AB ile ilgili ne yazdıysak o çıktı

İlerleme raporunun hemen ardından bir analiz yazmıştık. Gelişmeler tespitlerimizi doğruladı.

Kıbrıs krizi aşılamadı. Finlandiya'nın Kıbrıs planı da işe yaramadı. AB'nin Türkiye'den beklediği adım gelmedi ve Kıbrıs sorunun çözümü başka bahara kaldı. Avrupa treni kazaya uğramadı ama lokomotifin hızı kesildi.

"Yolun sonu" gibi hükümlerle felaket senaryoları çizenler zafer bayraklarını burçlara dikemediler. Aslında AB taraftarları da kazanmadı. Görünen o ki, Avrupa treni son durağa varıncaya kadar "maçın galibi" de belli olmayacak...

Türkiye'yi kaybetmeme korkusu ağır bastı
Hatırlanırsa Türkiye İlerleme Raporu'nun ardından yaptığımız Türkiye'yi bekleyen senaryo başlıklı bir analizde müzakerelerin kesilmeyeceği tahmininde bulunmuştuk. Birçoklarının karamsar tablo çizdiği sırada aksi bir görüş belirtip, AB'nin "orta yol" bulacağını söylemiştik. 10 Kasım'da yazdığımız çıktı ve AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu üyesi Olli Rehn'den beklenen açıklama geldi: Müzakereler durmayacak, ancak daha yavaş bir seyir izleyecek.

Ne Rumlar'dan ne de Türkiye'den vazgeçildi
Hükümetin AB yolundaki iyi niyetinden şüphe etmeyen komisyon, daha yolun başında treni durduran taraf olmak istemedi. Zaten 75 sayfalık İlerleme Raporu da bunu gösteriyordu. Türkiye'nin attığı adımların cesaret verici olduğu yazılmış ve ve yeni adımların geleceği beklentisi dile getirilmişti. Hal böyleyken, Üyesi Rumlar'ı da kırmak istemeyen AB, kendince bir çözüm buldu. Kıbrıs'ın faturası müzakerelerin hızına çıktı. Türkiye'yi direk karşı tarafa almaktan çekinen birlik, ne Türkiye karşıtların ne de yanlılarının istediğini yapmış oldu.

Finlandiya'nın önerileri nelerdi?
 Önerilerin en tartışmalı unsurlarından birini kapalı Maraş kentinin BM gözetimine açılması konusu oluşturuyordu.  Ankara, Maraş'ın BM gözetiminde yapılması gereken kapsamlı çözüm görüşmelerinin bir parçası olduğunu ve bu konunun AB ve Ek Protokol sorunu ile ilişkilendirilmesine karşı çıkıyordu. Finlandiya'nın planında genel hatlarıyla, Türkiye'nin limanlarını Rumlara açması karşılığında, Kıbrıslı Türklere uygulanan ambargoların hafifletilmesi de öngörülüyordu.

Şimdi ne olacak?
AB Komisyonu görüşünü 6 Aralık'a kadar tamamlamış olacak. Rapor 11 Aralık'taki Genel İşler ve Dış İlişkiler Konseyi'nde görüşülecek ve Türkiye ile ilgili nihai karar alınacak. Konu 14-15 Aralık'ta yapılacak AB liderleri zirvesine bırakılmayacak.  Yani Türkiye ile ilgili son karar 11 Aralık'ta açıklanacak...

Yazı: Oktay Sağlam-İnternethaber