BIST 9.550
DOLAR 34,55
EURO 35,99
ALTIN 3.001,58
HABER /  GÜNCEL

4 Mart İngiltere Basın Özeti

İngiltere’de yayımlanan gazetelerin sayfalarında, Ukrayna'nın Kırım bölgesine asker çıkaran Rusya'ya yaptırım olasılıkları ile ilgili haber ve yorumlar ağırlıklı yer alıyor.

Abone ol

Erdoğan-Koç grubu gerginliği

Financial Times’ın Türkiye gündemiyle ilgili haberinde, internette yayımlanan ses kayıtlarının iş dünyasının “üzerine ışık tuttuğu” belirtiliyor.

Daniel Dombey ve Funja Guler imzalı haberde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile sanayici Metin Kalkavan arasında geçtiği iddia edilen telefon görüşmeleri kaydı konu ediliyor.

Erdoğan’ın, Koç Holding’e verilen 1,5 milyar Euro değerindeki ihaleye itiraz etmesi için Kalkavan’a yol gösterdiği ve yenilenecek ihaleye nasıl katılması gerektiği konusunda tavsiyede bulunduğu iddia ediliyor.

Haberde, Başbakan Erdoğan’ın daha önce benzer bir ses kaydını “montaj” diye nitelendirdiği hatırlatılarak, polis içinde yapılanan grupların gizlice dinlemeler yapmakla suçlandığı belirtiliyor.

Financial Times muhabirleri, Türk ekonomisinin devlerinden Koç grubunun “ülkenin eski laik elitin simgesi” olarak görüldüğü ve Erdoğan ile gerginlikler yaşadığını ifade ediyor.

Ukrayna krizine çözüm ihtimalleri

Guardian gazetesindeki Ukrayna kriziyle ilgili yorumlarda ağırlıklı olarak, olası çözüm ihtimalleri ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in zayıflıkları konu ediliyor.

Başyazıda, Ukrayna’da çoğunluğunu radikal sağcı grupların oluşturduğu silahlı göstericilerin Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç’i ülke dışına çıkmaya zorlamasının ardından Rusya’nın, Rusça konuşan halkı koruma adına Kırım Yarımadası’na asker çıkarmasının sonuçları irdeleniyor.

Asker çıkarma sonrasında Rus rublesinin büyük değer kaybettiğini, Moskova yönetiminin G8 grubundan çıkarılmakla ve uluslararası tecritle karşı karşıya olduğunu belirten Guardian, “Dünya ekonomilerinin karşılıklı bağlılığı Putin için olduğu kadar Avrupa için de bir zayıflık” değerlendirmesine yer veriyor.

Almanya’nın Rus doğal gazına ihtiyacı olduğu, İngiltere’nin de Rus sermayesine mali yaptırım uygulanmasına karşı çıktığı belirtilen başyazıda şöyle deniyor:

“Eğer Avrupa hükümetleri Rusya’nın müdahalesine uğrayan Ukrayna’nın bir yol bulmasına yardım etmekte ciddiyse, önceliklerinin nerede yattığını iyice düşünmek zorunda.”

Aynı gazetede Julian Borger, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ‘Ukrayna’da silah kullanılmasına gerek olmadığı ancak askeri güçlerin hazır tutulacağı’ minvalindeki sözlerini “Putin’in zeytin dallarını tanklar taşıyor” diye yorumluyor.

Ayrı bir köşede, Putin’in zayıf noktaları olarak şu üç başlık sıralanıyor:

Ekonomi: Ukrayna’nın iflasın eşiğindeki ekonomisi IMF ve AB yardımlarıyla canlanırsa bu, Rus oligarkları ve Ukraynalı milyarderler için felaket olabilir.

Bölgesel tepki: NATO ve AB üyesi olan Baltık ve Doğu Avrupa ülkeleri, Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesine tepki gösterirken, kendi ülkelerindeki eski Rus egemenliğine gönderme yaptı.

Kırım’daki Türk-Tatar azınlık: Çarlık ve Sovyetler döneminde Rus egemenliği altında acılar yaşayan Müslüman Tatar azınlığın çoğu, Kırım’ın Ukrayna’nın parçası olarak kalmasını istiyor.

Financial Times, Ukrayna krizine ayırdığı iki sayfada, ABD’nin Rusya’ya, ‘İran tipi’ ekonomik yaptırımlar uygulanmasını istediğini aktarıyor.

