31 Mayıs'ta neler olacak?

Günlerdir ortalıkta bir video dolaşıyor. Sanatıyla gündeme gelemeyen ne kadar sanatçı eskisi varsa, hepsini o videoda montajlamışlar.

İzlemediyseniz muhakkak izleyin, yeminle yerlere yatarsınız gülmekten! Suratlarındaki o sahte hüzün ve ciddiyet ifadesini hemen göreceksiniz.

Gözler, mimikler, el kol hareketleri falan...

Cannes Film Festivaline gönder, Nuri Bilge Ceylan'ın elindeki ödülü alır bunlara verirler yeminle!...

Nuri Bilge Ceylan demişken...

"Ayyyy, İnşallah Nuri Bilge Ceylan da Mazhar Fuat Özkan gibi ayrılmaz ve yollarına hep beraber devam eder" diye dua eden "Gezici" ablam geldi aklıma!

Herkes çok güldü, alay etti ama, kız çok haklı!

Bizler, Ahmet Hakan Coşkun'un gündüz gözüyle üç ayrı parçaya bölündüğüne, her bir parçasının ayrı bir köşeye savrulduğuna çıplak gözle şahit olmuş milletiz neticede!

Neyse, biz konumuza dönelim...

Bahsini ettiğim videoda sanatçılar gençleri, "31 Mayıs'ta meydanlardayız" diyerek Gezi olayları için sokaklarda toplanmaya davet ediyor.

Konuşmalarının altına bir görüntü döşemişler. Bizim geziciler ağaç dikiyor, börtü böcek seviyor, yerden çöpleri topluyor, dans ediyor şarkılar türküler söylüyor!

Yani olaya vakıf olmayan biri olarak o görüntüleri izlediğinizde, dersiniz ki birileri cennetin kapısını açık unutmuş, bunlar da oradan firar edip Türkiye'ye kaçan melekler!..

O derece yani!...

Oysa bizim bir yıl önce gördüğümüz sahneler çok farklıydı.

Samimi protestocu grupların dışındakiler, cehennemden kaçan zebaniler gibi her yere saldırıyor, yakıyor, yıkıyor ve yağmalıyordu. Kimi Türk bayrağını yakıyor, kimi Başbakan'ı Dolmabahçe'de yakalayıp Kaddafi gibi linç etmek için kuduruyordu.

Kimi, "Zulüm 1453 yılında başladı" diye anırıyor, kimi ise inşaat duvarlarına, "İnşaat ya Resulullah" diye yazarak İslam Dini'nin peygamberini alay konusu ediyordu.

Onlar yok görüntülerde...

Videoyu izlerken bazı eksiklikler hemen gözüme çarptı... Mesela bir yıl önceki ayaklanmayı tetikleyen isimlerden hiçbiri ortalıkta yok!

Sanki yer yarıldı da içine girdiler!

'Mesele sadece Gezi Parkı değil arkadaş, sen hala anlamadın mı?' diyen Mehmet Ali Alabora yok. Gençleri sokaklara çıkarmak için her türlü fırlamalığa imza atan Levent Üzümcü yok.

"Çarşı taraftarı bir polis aracını ele geçirdi, 6 polisi öldürdü. hahahahah" diye iğrenç kahkahalar atan Doktor Erol Köse yok. Türk polisine, "Allahsız kitapsızlar" diyerek galiz küfürlerin bam teline dokunan Tayfun Talipoğlu yok!

İsim listesinin tamamını vermeyeceğim çünkü benim de bu sayfayı daha fazla kirletmeye niyetim yok!

Sizce ülkenin gencecik çocuklarını galeyana getirerek ölüme çağıran bu sanatçılardan kaç tanesi yarın meydanlarda olacak? Kaç tanesi çocuğunu o meydanlara gönderecek?

Muhtemelen bu sorunun cevabını hepimiz biliyoruz!

Göreceksiniz!

31 Mayıs günü twitter'da yine kıyametler kopacak. Asalağın biri yine çıkıp, "48 saat daha direnirsek AK Parti iktidardan düşecek" diyecek, diğer süper zekalar bu mesaja inanarak paylaşacak. "Acil RT. Kesin bilgi yayalım" ekibi şimdiden destansı bir çalışmaya hazır!

Halk TV hazır!

Biraz cilve, biraz da eylem yapan ne kadar pırasa kafalı kız varsa hepsini ekrana çıkaracaklar. Toma suladıkça, sulama işinde uzman Kamer Genç canlı yayına bağlanacak. İhsan Eliaçık yine balgam çıkarır gibi konuşarak pek çok fetva verecek!

Kemal Kılıçdaroğlu yakıp yıkan gençlerin alınlarına buseler kondurmaya hazır! Eminim yapacağı konuşma bile şimdiden eline tutuşturulmuştur! TOMA'nın önüne yatan CHP'liler şimdiden prova yapıyor olmalılar. Bazı CHP'liler de çocuklara Erdoğan'ın annesine küfretme karşılığında vereceği parayla ceplerini doldurmuştur herhalde...

Sosyal medyadaki kampanyayı bir görseniz...  Tam 1 milyon kişi çıkacakmış Taksim'e!

Tam bir milyon!

Gezinin patlak verdiği ilk günlerde bile yurt genelinde 5 milyonu bulamamış, halkın geriye kalan 71 milyonundan destek bulamayınca tıpış tıpış eve dönmek zorunda kalmışlardı oysa ki...

Rize'de toplanan 500 kişiyi sadece bir Karadenizli kovalamıştı geçen yıl. "Ulan burası Rize! Lan burada eylem mi yapaysunuz?" der demez hepsi ağıldan çıkan sığır sürüsü gibi birbirini ezerek kaçmıştı.

Sanatçı amcaları ve teyzeleri onları meydana çağırıyor ya, şanslarını bir kere daha deneyecekler!

Vallahi ben yetkili olsam polislere, "Bağırıp çağırıp eve dönerler nasılsa. En akıllısı polise nişan alıp, yanındaki binaya molotof atıyor. Bunlar birbirini yakar siz suçlu olursunuz. Gidin evlerinizde yatın" diye talimat verirdim.

Ey telaşlanan, endişelenen, "Ne olacak" diye içi içini yiyen kardeşim!

Bakma sen sosyal medya üzerinden korku pompalamalarına. 31 Mayıs'ta birşey olacağı yok, için rahat olsun!

Toplandıkları günde bile hayır yok, sen daha anlamadın mı arkadaş?