AB Türkiye için endişeli

Avrupa Birliği'nin 1 Mayıs 2004'te genişlemesinin, ''gelişmeyi frenleyeceği'' belirtildi.

Burson Marsteller adlı bir araştırma kurumunun AB Komisyonu'nda çalışan 30 üst düzey memurla yaptığı değerlendirmelerin sonuçları, ''AB'nin, yeni üyeleri hazım etmekte zorlanacağını'' gösteriyor. AB memurları, yeni üyelerin sosyal yasalar ve çevre gibi konularda kurumu ''bloke edecekleri'' endişesini paylaşıyorlar. Üst düzey memurlar, özellikle Polonya örneğini vererek, 1986'da İspanya'nın Topluluğa katılımı sırasında yaşanan sıkıntıların Polonya ile tekrarlanacağını savunuyorlar. AB fonlarının paylaşımında sıkıntı çekileceği, bu fonlardan yararlanmaya alışmış olan ülkelerin taviz vermekte zorlanacakları gibi görüşleri savunan memurlar, Avrupa Konvansiyonu tarafından hazırlanan AB Anayasası taslağını da eleştiriyor ve bu taslağın sağlıklı bir karar mekanizması için gerekli reformları önermediğini belirtiyorlar. AB Komisyonu sözcülerinden Jean Christophe Filori, bu araştırmanın sonuçlarını değerlendirirken, ''AB'ye yeni üyelerin katılımı yaklaşırken endişelerin artmasının doğal olduğunu'' söyledi ve ''Bir binaya 10 yeni aile aynı anda taşınırsa komşuların bazı yorumları olabilir. Yeni gelenler arasında bir aile fazla gürültücü çıkabilir, bir başkası asansörü bozabilir. Neticede her şey yoluna girer'' diye konuştu. İSPANYA VE POLONYA İspanya Dışişleri Bakanı Ana Palacio ve Polonya Dışişleri Bakanı Wlodzimiers Cimoszewich'in bu sabah Madrid'de gerçekleştirdikleri ikili görüşmenin ardından yapılan ortak açıklamada, Polonya, İspanya ve diğer AB üyesi ülkelerin, AB'nin karar organı Konsey'de, Konvansiyon tarafından önerilen oylama sistemini kabul edemeyecekleri belirtildi. İspanya Başbakanı Jose Maria Aznar da, Polonya Devlet Başkanı Aleksander Kwasniewski ile birlikte düzenlediği bir basın toplantısında, Avrupa Konvansiyonu'nun uzlaşma getirmediğini, Konvansiyon'un ''Nice Antlaşması'nı yürürlükten kaldırmak için değil, bir öneri getirmek için oluşturulduğunu'' söyledi. Aznar ve Kwasniewski, Nice Antlaşması'na bağlılıklarını teyit ederken, oluşturulacak Avrupa Anayasası'nda AB'nin ''Hıristiyanlık mirasının'' da vurgulanması gerektiğini savundular. İspanya Dışişleri Bakanı Palacio, basına yaptığı bir açıklamada, Avrupa Konvansiyonu'nun sunduğu Anayasa taslağının değiştirilmesinin şart olduğunu savunurken, ''diktaları reddedeceklerini'' söyledi. Palacio, karar mekanizmasında oy hakkının, üye ülkelerin nüfuslarına göre belirlenmesinin kabul edilemeyeceğini söyledi ve Türkiye konusunda alınan kararlara saygı gösterilmesi halinde bu ülkenin de AB'ye katılacağını ve oluşturulmak istenen sisteme göre, nüfusu nedeniyle karar mekanizmasında en ağırlıklı üye olacağını hatırlatarak, ''Böyle bir durumun ortaya çıkmasını cidden istiyor muyuz?'' diye sordu.