AB asla hayır diyemez

Claudia Roth'a bir şeyler oldu...Türkiye aleytarı söylemleriyle tanınan Alman Parlemenrter, çarketmeye başladı...

Alman Yeşiller’in ünlü ismi, Türkiye’nin yakından tanıdığı Claudia Roth Türkiye’nin AB’ye girmesini yürekten desteklediğini söyleyerek, ‘‘Tek yapılması gereken Kopenhag Kriterleri’ni yerine getirmek. AB, Türkiye’ye asla ‘hayır’ diyemez’’ dedi. Öte yandan Roth, Boğaziçi Köprüsü’nde bulunan “Avrupa’ya Hoşgeldiniz” tabelesının kalkması gerektiğini söyledi. "Boğaziçi Köprüsü'nün Rumeli ayağındaki bu komik tabela, Türkiye'nin AB’ye girmesine karşı olanların işine yarıyor. Örneğin, Bavyera Başbakanı Stoiber, öbür tarafa geçmez. Bu tabela kaldırılmalı." Alman Yeşiller’in ünlü ismi, Türkiye’nin yakından tanıdığı Claudia Roth Türkiye’nin AB’ye girmesini yürekten desteklediğini söyleyerek, ‘‘Tek yapılması gereken Kopenhag Kriterleri’ni yerine getirmek. AB, Türkiye’ye asla ‘hayır’ diyemez’’ dedi. Avrupa Hürriyet yöneticileriyle yemekte buluşan Roth, ‘‘Türkiye tümüyle Avrupa’ya ait. Köprüden ‘Avrupa’ya Hoşgeldiniz’ tabelasını kaldırın’’ diye konuştu. Alman Yeşiller Milletvekili, Alman hükümetinin İnsan Hakları Komisyonu ve Dışişleri Bakanlığı'nın İnsani Yardımlar Görevlisi Claudia Roth, Türkiye'nin yerinin Avrupa olduğunu söyledi. Roth, ‘‘Türkiye reformları uyguladığı zaman AB de hayır diyemez’’ dedi. Roth, önceki akşam Münih'te Avrupa Hürriyet Yazı İşleri Müdürü Ali Gülen ve Hürriyet'in Münih Temsilcisi Celal Özcan'la bir araya geldi. Roth, 21 Eylül'de yapılacak Bavyera seçimleri öncesi Yeşiller'in birinci sıra adayı Margarete Bause ve 4. sıra adayı Türk asıllı Adil Oyan'a destek istedi. Türkiye'nin tek yapması gerekenin Kopenhag Kriterleri'ni yerine getirmek olduğunu söyleyen Roth, ‘‘Ama ondan da önemlisi Ankara kriterleri. Daha doğrusu tek kriter: ‘Türklerin Evet, biz AB'yi istiyoruz' demesi daha önemli. Gerisi kolay’’ dedi. Bavyera partisi olarak bilinen Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisinin Türkiye'nin üyeliğine karşı olduğunu söyleyen Roth, şöyle konuştu: ‘‘Türkiye, Avrupa'ya aittir. Bu tartışılamaz. Türkiye NATO üyesiyken, sınırları korurken, böyle bekçilik gibi kirli işleri yaparken var, söz konusu Avrupa Birliği olunca yok. Böyle şey olmaz. NATO da AB gibi bir değerler birliği değil mi? 2004 sonunda Türkiye bu geçen reformları uygulamaya koyduğu zaman AB da Türkiye'ye ‘hayır' diyemez. Çünkü AB'nin kriterleri bunlar.’’ Tabelayı kaldırın Türkiye'nin önümüzdeki 10 yıl içerisinde AB'ye üye olacağına inandığını söyleyen Roth, İstanbul'daki bir tabelanın çok dikkatini çektiğini şu sözlerle anlattı: ‘‘Boğaziçi Köprüsü'nün Rumeli ayağında bir tabela var. İngilizce olarak Avrupa'ya Hoşgeldiniz yazıyor. Bu çok komik bir tabela. Elbette Türkiye Avrupa'ya ait. Yani diğer taraf Avrupa değil mi? Bu tabela Türkiye'nin Avrupa'ya girmesine karşı olanların işine yarıyor. Öbür tarafın Avrupa olmadığını öne sürüyorlar. Örneğin Bavyera Eyalet Başbakanı Edmund Stoiber, öbür tarafa geçmez. Bu tabela hemen, mümkün olduğunca hızlı bir şekilde kaldırılmalı.’’ ABve dünya için şans Başbakan Schröder'in açık açık Türkiye'nin üyeliğinden yana tavır aldığını söyleyen Roth, Dışişleri Bakanı Joschka Fischer'in de, Türkiye'nin üyeliğini çok istediğini vurguladı. Roth,‘‘11 Eylül'den sonra din ve kültürler arası diyalog açısından Türkiye'nin AB'ye üyeliği çok daha önem kazandı. Türkiye, AB'ye girerse, dünyaya ‘Bakın Müslümanlar da AB'de. Onlar da demokrat' mesajı verilecektir. Bu aynı zamanda AB için de büyük şanstır’’ diye konuştu. Türkler için tehdit edildim Türkiye'nin üyeliğini desteklediğim ve Almanya'da yabancıların haklarını savunduğum için Alman aşırı sağı tarafından tehdit edildi. Mektuplar geliyor, ölümle tehdit ediyorlar. CSU Meclis Grup Başkanı Michael Glos'un Türkiye'nin üyeliğine karşı yaptığı