İsviçre'nin dağ kasabası Davos'ta başlayan Dünya Ekonomik Forumu'nda euro bölgesindeki krizin ve küresel etkilerin egemen olması bekleniyor.
Abone olDavos'ta iş dünyası ve siyaset çevrelerinden 2600 dolayında lideri bir araya getiren bu yılki Dünya Ekonomik Forumu'nun açılışını Almanya Başbakanı Angela Merkel yapıyor.
Bu yıl çeşitli panellerde gündeme gelecek konulardan biri kapitalizmin geleceği olacak. Çin'in dünya ekonomisindeki yükselişi, mali düzenlemeler ve dünyanın birçok kentinde düzenlenen halk protestoları da gündemde öne çıkan konular arasında.
Bu yıl 42'incisi düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu'na 40 devlet ve hükümet başkanının yanısıra dünyanın en etkili 20 merkez bankasından 19'unun başkanları, çok sayıda hükümet görevlisi ve dünyanın en büyük şirketlerinin patronları katılıyor.
Siyaset ve iş dünyasının önde gelenleri, Davos'a gelen onlarca siyasi eylemci, sendikacı, genç yatırımcı ve tanınmış bilim adamı ile bir araya gelecekler.
Beş gün sürecek olan Forum'dan herhangi bir sonuç çıkması beklenmiyor. Forumun düzenleyicileri de toplantıların amacının bir sonuca ulaşılması olmadığını özellikle vurguluyor.
Yine de Davos panelleri, genellikle ekonominin gündeminde belirleyici rol oynuyor ve aylar değilse bile, haftalar boyunca ekonomik gidişatta etkili oluyor.
Bu yılki Dünya Ekonomik Forumu ise, çok parlak bir havada başlamıyor.
Karamsar hava
Pazartesi günü yayımlanan bir araştırma, ulusların iş ve hükümet çevrelerine olan güvenlerinin kaybolduğuna işaret ediyordu. Ardından Uluslararası Para Fonu'ndan "küresel ekonominin yeniden tehlike bölgesine girmiş olduğu" uyarısı geldi. Ve bunu, küresel düzeyde şirket başkanları arasında yapılan ve dünya çapında iş çevrelerindeki güvenin büyük düşük kaydettiğini, geleceğe umutsuz baktıklarını gösteren araştırma sonucu izledi.
Bununla birlikte, son haftalarda pek çok şirket başkanının BBC'ye yaptıkları açıklamalarda "küresel ekonomi konusunda kendilerini daha iyimser hissettiklerini" söyledikleri düşünülecek olursa, Davos'taki havanın değişmesi de beklenebilir.
Davos'un bir gerçeği var ki, o da, ekonomi panellerinin ve siyasi liderlerinin medyada öne çıkarılmasının ötesinde, asıl işlerin koridorlarda, toplantı odalarında, sonu gelmeyen davet, yemek ve partilerde yürütülüyor ve hatta tamamlanıyor olması.
Sonuçta, Davos'un gerçek amacı, iş dünyasındaki liderleri bir araya getirerek birbirleriyle kalıcı iletişim kurmalarını ve fikir alışverişi yapabilmelerini sağlamak.
Davos'a bu yıl Türkiye'den katılacak yetkililer arasında ise Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı yer alıyor.
Davos zirvesi 29 ocak'ta sona erecek.