti. ‘Dostum Erdoğan’dan, raporumda müzakerelerin başlaması için tavsiyede bulunmamı sağlayacak güvenceler aldım’ dedi. Verheugen Erdoğan’ı da överek, ‘Sayın Erdoğan’a güçlü liderliğinden dolayı hayranlığımı ifade etmek istiyorum. Onun liderliğinde Türkiye AB’ye çok daha fazla yaklaştı. Sayın Erdoğan, AB yolundaki güçlü liderliğiniz ile tarihteki yerinizi aldınız...’ CNN Türk’te Mehmet Ali Birand’ın sorularını yanıtlayan Verheugen, TCK’ya zina suçu eklenmesi çabasının öngörülmeyen bir kriz yarattığını belirterek, ‘TCK bütün yasal reform paketinin son derece bütünü etkileyen bir kısmıydı ve bu bir felakete dönüşebilirdi’ dedi. Erdoğan iyi niyetli FRANSA Başbakanı Jean-Pierre Raffarin, Wall Street Journal Gazetesi’ne Türkiye ile ilgili konuştu. Raffarin, şunları söyledi: ‘Türk hükümetinin ve Erdoğan’ın AB konusundaki angajmanlarıyla ilgili iyi niyetinden şüphem yoktur. Ancak Türk toplumunu Avrupa’nın değerleri ve insan haklarına uydurabileceği konusunda şüphelerim var’ dedi. HURRİYETİM