28 Şubat sürecinde, iktidara tehdit, dindarlara hakaretler yağdıranlar, bugün ya pişmanlık duyuyor, ya da konuşmaktan kaçıyor.
Abone ol28 Şubat darbesi sürecinde her gün medyada boy göstererek seçimle gelen iktidarı açıkça tehdit eden, dindar insanlara hakaretler yağdıran dönemin aktörleri köşe bucak kaçıyor.
Eski 28 Şubat aktörlerinden kimileri itiraf niteliğinde açıklamalarda bulunurken kimileri de sanki o dönem darbecileri destekleyenler kendileri değilmiş gibi demokratça konuştu..
ORG. KILINÇ: “BEN O ZAMAN YOKTUM”
28 Şubat döneminde MSB Müsteşarı ve daha sonra MGK Genel Sekreteri olan emekli Orgeneral Tuncer Kılınç geçen zaman içinde her şeyin tartışıldığını iddia ederek, “Bunun üzerine konuşulacak çok şeyin kaldığını düşünmüyorum. Herkes ne olmuş ne bitmiş öğrendi” dedi.
“Bugün 28 Şubat olsa tutumunuz nasıl olurdu?” sorusuna kaçamak cevap veren Kılınç, “Filmi döndürüp bir daha yaşayamazsın. Bugün belki o gün yanlış yapıldığı düşüncesinde olanların dersini almışlar gibi kanısı vardır. Ben tabii o dönemin biraz dışında bir insandım. Başka bir görevde olduğum için Silahlı Kuvvetler içinde değildim. Dolayısıyla bir şey söyleyemiyorum” şeklinde konuştu.
Hatırlanacağı üzere Tuncer Kılınç MGK’daki görevinin ardından 28 Şubatçı tutumunu sürdürmüş, “Başörtülü olduğu için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eşi Hayrünnisa Gül ile aynı karede yer almasının söz konusu olmadığını” söylemişti.
ÇELEBİ: “DARBEYİ KESİNLİKLE KABUL EDEMEYİZ”
Dönemin “Beşli Çetesi” olarak adlandırılan meslek örgütlerinden Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Süleyman Çelebi ise, sadece 28 Şubat’a değil, bütün darbelere karşı olduğunu ifade etti. 28 Şubat’ın siyasete yapılmış bir darbe olduğunu kaydeden Çelebi, “Üzerinden ne kadar zaman geçtiği önemli değil. O günden bu güne değişen bir şey yok. Demokrasiye yapılmış darbeyi kesinlikle kabul edemeyiz” diye konuştu.
İŞÇİLER ŞİMDİ AKLINA GELDİ
28 Şubat’taki rolünü unutarak işçi savunuculuğu da yapan Çelebi, “Birçok işçimiz 28 Şubat ve benzeri darbelerde işsiz kaldı. Halen bunun sıkıntısını yaşıyoruz. Demokrasiye müdahale edenler bu millete hesap vermeli” şeklinde konuştu. Bilindiği gibi; 28 Şubat MGK toplantısı öncesi, aralarında DİSK’in de bulunduğu “beşli çete” diye tabir edilen sendika ve meslek örgütleri hükümete karşı, “Laiklik ve Demokrasi sahipsiz değil” bildirisi dağıtmışlardı.
ÖZBEK SUS-PUS
28 Şubat döneminin en aşırı paşalarından olan ve dönemin Başbakanı Erbakan’a açıkça küfürler savuran dönemin Erzurum Jandarma Bölge komutanı emekli Tuğgeneral Osman Özbek ise, sorularımıza cevap vermek istemedi. Özbek, 28 Şubat sürecinde askeri personelin evlilik cüzdanlarında başörtülü arıyor, kameralar önünde ‘p.venk’ diye hakaret ediyordu.
KONUŞMAKTAN KAÇINDILAR
1997’deki 28 Şubat sürecinde aktif olan ve1995 seçimlerinden sonraki bütün koalisyon hükümetlerinin kurulmasında ve bozulmasında etkin rol oynayan Yalım Erez, 28 Şubat sürecinde Sincan’da tankları yürüten komutanlardan Erol Özkasnak, yine bu süreçte Refah Partisi’ne ve sonra Fazilet Partisi’ne kapatma davası açan Vural Savaş, dönemin diğer aktörlerinden İsmet Sezgin ve Hüsamettin Cindoruk da konuşmak istemediler.
5’Lİ ÇETECİLER BİN PİŞMAN
5’li çeteden DİSK’in o dönemki başkanlarından Rıdvan Budak ile dönemin TİSK Başkanı Refik Baydur ise 28 Şubat’ta postmodern darbeye verdikleri destekten dolayı şimdi bin pişman.