3. köprüye karşı TEMA'nın açtığı davada bilirkişi raporunu açıkladı.
Abone olRaporda "Köprü etrafında yerleşim oluşmazsa çevreye abartıldığı kadar zarar vermez. Yapılmazsa daha büyük çevre kirliliği olur" denildi.
3. köprüye karşı 30'a yakın dava devam ediyor. Bu davalardan ikisi TEMA tarafından açılmıştı. TEMA'nın açtığı davalardan birinde, bilirkişi raporu çıktı.
Radikal'den Serkan Ocak'ın haberleştirdiği raporda şu bilgiler yer aldı:
7 kişilik bilirkişi heyetinin 6 üyesi yeni köprüye 'evet' dediği bilirkişi raporunda özellikle iki vurgu dikkat çekti: "Köprü etrafında yerleşimler oluşmazsa çevreye abartıldığı kadar zarar vermeyecek... Köprü yapılmazsa, sıkışan trafik nedeniyle meskun mahallerde daha büyük çevre kirliliği yaşanacak..."
Bilirkişi heyetinden sadece bir üye, köprünün bölgede kontrolsüz büyümeye neden olacağını belirterek hayır oyu kullandı.
TEMA Vakfı, 3. köprü projesi için hazırlanan 1/25 bin ölçekli İstanbul İli \ Kuzey Marmara Otoyolu Nâzım İmar Planı'nın iptali için 2011'de dava açtı. Dava için tayin edilen 7 kişilik bilirkişi heyeti Temmuz 2012'de keşif yaptı. Köprünün temeli 29 Mayıs'ta atıldı, bilirkişi raporu ise Temmuz 2013'te mahkemeye sunuldu. Raporda şu yorumlar yer aldı.
Etkilenecek alanlar çalı çayır: "Kuzey Marmara Otoyolu'ndan (KMO) etkilenecek arazinin kullanım türleri, çalı, çayır, kıraç toprak, su, sulak alan, tarım alanı, yaprak dökmeyen ağaç ve yerleşim alanlarıdır."
Raporun başka bir bölümünde etkilenecek alanlar şöyle sıralandı: "Ağaç yüzde 31, tarım alanı yüzde 28, çalı yüzde 19, yerleşim yüzde 6, yaprak döken ağaç yüzde 6, kıraç toprak yüzde 2."
Rapordaki verilere göre, projenin etkileyeceği alandaki orman varlığı yüzde 40. Bu da 6500 hektarlık alanın 2600 hektarı. Rapora göre İstanbul Ormanları'nın yüzde 1.1'i projeden etkilenecek. Bu bölüm Belgrad Ormanları'nı kapsıyor.
Raporun sonuç kısmında şöyle denildi: "Sık viyadük ve tünellerden oluşan KMO'nun doğal ortalama etkisinin düşürüleceği anlaşıldığından, doğal ortama zarar vereceği, çevre ve havza alanlarında kirliliğe neden olacağı yargısı, çevresinde D100 ve TEM benzeri yoğun bir yapılaşma olmamak kaydıyla abartılmış bir düşünce olduğu görülmüş..." "Mevcut ulaşım sistemi üzerindeki sıkışık trafiğin sebep olacağı çevresel kirliliğin akan trafiğe göre daha fazla olduğu, köprü yapımının engellenmesi durumunda kaçınılan yüksek orandaki çevresel kirliliğin insanların yaşadığı alanlarda daha fazla oluşacağı, bunun halk sağlığı yönünden de meskun alanlarda daha büyük çevresel ve sağlık problemine sebep olacağı görülmüş..."