açıklamaları eleştirmiştim. Siyah çerçeveli bir mektup aldım. ‘Pis Yeşil, Türk Sıçanı' diye yazmışlar. CSU, 2004 Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Türkiye'nin AB adaylığını kullanmak istiyor. Buna karşı kampanya yapmak istiyor. Bu ülkedeki havayı zehirler. Yeni düşmanlıklar yaratır. Biz de bu kampanyaya karşı atağa geçeriz. Almanya Türkiye'nin AB üyeliği için köprü olmalı. Çünkü, burada milyonlarca Türk yaşıyor. Bavyera Meclisi’ne bir Türk girmeli Yeşiller'in Yukarı Bavyera 4. Sıra adayı 37 yaşındaki Adil Oyan'a destek istiyorum. Bu çok önemli. Böyle düşünen bir Bavyera Meclisi'ne tarihinde ilk kez bir Türk sokmalıyız. O zaman bayram edeceğiz. Böylece burada yabancıları temsil eden milletvekillerinin olması gerekir. Ülkedeki mevcut görüntü meclise yansımalı. Tek amacımız bu. Bu yüzden Türk kökenli seçmenlerin mutlaka sandığa gitmeleri gerekiyor. İdama Komando tepki vermiştir Türkiye'de uyum paketlerinin peş peşe geçirilmesinden memnunum. Kendi görüşümde bir hükümet olmamasına rağmen olağanüstü çabalara saygı duyuyorum. Türkiye'de idam cezasının kaldırılmasıyla yer yerinden oynamadı. Buna karşı bir tek tepkiyi yanındaki birkaç kişiyle birlikte Komando Ayvaz (Gökdemir) göstermiştir. Bir tek o karşı çıkmıştır belki. Peş peşe geçen paketlerin ardından şimdi sıra uygulamada. Bir an önce paketler hayata geçirilmeli. 10 yıldır Beşiktaşlıyım Roth, tam 10 yıldır Beşiktaşlı olduğunu söyledi. Roth, halk takımı olduğuna inandığı için Türkiye'deki gergin bir toplantının ardından Beşiktaş'ı seçtiğini belirtti. Roth, nasıl Beşiktaşlı olduğunu şöyle anlattı: ‘‘İnsan hakları ve diğer konularda çok sert görüşmeler yapmıştık. Toplantılar Kemer'deydi. Sonra konu takımlardan açıldı. Hangi takımın iyi olduğunu sordum. Galatasaray'ın zengin olduğunu, ada sahibi olduğunu söylediler. Fener'in çok şık bir takım olduğunu anlattılar. Beşiktaş'ın ise halk takımı olduğunu söylediler. Ben de proleter takımı olduğuna inandığım için Beşiktaşlı oldum. Sonra beni kulübe götürdüler. Kulüp başkanı bana tesisleri gezdirdi. Bir baktım ki (gülerek), banyolar mermer, musluk takımlarının nerede ise tamamı altın kaplama. Öyle hayalimde canlandırdığım gibi fakir bir takım görmediğimden şaşırdım.’’ Türkiye’nin üyeliği şerefine Claudia Roth, Legend adlı restorana partisinin adayları Adil Oyan ve Margarete Bause ile geldi. Avrupa Hürriyet Yazı İşleri Müdürü Ali Gülen, Hürriyet Münih Temsilcisi Celal Özcan'la ilerleyen sohbet sırasında kadehler, Türkiye'nin AB'ye üyeliği şerefine kaldırıldı. Kırmızı şarap olarak Şili Cabernet Sauvignon içen Roth, karışık meze tabağının ardından, ana yemek olarak salatayı tercih etti. Roth, profiterol gelince dayanamayıp rejimi bozdu. Notlar Ben de 4 erkek alabilirim Başbakan Erdoğan'ın bir süre önce Berlin'de anlattığı ‘4 eşle evlilik şartları' konusuna çok gülen Roth, ‘‘Benim gibi değil 4, bir kadını bile zor kaldırırlar. Ben çok pahalı olurum. Aslında ben de 4 erkek alabilirim. Ama bu tür şeyleri konuşmak çok yanlış. Bu yapılmamalı. Bu tür sözler Avrupa'yı ürkütür. Demokratik kültürle uyuşmaz’’ dedi. Lezbiyen derneği üyesi Roth, Lezbiyen ve Homoseksüeller Derneği'nin üyesi olduğu hatırlatılınca, ‘‘Yakında bir toplantımız var. Onların hakları için çalışıyorum. Çok sayıda Türk üyemiz de var. Yunanlı üyelerle yanyana bayrak asıyorlar, Türk-Yunan dostluğu sergiliyorla’’ dedi. Mardin'i görün Türklerin mutlaka Mardin ve Diyarbakır'ı görmesi gerektiğini söyleyen Roth, ‘‘Mardin'e, Cizre'ye gittim. Şiddetin bitmesi oradaki gençlere nefes aldırmış. Herkes çok umutlu. Çalışmak istiyorlar, mesleklerini icra etmek istiyorlar’’ diye konuştu. Birukaç kelime Türkçe ‘Şerefe, orta kahve, merhaba' gibi birkaç Türkçe kelime bilen Roth, Bavyera'nın köyünde ne kadar yabancılik hissediyorsa, Türkiye'de de öyle hissettiğini vurguladı. Kaynak : Hürriyet