İngiltere gazetelerinde bu sabah; Mısır'daki isyan dalgası, Hollande'ın kamulaştırma restine Boris Johson'ın tavrı, Filistinli yetkililerin Batı'ya uyarıları, İngiltere'de aşırı alkol tüketimine karşı yeni hükümet planı.
Abone olMısır’daki hükümet karşıtı protestolar İngiliz gazetelerinin bu sabah öne çıkardığı haberler arasında.
Guardian’ın Mısır’daki muhabiri Abdel-Rahman Hüseyin haberinde gösterilere katılanların görüşlerine yer vermiş.
Tahrir Meydanı'ndan gözlemler
Gazeteye görüş bildiren isimlerden Mısırlı Devrimci Sosyalistler hareketinden Haytham Muhammeddin, Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi için “Geri adım atmalı. Ona ne yapması gerektiğini devrim ve sokaklar söyleyecek. Devrime engel olursa Mübarek’le aynı kaderi paylaşacak” yorumunda bulunmuş.
Mısır Doktorlar Sendikası’ndan Ahmed Bakr’sa “Devrimi kendine mal etti. Daha kötüsü bunu devrim adına yaptı. Bu çok önemli bir dönem. Eğer genelgesini kabullenirsek devrim biter” diye konuşmuş.
Ulusal Adalet ve Demokrasi Cephesi’nden Rami Ghanem “İki yıldır yapmayı başaramadığımızı Mursi genelgesiyle yaptı, bizi biraraya getirdi” diye görüş bildirmiş.
2011’deki Tahrir eylemlerini de izlemiş bir gazeteci olan Times yazarı Martin Fletcher ise Kahire’den bir analiz kaleme almış ve bugünlerdeki atmosferi 2011’deki atmosferle karşılaştırmış.
Fletcher şunları yazıyor: “Coşku yerini keskinlik, öfke ve ihanete uğramışlık duygusuna bırakmış. Genç protestocular polise taş atarken polis de onlara biber gazıyla karşılık veriyor. Cinsel taciz yaygın. Düşman bu kez Mübarek değil devrime katılmış olan Müslüman Kardeşler. Mübarek’in eski yandaşları bile protestolara katıldılar. Muhalefet bu kez İslami hükümetin kadınlar ve azınlıklarla ilgili haklarla laikliği ayaklar altına almasından korkan grupların bir karışımı. Bu geçen sene rejime karşı çıkan halk değil. Bu halka karşı halk. İslamcı olmayanlar İslamcılara karşı.”
Independent’ın Kahire’deki muhabiri Alastair Beach de haberinde çeşitli görüşlere yer vermiş. Beach’in görüşünü aldığı isimlerden Eşitlik ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Taiser Fehmi “Hüsnü Mübarek yozlaşmıştı ama Muhammed Mursi Müslüman Kardeşler’e ait, Mısır’a değil” yorumunda bulunmuş.
Filistinli yetkililerden Batı'ya uyarı
Guardian, Filistinliler’in BM’deki üye olmayan gözlemci devlet statüsü başvurusuyla ilgili haberinde Filistinli yetkililerin bir uyarısına yer veriyor.
Habere göre Filistinli yetkililer Batı dünyasına, ‘Perşembe günü Filistin’in üye olmayan gözlemci devlet statüsünü tanımazsanız İsrail’e karşı Hamas’ın silahlı mücadelesi daha da güçlenir’ uyarısında bulunuyor.
New York’taki toplantıya katılacak Filistinli yetkililerden Nabil Shaath New York’a hareket etmeden önce Guardian’a bir demeç vermiş.
Shaath şunları söylemiş: “Dünya şunu görmeli ki, eğer statükoyu sürdürürseniz kan akıtılması dışında hiçbir şey elde etmezsiniz. Gazze’den çıkarılacak ders budur. Bundan birkaç gün önce Clinton Gazze’de, Filistin meselesinin dikkat çekmesinin uzun zaman alacağını söyledi. Bu, sadece şiddet kullandığımızda dikkat çekebiliriz anlamına mı geliyor? Bu oylamada başarılı olursak insanlar şiddetsizliğin çözüm ürettiğini hissedecek. Eğer olmazsa tam tersi bir sonuca ulaşacaklar.”
Hollande'a Johnson tepkisi
Financial Times ana sayfa manşetine Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande’’ın küresel çelik devi ArcelorMittal şirketini kamulaştırmayla tehdit etmesini taşıyor.
Şirket 1 Ekim’de yaptığı açıklamayla Fransa’nın kuzeydoğunsundaki Lorraine bölgesinde yer alan ve 600 kişinin çalıştığı Florange tesislerindeki fırınları kapatacağını duyurmuştu. Hollande’sa dün şirketin bu adımıyla işten çıkarmalara gitmesi durumunda kamulaştırma ihtimaliyle karşı karşıya kalacağını belirtti.
Gazete haberinde, Londra Belediye Başkanı Boris Johnson’ın Hindistan ziyareti sırasında konuyla ilgili yaptığı açıklamayı da aktarıyor.
Johnson, Hollande’ın bu çıkışıyla dalga geçmiş ve yatırımcıları İngiltere’ye çağırmış. Gazete Johnson’ın açıklamasında Fransızca konuşarak ‘Venez a Londres mes amis’ yani ‘Londra’ya gelin dostlarım’ dediğini aktarıyor.
Aşırı alkol tüketimine karşı önlemler
Times gazetesi İngiltere hükümetinin ülkede aşırı alkol tüketiminin önüne geçmek adına uygulamaya koyacağı yeni planına ana sayfa manşetine taşıyor.
Habere göre plan kapsamında artık süpermarketlerin içki reyonlarında bir alana bir bedava türü satış kampanyası yasaklanacak.
Ayrıca içki türlerine göre farklı olmak üzere birim başına minimum fiyat uygulaması da getirilecek.
Buna göre en ucuz kutu bira 1.12 Sterlin en ucuz şarap şişesiyse 4.40 Sterlin olacak.
Times, planın kabinede bölünmeye yol açtığını da aktarıyor.
Gazete, içki firmalarının bu planı Avrupa Birliği serbest ticaret anlaşmalarına aykırı bulduğunu, doktorlarınsa sonuna kadar desteklediğini yazıyor.