'AB, politikalarını yeniden değerlendirecek'

Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, AB liderlerinin "seçmenlerin verdiği güçlü mesajın" ardından birliğin gündemini yeniden değerlendirme konusunda görüş birliğine vardığını açıkladı.

Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy, AB liderlerinin "seçmenlerin verdiği güçlü mesajın" ardından birliğin gündemini yeniden değerlendirme konusunda görüş birliğine vardığını açıkladı.

Van Rompuy, 28 üye ülkenin liderlerinin birliğin gelecekteki politikalarına ilişkin kendisinden istişarelere başlamasını istediğini duyurdu.

Avrupa Konseyi Başkanı, bu açıklamayı, Avrupa Parlamentosu seçimlerinin sonuçlarını değerlendirmek üzere Brüksel'de bir araya gelen liderlerin toplantısından sonra yaptı.

Seçimlerde Avrupa Birliği karşıtı ve aşırı sağcı partiler büyük başarı göstermişti.

Reform çağrısı

Yenilgiye uğrayan bazı liderler, AB'nin politikalarının gözden geçirilmesi çağrısında bulunmuşlardı.

BBC muhabiri, reformların mevzuatın azaltılması ve kemer sıkma önlemlerine daha az odaklanılmasını içerebileceğini bunun karşılığında seçmenlerin kaygılarına yanıt vermek için ekonomik büyüme ve istihdam yaratılmasına ağırlık verilebileceğine dikkat çekiyor.

Herman van Rompuy, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde seçmenlerin "hem politikalara devam edilmesi hem de değişim" mesajı verdiğini, liderlerin tartışmasının merkezinde Avrupa Birliği'ne şüpheyle bakan seçmenlerin kaygılarının yer aldığını söyledi.

Van Rompuy, toplantı sonunda liderlerin ekonomiyi gündemin ana maddesi yapma konusunda uzlaştıklarını kaydetti, "Birlik, mali krizden çıkarken pozitif bir büyüme gündemine ihtiyaç duyuyor" dedi.

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande da, seçimlerde partisinin (Sosyalist Parti) aşırı sağcı Ulusal Cephe'ye yenilmesini "acı verici" olarak niteledi.

Alman Maliye Bakanı'nın "faşist" bir parti olarak nitelediği Ulusal Cephe, seçimlerde yüzde 25 oy alarak birinci olmuş, Sosyalistler sandıktan üçüncü parti olarak çıkmıştı.

Ulusal Cephe lideri Marine Le Pen, seçmenlerden aldıkları yetkiyi "Fransa'yı savunmak" ve "göçmenlere oy hakkı verilmesi gibi çılgınca fikirlere" karşı mücadele etmek için kullanacaklarını söyledi.