Başyazıda, Avrupa Birliği ülkelerinin ise ikilem içinde olduğuna dikkat çekilerek, “Rusya’nın yayılmacılığına karşı AB birlik olmalı” çağrısı yapılıyor.

Kathrin Hille, Moskova’dakilerin gelişmeleri “Avrupa’nın Rusya zayıflatma girişimi” olarak görmesinin diplomatik çözümü zorlaştırdığını vurguluyor.

Amerikan düşünce kuruluşu Carnegie’nin Moskova Merkezi temsilcisi Dmitri Trenin de iyimser değil: “Siyasi bir çözüm en yakın olası senaryo değil. Büyük olasılıkla Ukrayna uzun süre istikrarsız olacak.”

Independent gazetesinin dış haberler editörü Alistair Dawber, Rusya’nın ekonomik sebeplerle silahlı çatışma istememesine karşın Batılıların taleplerini yerine getirmiş gibi gözükmeyi de istemediğini belirterek, “Kimsenin üstün durumda olmadığı Kırım’daki kriz çözülmekten çok uzakta” diyor.

Aynı gazetede Rupert Cornwell, Ukrayna ile Rusya’nın yaklaşık bin yıl birlikte yönetildiğini hatırlatarak, bu ülkede Batı etkisinin hakim olmasının Moskova tarafından kabul edilemez olduğunun altını çiziyor.

Cornwell ayrıca, Batı değerlerine sahip “normal” bir Ukrayna kurulması halinde Rus halkının da “Biz neden eksiklik, yolsuzluk ve kanunsuzluk altındayız” demesi ihtimalinin Putin’i korkuttuğunu öne sürüyor.

Hamish McRae ise Rusya’nın doğal gaz ve petrol kaynaklarına karşın, Avrupa’nın uzmanlığının da değerli olduğunu belirterek, yaptırımlar uygulanması halinde Rusya’nın daha çok şey kaybedeceği görüşünü dile getiriyor.

Daily Telegraph, başyazısında “Bir çizgi çekilmeli” diyerek, AB ve NATO liderlerine, Rusya’ya karşı kararlı tutum takınılması gerektiğini savunan gazetelerden.

Times’ın başyazısındaysa, Ukrayna’da Yanukoviç’in devrilmesinin ardından sağcı gruplar tarafından kurulan yeni yönetimin Rusça konuşan azınlığın hakları konusunda garanti vermediği gibi, Rusça’yı resmi diller arasından çıkarmasının durumu güçleştirdiğine dikkat çekiyor.

Gazetede yer alan bir haberde, Rusça konuşan halkın yoğun olduğu sınır vilayeti Donetsk’teki “halk komitesinin”, Rus birliklerini bu bölgeye de davet edeceği belirtiliyor.

Roger Boyes ise “Nükleer (silah sahibi) bir Ukrayna Putin’i caydırabilirdi” görüşünü ileri sürüyor.

Mısır'da Hamas faaliyetleri yasal

Guardian’ın dünya haberleri sayfalarında, Filistin’in Gazze bölgesini kontrol eden Hamas örgütünün faaliyetlerinin Mısır’da bir mahkeme tarafından yasaklandığı aktarılıyor.

Kararın, Hamas’ın içinden doğduğu Müslüman Kardeşler hareketinin üyesi Muhammed Mursi’nin geçen Temmuz ayında ordu tarafından Cumrubaşkanlığı koltuğundan indirilmesinin ardından geldiğine dikkat çekiliyor.

Hamas yetkilileri, Mısır'da faaliyetleri olmadığını ve Mısır istihbaratının bunu bildiğini belirterek, bu hareketin "İsrail'in işine yarayacağını" savunuyor.

Financial Times’taki bir haberde, Hamas’ın son dönemde hiçbir militan grubun Gazze Şeridi’nden İsrail’e roket fırlatmaması için devriyeleri sıklaştırdığı belirtiliyor.

Habere göre, İsrail ordusu da Hamas’ın bu yönde gayret gösterdiğini doğruluyor.

Haberde görüşüne yer verilen İslami Cihad hareketi sözcüsü ise İsrail ile ateşkesin sürdürülmesinden yana olduklarını söylerken, İsrail’in defalarca ateşkes şartlarını ihlal ettiğini öne sürüyor.