BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,88
ALTIN 2.971,23
HABER /  GÜNCEL

2B Yasası yeniden geliyor

Orman Vasfını yitirmiş arazilerin satışını öngören 2B yasası, gündeme ilk geldiğinde ortalık karışmıştı. Epeydir rafa kaldırılan bu yasa, yeniden gündeme geliyor..

Abone ol

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Orman vasfını yitirmiş arazilerin satışını öngören 2B Yasası'nı yakın bir gelecek tekrar gündeme alarak, ''hem vatandaşın mesken sorununun çözümünü hem de orman vasfını kaybetmiş arazilerde sağlanacak kaynakla Hazine'nin payını almasını'' düşündüklerini söyledi. Şahin, Ömer Bolat başkanlığındaki Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) heyetini kabul etti. Şahin, kabulde gazetecilerin 2B Yasası ile ilgili sorusunu yanıtlarken, bu konunun bir anayasa değişikliği ile Meclis gündemine geldiğini ve bu konuda bir anayasa değişikliğinin yapıldığını, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından anayasa değişikliği ile ilgili kanun teklifinin bir kez daha görüşülmek üzere geri gönderildiğini hatırlattı. Bu konuda ''bir kafa ve kavram karışıklığı'' olduğunu kaydeden Şahin, şöyle devam etti: ''Hükümet olarak biz bunu çok iyi niyetle gündeme getirdiğimizde, kamuoyunu aydınlatma bakımından üzerimize düşeni tam yapamadık. Çünkü buralar orman değil, orman vasfını kaybetmiş, üstünde toplu yapılaşmalar bulunan yerlerdir. O bakımdan şu anda gelmiş olduğumuz noktada, kamuoyunun konuyu ilk gündeme geldiğinden biraz daha farklı değerlendirdiğini tespit ettik. Özellikle sivil toplum örgütlerinin konuyla ilgili açıklamaları bizim için önemli. Gerçekten böyle bir anayasa değişikliği ile hem vatandaşın mesken sorununu çözmüş oluyorsunuz hem de aslında kamunun olan bu arazilerin bedelini almak suretiyle Hazine ciddi bir kaynak elde etmiş oluyor. Türkiye'nin bu tür kaynaklara ihtiyacı var. Ekonomik çarkı ve borçlarımızı, borç alarak döndürebiliyoruz, Böylesine bir potansiyeli değerlendirmemek herhalde akıllıca bir iş olmaz.'' Yakın bir gelecekte bu konuyu tekrar gündeme alarak, yasalaştırmayı, ve bu sorunun hem vatandaşın mesken sorununun, hem de orman vasfını kaybetmiş olan bu arazilerde Hazine'nin payını almasını düşündüklerini anlatan Şahin, konunun, dünkü Bakanlar Kurulu'nda görüşülen konulardan biri olduğunu da vurguladı. Şahin, 2 yılı aşkın bir süredir Türkiye'nin siyasi istikrarı yakaladığını belirtirken, istikrarın bir güven ortamı meydana getirdiğini söyledi. Türkiye'nin birikmiş sorunları bulunduğunu ve bunları bir çırpıda halletmenin mümkün olmadığını kaydeden Şahin, makro ölçekte Türkiye ekonomisinde önemli iyileşmelerin olduğunu, ancak henüz çarşı pazara yansımadığı tespitinin doğru olduğunu kaydederek, ''Makro ölçekteki bu iyileşmelerin en alt noktalara, çarşı pazara intikali biraz zaman alacak'' dedi. Hükümet olarak ortaya koydukları hedefleri önemli ölçüde yakaladıklarını belirten Şahin. Türkiye'nin en önemli sorunun işsizlik olduğunu ve bu sorunun devletin kuruluşları istihdam alanı seçilerek, bu sorunun çözülemeyeceğini söyledi. Şahin, şöyle devam etti: ''Türkiye'nin, özel sektörün öncülüğünde kalkınacağına inanıyorum. Pazar ekonomisinin koşullarını yerine getirmek, sanayici ve işadamımızın önünü açmak, onların dünya ile rekabet edebilmesini sağlamak zorundayız. Bu konuda adımlar attık, ama atmamız gereken daha başka adımlar da var. Bunları da kısa zamanda atmanın kararlılığı içindeyiz. Türkiye, dünyada da dikkati çeken bir ülke haline geldi. Özellikle 17 Aralık'tan sonra Türkiye yatırım yapılabilecek bir ülke olarak görülmeye başlandı. Bu konuda hala tereddütler varsa ki vardır, bu tereddütleri de ortadan kaldırmak görevimizdir.'' MÜSİAD BAŞKANI Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ömer Bolat ise ülke ekonomisinde büyümenin sürdürülebilir ve yüksek oranda gerçekleşmesi, ihracattaki yüksek oranda artış, enflasyonun tek haneli rakamlara indirilmesi ve faizlerdeki nispi düşüşlerin genel anlamda olumlu perspektif ortaya koyduğunu belirtirken, kamu borç stoku ve cari açığın oluşturduğu hassasiyetin ise devam ettiğini söyledi ve şöyle konuştu: ''Biz reel sektör olarak, işsizliği azaltma noktasında lokomotif sektörler olarak inşaat, tekstil, hizmetler ve tarım gibi sektörlerde somut önerilerle geldik. Bu sektörlerin önü açıldığında 2005 yılında büyüme daha dengeli olacak, yüksek oranlı artışta devam ettirilebilecek, emek yoğun sektörler olması nedeniyle işsizliğin azaltılmasında etkili olacak, yerli girdi oranının yüksek olduğu sektörler olduğu için de ithalat üzerinde caydırıcı etki olacak ve böylece dış ticaret açığı ve cari açıktaki riskleri azaltabilecek. Özellikle ekonomideki gidişatta olumlu göstergeler, henüz küçük esnaf denilen çarşı pazara yansımadı. Bunun için özellikle bankaların kredi kartlarının taksitlendirilmesi uygulamasına sınır getirilmesi, kredi kartı vermede gelir baremine göre uygulamanın yapılması, günlük reponun kaldırılarak, aylık repoya dönülmesi gerekli.'' Borçlanma konusunda Hazine'nin manevra imkanını yükseltecek ve özellikle bono bileşik faizlerinin düşmesini sağlayacak enstrümanlar çıkarılması gereğine işaret eden Bolat, ''2B uygulaması konusunda, iş dünyası giderek bir fikir birliği içinde oldu. Sosyal konularda da, asayiş konusunda, kapkaç ve gasp çeteleri ile mücadeleye önem verilmesi gerektiğini düşünüyoruz'' dedi.