BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  DÜNYA

30 Yıl arayla aynı kaderi paylaştılar

Suriye’de 30 yıl arayla öğretmenlik yapan baba-kız, ülkelerindeki iç savaş nedeniyle aynı kaderi paylaştı.<br/>1980 yılında Başar Esed’in ba...

Abone ol

Suriye’de 30 yıl arayla öğretmenlik yapan baba-kız, ülkelerindeki iç savaş nedeniyle aynı kaderi paylaştı.
1980 yılında Başar Esed’in babası Hafız Esed döneminde görüşlerinden dolayı 24 yıl cezaevinde yatan Arapça Öğretmeni Abdullah C. (58), hapisten çıktıktan sonra bir daha mesleğini icra edemedi. Abdullah C.’nin kızı İlkokul Öğretmeni Hansa C. de (32), Suriye’deki iç savaştan İzmir’e kaçarak mesleğini bırakmak zorunda kaldı. 30 yıl arayla aynı kaderi paylaşan baba-kız, 24 Kasım Öğretmenler Günü’nün buruk geçtiğini belirterek öğretmenlik mesleğini çok özlediklerini, en azından Arapça özel ders vermek istediklerini belirtti. Çocukları çok özlediklerini söyleyen Abdullah C. ve kızı Hansa C., hükümetten yardım istedi.

“MESLEĞİMİ ÇOK SEVİYORUM”
Görüşlerinden dolayı 24 yıl boyunca cezaevinde kaldığını ve büyük işkenceler gördüğünü söyleyen Abdullah C. şöyle konuştu: “Oradaki durum hiçbir şeye benzemez. Tudmur’daki bir çölde bulunan cezaevinde kaldım. Dayak hiç kesilmedi. Zulüm gece ve gündüz vardı. Değnek, demir boru ve taşlarla bize vururlardı. Hayatımız böyle sürdü. Kış olsun yaz olsun ayakkabı çorap giyemezdik. Kar üstüne yatırıp dayak atarlardı. Cezaevindeyken ailem beni 16 yıl sonra görebildi. Halep Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden mezunum. Beni mesleğime gönderin ya da vekil olarak öğretmenlik yapayım dedim ama mesleğime geri döndürmediler. Mesleğimi çok seviyorum ama elbet bir şey gelmiyor. Özel ders verebilirim ama yapamıyoruz. Hayatımız burada çok zor. Nizip’te bir ay imamlık yaptım elime birkaç kuruş para geçti onlarla geçiniyorum. Burada iş bulamazsam başka bir şehre gidebilirim.”

“ÇOCUKLARI ÖZLÜYORUM”
30 yıl arayla kızı ile aynı kaderi paylaştıklarını belirten Hasan C., sözlerini şöyle sürdürdü: “Kızımla aynı kaderi paylaştık. Burada inşallah öğretmenlik yapabiliriz. Ben 1980 yılında cezaevine girdim, mesleğime geri dönemedim. Şimdi de kızım buraya geldi mesleğini bıraktı aynı benim gibi. Bildiğim bir yol olsa Ankara’ya gidebilsem şimdi giderim Sayın Başbakan’la görüşmek isterim. Bizim işimizi çözmek gerekiyor. Hayatımız böyle sürdü. Çözüm olmalı. Vatandaşlık ya da ikametgah olursa bir şekilde hayat sürebiliriz.”
Dört yıl boyunca Suriye’de ilkokul öğretmenliği yapan ve ülkesindeki iç savaş nedeniyle mesleğini bırakmak zorunda kalan Hansa C. ise şöyle konuştu: “Suriye’de ilkokul öğretmenliği yaptım ama burada öğretmenlik yapamadım. Suriye’de savaş olunca her şeyi bırakıp buraya gelmek zorunda kaldık. Öğretmenlik yapmak istiyorum. Çocukları özlüyorum, her şeyi özlüyorum.”
(İHA)