İngiltere gazetelerinde Türkiye'nin Patriot talebi ve Suriye'nin kimyasal silah kullanma olasılığı.
Abone olTimes gazetesi, Suriye'de kimyasal silahların depolandığı bazı tesislerde hareketlilik yaşandığını belirtiyor.
Gazete, bunun Şam'ın kimyasal silah kullanmaya hazırlandığına işaret ettiğini öne sürüyor.
Haberde şöyle deniyor:
"Suriye'de kimyasal silahlar ülkenin farklı bölgelerine yayılmış 35'ten fazla tesiste tutuluyor. Batılı yetkililer, bu tesislerdeki hareketliliğin birkaç gün önce başladığını söylüyor. Yetkililer ayrıntı vermemesine karşın, kimyasal başlıkların top ve roket sistemlerine takılmak üzere taşınmış olabileceği belirtiliyor. Pentagon, İsrail, Türkiye, Ürdün ve İngiltere'yle Suriye'nin kimyasal silah kullanması halinde neler yapılacacağına ilişkin planları ele almıştı."
Patriot toplantısı
Financial Times gazetesi, bugün Brüksel'de bir araya gelecek NATO dışişleri bakanlarının Suriye'den gelebilecek bir saldırıya karşı Türkiye'nin hava savunma sistemlerini güçlendirme planlarını onaylamasının beklendiğini belirtiyor.
Gazeteye göre böylece, Türkiye'de birkaç hafta içinde Patriot füzesavar sistemlerinin kurulmasının yolu açılacak.
Haberde özetle şöyle deniyor:
"Amerika Birleşik Devletleri, Almanya ve Hollanda'nın sağlayacağı füze bataryalarının nerelere yerleştirileceğine ilişkin çalışmanın bu hafta tamamlanması bekleniyor. Ancak Türk yetkililer, sistemin 900 kilometrelik sınırın büyük bölümünü kapsamasını istediklerini söylüyorlar. Bu talep ittifak içinde yoğun bir tartışma başlatmış durumda. Alman ve Hollandalı yetkililer talep edilen miktarın kapasitelerini aşacağı mesajını veriyorlar."
Haberde Patriot planlarının Rusya ve İran tarafından kaygıyla izlendiği, bu ülkelerin NATO'yu krizi tırmandırmak ve bölgede nüfuzunu artırmaya çalışmakla suçladığı belirtiliyor.
Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin'in İstanbul'da Patriot'lara gönderme yaparak 'Duvarda silahınız varsa sonunda patlar" dediği hatırlatılan haber şöyle devam ediyor:
"Patriot radarları Suriye'nin iç kesimlerini bile görebilecek. Ama ittifak yetkilileri füzelerin Türkiye topraklarını korumak için yerleştirileceğini söylüyor."
'Müdahalenin ilk adımı'
nancial Times Patriot füzelerinin Amerika Birleşik Devletleri-Rusya ilişkilerini nasıl etkileyeceğinin bilinmediğine de dikkat çekiyor.
Moskova'daki Dünya Ekonomisi ve Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Orta Doğu uzmanlarından Georgi Mirski'ye göre Kremlin, Patriot füzelerinin konuşlandırılmasını, Batı'nın Suriye'ye müdahale hazırlığı girişimi olarak görecek.
Mirski, "Bu, Putin'e göre uçuşa yasak bölge ilanıyla sonuçlanacak yeni Libya senaryosunun başlangıcı" diyor.
Habere göre NATO yetkilileri ise Patriot füzelerinin uçuşa yasak bölge oluşturulması için kullanılmayacağında ısrar ediyor. NATO dışişleri bakanlarının sonuç bildirisinde bu noktaya vurgu yapılması ihtimalinden söz ediliyor.
Independent'a göre NATO Genel Sekreteri de bu yönde bir açıklama yaptı ve "Suriye rejiminin füzeleri ve kimyasal silahları var. Kararımızı verirken bunları dikkate almalıyız. Suriye kimyasal silah kullanacak demiyoruz. Bu konuda bilgimiz yok ama bu görmezden gelebileceğimiz bir şey değil" dedi.
Financial Times yazarlarından Gideon Rachman 'Suriye'ye müdahaleye doğru tehlikeli bir gidişat'tan söz ediyor.
Yazar özetle şöyle diyor:
"Amerika Birleşik Devletleri'nde ve Avrupa'da 'Suriye konusunda bir şeyler yapılmalı' sesleri giderek yükselmeye başladı. Bu sesler o kadar yükseldi ki yakında gerçekten bir şeyler yapılabilir. İlk adım Suriye muhalefetinin silahlandırılması olacak. İkinci adım ise, hala değerlendirme aşamasında olsa da uçuşa yasak bölge oluşturulması olacak"
"Müdahale savaşı bitirir mi, yoksa Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa'nın doğrudan dahil olacağı savaşı yeni bir boyuta mı taşır? Amerika'da Suriye'ye müdahaleyi savunan eski dışişleri bakanlığı kurmaylarından Anne-Marie Slaughter, Amerika'nın müdahaleden kaçınarak temsil ettiği değerlere ihanet ettiğini söylüyor ve müdahalenin on binlerce insanın hayatını kurtarabileceğini ve dengeleri değiştirebileceğini belirtiyor. Müdahale yanlılarına göre Esad'ın düşüşü kaçınılmaz. Eğer Batılı güçler, savaşın galibine silah yardımı yapmazsa savaş sonrası Suriye'yi şekillendirme konusunda sınırlı bir etkiye sahip olacaklar."
Yazı şöyle devam ediyor:
"Müdahale yanlıları jeopolitik açıdan da Esad'ın düşüşünün İran'a darbe anlamına geleceğini söylüyorlar. Bazı Amerikalılar, ABD'nin geride durarak bölgede nüfuzunu azaltacağını belirtiyor ve 'Küçücük Katar'ın nasıl olur da Suriye üzerinde dünyanın tek süper gücü ABD'den daha fazla etkisi olur?" diye soruyor. Ama müdahaleye karşı en önemli argüman sonuçlarının kestirilemeyecek olması. Batı'nın hava bombardımanı Esad rejiminin sonunu getirse bile, iktidara hangi güçlerin geleceği bilinmiyor. Bir de bombardımanın savaşın yönünü değiştirmesi riski var. Bu durumda Batı büyük bir istikrar gücü konuşlandırmak zorunda kalabilir bu da akıllara Irak ve Afganistan'ı getirir. "