50 yıldır politika sahnesinde olan Baykal, kaset skandalıyla birlikte siyasi hayatının en zor günlerini yaşıyor.
Abone ol50 yıldır politika sahnesinde olan Baykal, kaset skandalıyla birlikte siyasi hayatının en zor günlerini yaşıyor. 22 Mayıs’taki kurultaya tek aday girme hazırlıkları yapan Baykal’ın yapacağı hamle merakla bekleniyor
NEŞE SARIDOĞAN ANKARA
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 50 yıllık siyasi hayatının en zor kurultayına hazırlanıyor. Eski özel kalem müdürü ve Ankara Milletvekili Nesrin Baytok’la uygunsuz görüntülerinin yer aldığı iddia edilen kaset, Baykal’ı da parti içinde zor durumda bıraktı. 22-23 Mayıs’ta yapılacak kurultaya ‘tek aday’ olarak girme hazırlığı yapan Baykal, kasetin ardından ise siyasi hayatının en zor kurultayına girmiş olacak.
BAYKAL EVE KAPANDI
Kasetin ardından Baykal evine kapandı. Parti kaseti ‘komplo’ olarak nitelendirse de, parti içinde Baykal’a karşı örgütlerden yoğun tepki gelmesi bekleniyor. Şimdilik istifayı düşünmeyen Baykal, buna karşın en güçlü girmeye hazırlandığı kurultaya, eli zayıf olarak girecek. Kurultay, Baykal’ın siyasi tarihinde ilk kez rakipsiz olarak girmeye hazırlandığı bir kurultay özelliği taşıyor. Baykal, yeni parti tüzüğünün kurultayda onaylanmasıyla birlikte ‘tek adam’ kimliğine kavuşacaktı.
SESSİZ KALMA STRATEJİSİ UYGULUYOR
Şimdilik istifayı düşünmeyen Baykal’ın, kurultayda parti tabanından tepki alabileceği ve kurultaya gölge düşeceği endişesi de yaşadığı iddia ediliyor. Parti yönetiminin, olayın kapanması için sessiz kalma stratejisi uygulayacağı belirtiliyor. Yeni tüzükle birlikte Önder Sav’ın partideki konumunun daha da güçlenmesi de ihtimaller arasında. Baykal’a kurultay da rakip olacak bir ismin örgütler tarafından çıkarılması da gündemde.
SAV, RUH DOKTORUNA GÖRÜNMELİ
Öte yandan Baykal’a yönelik suikast iddialarının hedefine koyulan isim Türkiye Değişim Hareketi (TDH) lideri Mustafa Sarıgül, ‘’Sayın Önder Sav, kendini ruh doktorları ve sağlık hekimlerine göstermesi lazım. Sav, zaman zaman peygamberimiz ile ilgili sözler söylüyor, masasında telefonları açık unutuyor. TDH’yi çukura çekmeye çalışıyorlar” diye konuştu.
Kaseti CHP’liler veya partide değişim isteyenler sızdırdı
Eski CHP’li Zülfü Livaneli, kaseti CHP’lilerin ya da partide değişim isteyen çevrelerin sızdırdığını yazdı
Skandal kaset köşe yazarlarınında en önemli konularından oldu.
Zülfü Livaneli (Vatan): 8 yıl önce gizli eller, bir odaya kamera yerleştiriyor, insanların en mahrem anlarını videoya çekiyor. Sonra 8 yıl boyunca saklıyor ve piyasaya sürüyor. Mantığım bana bu işi AKP’nin yapmadığını söylüyor. Erdoğan’ın bu yayına tepki göstererek sitelerden kaldırtması, Gül’ün üzüntülerini belirtmesi, RTÜK ve yargının acele biçimde yayın yasağı getirmesi bunu açıkça ortaya koymakta. Ya CHP’ye yakın bazı çevreler sızdırdı ya da CHP’de değişim isteyen uluslararası güçler.
Güngör Mengi (Vatan): Deniz Baykal dün de sustu. O koltukta iki gün bile oturması ziyandır! Baykal boşuna zaman kaybediyor.
KASETİ BİZ DE İZLEDİK!
Oktay Ekşi (Hürriyet): Görüntüleri biz de izledik. Herkes gibi biz de şoke olduk. Dahası, hemen herkes gibi biz de “Bu olay Baykal’ın siyasi yaşamını bitirir” dedik.
Yalçın Bayer (Hürriyet): CHP’deki 10 kadın vekilin hali hiç düşünülüyor mu? İşin şakaya gelir yanı yoktur ama vatandaş dilini tutamıyor. “Milletvekili olmak istiyorsan...”, “Agacığım beni mebus yapsana...” Bu testi su tutmaz artık... Testi yamamaya çalışılırsa parti biter.
Belden aşağı siyaset olmaz
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek Kanal 7 televizyonunda gazetecilerin, gündeme ilişkin sorularını cevaplarken Baykal’ın başına gelen kaset skandalıyla ilgili değerlendirmede bulundu. Çiçek, “Sayın Baykal’ı siyaseten eleştiririz işin bu kısmı ayrıdır. Belden aşağı vurarak siyaset yapılmasını da ben şahsen doğru bulmam” dedi. Çiçek, Baykal’ı arayarak “Geçmiş olsun” dediğini de sözlerine ekledi.
Olcay Hanım’dan eşine destek geldi
Kaset skandalının ardından gözler Deniz ve Olcay Baykal’ın yapacağı açıklamalara çevrilmişti. hürriyet.com.tr’de yayınlanan habere göre Olcay Baykal’ın, hayatının en sıkıntılı dönemlerinden birini yaşayan eşi Deniz Baykal’a, “Bunların üstesinden beraber geleceğiz. Arkandayım, alacağın her kararda da arkanda durmaya devam edeceğim” dediği öğrenildi.