BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  GÜNCEL

8 Mart'ta kadına şiddete protesto

8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Türkiye'de feminist örgütler bu yılın sadece ilk iki ayında 36 kadının öldürüldüğü şiddet ortamını protesto edecek. Kadına yönelik şiddetin son kurbanlarından biri de 21 yaşındaki Özge Özdoğan oldu. Rengin Arslan'ın haberi.

Abone ol

Özge Gündoğan bundan iki gün önce İstanbul’da eski sevgilisi olduğu söylenen bir erkek tarafından bir belediye otobüsü içinde öldürüldü.

İstanbul Üniversitesi’nde öğrenci olan 21 yaşındaki Özge için okulda bir anma yapan arkadaşları öfkeliydi. Özge’nin biri geçen hafta olmak üzere polisten iki kere koruma talep etmesine rağmen önlem alınmamasına karşı tepkiliydiler.

Cuma günü cenazeden önce cinayeti protesto etmek için gelen kadın öğrencilerden biri de İlbe Özçelik. Konuşmamız sırasında, “Koruma talebi önemsenmemiş, ciddiye alınmamış” diyor ve kadın cinayetleriyle ilgili istatistikleri sıralıyor bir çırpıda.

Yaklaşık 250 kişiyi bulan kalabalık ellerinde “Yasta değil isyandayız”, “Erkek adalet değil, gerçek adalet” yazılı kartonlar taşıyor.

“Bedenimiz, hayatımız, kararımız bizim”

Özge Gündoğan’ın adı 2014’ün ilk iki ayında erkekler tarafından öldürülen 36 kadının arkasına eklenecek. Tıpkı Özge Gündoğan’ın öldürülmesine tepki gösteren öğrenciler gibi feministler de yıllardır erkeklerin kadınlara yönelik şiddetine ve kadın cinayetlerine dikkat çekiyor.

Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için Galatasaray’dan Taksim’e “Gece Yürüyüşü” için çağrı yapan feministler de bu yıl da “erkek şiddetine” tepki gösterecekler.

Kadınlar bu yıl, “Bedenimiz, hayatımız, kararımız bizim, aileniz sizin olsun” ve “geceleri, sokakları, meydanları terk etmiyoruz, feminist isyandayız” pankartlarıyla yürüyecekler.

İlk kez 2003 yılında yapılan Gece Yürüyüşü için komitede yer alan kadınlardan biri olan, İstanbul Feminist Kolektif üyesi Mehtap Doğan, “kadın cinayetleri karşısında öfkeli olduklarını” söylüyor ve “her gün, herhangi bir gazetenin bir sayfasında kadın cinayetiyle karşılaşıyoruz” diyor.

Aile ve Sosyal Bakanı Ayşenur İslam ise 8 Mart için, bakanlığın internet sitesinde yayımladığı mesajda tüm dünyada “uzun süren mücadele ve hak arayışları sonucunda kadının insan hakları ve bu hakların hayata geçirilmesi noktasında çok önemli mesafeler alındığını” söylüyor.

Ancak ekliyor: “Yine de durup baktığımızda 21. Yüzyıla taşınan önemli sorun alanlarımızdan birini insan ve özellikle kadın hakları ihlallerinin oluşturduğunu görüyoruz.”

“Erkeklerden alacaklıyız”

Doğan bu yıl da“erkeklerden alacaklıyız” diyeceklerini söylüyor ve bu ifadeyi şöyle açıklıyor: “Biz erkeklerle aynı işi yaptığımız halde, aynı maaşı almıyoruz. Hamile kaldığımızda işten çıkarılma veya işe geri alınmama riskimiz yüksek. Masada erkeklerle aynı söz hakkına sahip olmuyoruz.”

Bakan İslam ise mesajında, hükümetin kadınlarla ilgili çalışmalarını arttıracağı vaadinde bulunuyor: “Kadınların sosyal, ekonomik ve siyasal konumlarının iyileştirilmesi ve kadına yönelik şiddetle mücadele alanındaki çalışmalarımızı daha güçlü, daha ileri adımlarla sürdüreceğiz.”

Dünya Kadınlar Günü 8 Mart 1857’de ABD’de bir tekstil fabrikasında 10 binlerce kadın grev yapmış, polisle çıkan çatışmaların ardından fabrikadaki yangında 129 kadın işçi hayatını kaybetmişti.

Daha önce de farklı ülkelerde kutlanmaya başlanan 8 Mart Dünya Kadınlar Günü Birleşmiş Milletler tarafından 1975 yılında tanındı.