İngiltere'nin "ilk Müslüman kadın kabine üyesinin" hükümetin Gazze politikasını eleştirip istifa etmesine tepkiler...Independent'a göre "Erdoğan telekulak soruşturmasını genişletti".
Abone olİngiliz gazetelerinin bugün sayfalarında en fazla yer verdikleri gelişmelerin başında, İngiltere Dışişleri Bakan yardımcılarından Barones Warsi'nin istifası geliyor. Barones Warsi, İngiliz hükümetinin Gazze politikasını artık destekleyemeyeceğini söylemişti.
Warsi 2010 yılında İngiltere'nin "ilk Müslüman kadın kabine üyesi" olmuş, iki yıl sonra ise inançlar ve farklı toplumsal gruplardan sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı olmuştu.
Independent gazetesinin manşeti, "Warsi Muhafazakar Parti'de Gazze konusunda isyanın kıvılcımını ateşledi". Gazete iktidarın büyük ortağı olan Muhafazakar Parti'nin üyesi olan Barones Warsi'nin, Başbakan David Cameron'ı ağır bir dille eleştirdiğini belirtiyor.
Warsi, Cameron'ın Gazze politikasının "ahlâki açıdan savunulamayacağını" söylemişti.
Independent ise Muhafazakar Parti'nin üst düzey bazı milletvekillerinin dün akşam Cameron'ın Gazze krizindeki tavrını kınadıklarını ve İngiltere'deki milyonlarca Müslümanı soğutabileceği uyarısında bulunduklarını bildiriyor.
Gazeteye göre İsrail'in Gazze'de "orantısız" bir şekilde davrandığını söyleyen Londra Belediye Başkanı Boris Johnson da, Warsi'yi destekler görünüyor.
Warsi'yi "cesur" kararı nedeniyle övenler arasında ise eski Çevre Bakanı Lord Deben ve eski Savunma Bakanı Nicolas Soames ile kabinenin eski üyelerinden Crispin Blunt ve Damian Green de var.
"Cameron isyan karşısında afalladı"
Times da manşetinde son gelişmelerin "Muhafazakar Parti'de savaşa neden olduğunu" bildiriyor. Gazeteye göre Başbakan Cameron, partisinin üst düzey isimlerinin isyanı karşısında afallamış durumda.
Cameron, Warsi'nin istifası sonrası Gazze'de sivil kayıpların sayısının çok yüksek olmasından dolayı ciddi kaygı duyduğunu yinelemiş ancak bir kez İsrail'in kendisini savunma hakkı olduğunu söylemişti.
İngiliz hükümeti, İsrail'in kınanmasının bu ülke üzerindeki etkisini azaltacağı görüşünde.
Times da başyazısında Warsi'nin istifasını yanlış bulmuş.
Daily Telegraph ise ilk sayfasındaki haberinde, Barones Warsi'nin Başbakan Cameron'ı kabinenin bir başka üyesinin de istifa edebileceği yolunda uyardığını duyuruyor.
Gazete ayrıca Warsi'nin geçen ay İngiltere Dışişleri Bakanı olan Philip Hammond'ı da "bakanlıktaki karar alım süreci" nedeniyle eleştirdiğini, Maliye Bakanı George Osborne'u da "İsrail hükümetinin çok iyi bir dostu" olarak nitelendirdiğini belirtiyor.
Daily Telegraph buna karşın başyazısında "Warsi'nin jesti Gazze'de barışı teşvik etmeyecek" diyor.
Guardian'a göre ise İngiliz hükümetinin İsrail'in Gazze'ye saldırısı karşısında izlediği politika çökmek üzere.
Gazete bu noktada hem Barones Warsi'nin sürpriz bir kararla istifa ettiğini, hem de İngiltere Başbakan Yardımcısı Nick Clegg'in İsrail'e silah ihracının derhal askıya alınmasını talep ettiğini vurguluyor. Clegg, İngiltere'de koalisyon ortağı Liberal Demokrat Parti'nin de lideri.
Rusya'dan "hava sahası yasağı" hazırlığı
Financial Times ise ilk sayfasındaki haberlerinden birinde, Rusya'nın Avrupa Birliği'nin yaptırımlarına karşı değerlendirdiği "yanıt seçeneği" duyuruluyor.
Gazeteye göre Kremlin, Batılı ülkelerin hava yolu şirketlerinin Rusya hava sahasını kullanmalarını yasaklayabilir.
