28 Şubat’ın kulağı koptu

28 Şubat sürecinde patlak veren “tele-kulak skandalı” ile ilgili davada İçişleri Bakanlığı tazminat ödemeye mahkum oldu.

Mazlumder’in kurucu başkanlarından eski Danışma Meclisi üyesi Mehmet Pamak, “telefon konuşmalarının herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın dinlenilmesi” nedeniyle İçişleri Bakanlığı aleyhinde açtığı tazminat davasını kazandı. Ankara 3. İdare Mahkemesi “esas no: 2002/208, karar no: 2002/975” olan kararında, 2709 sayılı Anayasa’nın 22. maddesinde “Herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır. Kanunun açıkça gösterdiği hallerde usulüne göre verilmiş hakim kararı olmadıkça, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunda yetkili kılınan merciinin emri bulunmadıkça; haberleşme engellenemez ve gizliliğine dokunulamaz…” kuralına yer verildiği hatırlatılıyor. İdarenin “kamu hizmetinin yürütülmesi sırasında Anayasa’yla güvence altına alınan kişi hak ve özgürlüklerinin zedelenmemesi için gerekli her türlü önlemi almakla” görevli olduğuna dikkat çekilen kararda şu ifadelere de yer veriliyor: “Yürütülen kamu hizmetinin devletin güvenliği ve varlığıyla ilgili olması Anayasal güvence altındaki temel hak ve özgürlüklerin gözardı edilmesini haklı göstermez. Bir kamu hizmetinin yürütülmesi sırasında, hukuk kurallarının uygulanması dışında, kişi haklarının zedelenmiş olması hizmeti yürüten idarenin ağır hizmet kusuru işlediğini gösterir.” Mahkeme kararında; “idarenin ağır hizmet kusuru bulunduğunun açık olduğu” belirtilerek, şöyle deniliyor: “…davacının uğradığı manevi zararın, olayda ağır hizmet kusuru bulunan davalı, idarece manevi tazminatın da göz önünde alınmak suretiyle tazmin edilmesi gerekmektedir.” SONUÇ: 4 MİLYAR TL MANEVİ TAZMİNAT 3. İdare Mahkemesi kararının sonuç bölümünde ise, şu ifadelere yer veriyor: “Davada, hukuk kuralları gözardı edilerek davacıya ait telefon konuşmalarının dinlenmesi ve bu durumun basında yer alması, davacı hakkında gerek çevresinde, gerekse kamuoyunda şüphe ve tereddütler doğmasına neden olduğundan, hakları zedelenen davacının durumu ve idarenin olaydaki ağır hizmet kusuru da dikkate alınarak uğranılan manevi zararın kısmen de olsa giderilmesi amacıyla takriben 4 milyar TL manevi tazminatın ödenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.” VAKİT