Financial Times'ın haberine göre, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hükümetten, Batı'nın ülkesine yönelik yaptırımları karşısında misilleme niteliğinde olacak önlemlerin listesini çıkarmasını istedi.
Gazete, Rus yetkililerin halen iki seçeneği değerlendirdiklerini belirtiyor. Bu seçeneklerden biri; Avrupa ülkelerine ait hava yolu şirketlerinin Sibirya ötesine yönelik uçuşlarının sınırlandrılması, diğeri ise bu uçuşların tamamen yasaklanması.
Financial Times medyada bu yönde haberler çıkmasının ardından Moskova Borsası'nda Rus hava yolu şirketi Aeroflot'un hisselerinin yüzde 5,8 değer kaybettiğini, Air France-KLM ve British Airways hisselerinin de düştüğünü belirtiyor.
"Kuzey Irak'tan petrol ihracı artacak"
Yine Financial Times'ın "Şirketler ve Piyasalar" ekindeki bir haberde ise Kuzey Irak'ta faaliyet gösteren şirketlerden Genel Enerji'nin CEO'su Tony Hayward'ın açıklamaları yer alıyor.
Geçmişte İngiliz petrol şirketi BP'yi de yöneten Hayward, sınır bölgesindeki iç savaşa karşın Kuzey Irak'tan petrol ihracının önemli oranda artmasını bekliyor. Hayward bu iddialı tahminine gerekçe olarak petrol ve gaz kaynaklarının "güvende" olmasını göstermiş.
"Irak Şam İslam Devleti'nin isyanı Irak ve dünya için iyi bir şey değil. Ancak Kürdistan güvende diyen" Hayward, sözlerini şöyle sürdürmüş:
"Gerçekler ortada. Peşmergeler, Kürdistan bölgesinde güvenliği korurken iyi iş çıkarıyor. Bunun ilerde de böyle olacağına inanmamak için bir neden yok."
Tony Hayward ayrıca Türkiye ile yeni bir gaz anlaşmasının yıl sonuna kadar imzalanmasını beklediğini de sözlerine eklemiş.
"Erdoğan telekulak soruşturmasını genişletti"
Independent gazetesi Türkiye'de dün Emniyet'te başlatılan ikinci dalga casusluk operasyonuna sayfalarında kısaca yer vermiş.
Operasyon kapsamında 33 kişi hakkında gözaltı kararı vardı. Gözaltına alınanların sayısı ise 29.
Independent ise Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın operasyonla telekulak soruşturmasını genişlettiğini belirtiyor.
Gözaltına alınan emniyet mensuplarına yönelik suçlamalar arasında, Erdoğan'ın bazı telefon görüşmelerinin dinlenmesi de var.
Independent internet sitesindeki haberinde ise Erdoğan'ın daha önce bir konuşmasında "Bunların inine gireceğiz" ifadesini kullandığını hatırlatmış ve telefonlarını dinledikleri iddia edilenlerin yakalanması için bir "cadı avı" yürüttüğü görüşünü dile getirmiş.
"Aspirin kanser riskini azaltabilir"
Guardian gazetesinin bugünkü manşeti ise "Bilim insanları, aspirinin kanser riskini azaltabileceğini söylüyor".
Gazete İngiltere'de yapılan bir araştırmanın sonuçların duyuruyor.
Londra'daki Queen Mary Üniversitesi'nden bilim insanları aspirin kullanımının kanseri ne kadar önleyebileceğini araştırmış.
Araştırma sonucunda, İngiltere'de 50-64 yaş arasındaki kişilerin 10 yıl boyunca her gün aspirin içmeleri halinde, 20 yıldan fazla sürede 130 binden fazla kişinin ölümün önlenebileceği sonucu çıkmış.
Bilim insanları, aspirinin olumlu etkilerinin kullanımına son verilmesinin ardından da uzun süre devam ettiğini söylüyor.
Times da haberi ilk sayfasından, "Her gün aspirin içmenin faydaları risklerinden fazla" başlığıyla vermiş.
Ancak gazete haberinde, orta yaşta her gün aspirin içmenin iç kanama ve felç riskini artırdığını da hatırlatmış.
Times'ın aktardığı bilim insanlarının hesaplarına göre, 50-64 yaş arasındakilerin 10 yıl boyunca her gün aspirin içmeleri halinde, İngiltere'de yılda 7 binden fazla kişi kanserden ve kalp krizinden korunacak. İç kanama ya da felç nedeniyle öleceklerin sayısı ise yılda 900'de kalacak.