BIST 9.961
DOLAR 35,32
EURO 36,35
ALTIN 3.021,16

23 Nisan çocukları öldürme günü!

Atatürk'ün kendisine armağan ettiği bayramını kutlayabilirdi  o da... Tören alanlarında bayrak sallamak yerine, polise taş sallıyordu o çocuk. 

Ufacık bir elin fırlattığı bir taş işte...

Öldürür mü? 

Belki de!

Peki o çocuk taş attı diye, öldürülesiye dövülmesi mi gerekiyordu?

İzlediniz mi televizyondan? Çocuğun boyu kadar bir silahla, atılan taşların "intikamını alan" polisin 'canavarlığını' gördünüz mü? Nasıl vuruyordu o küçük bedene!

Bir zafer kazandı!

Yıktı yere o çocuğu... Arkadaşı geldi sonra... Başına, gözüne, sırtına, tüm bedenine inen tüfek darbeleriyle yere yığılan çocuğu görünce yapması gerekeni yapmadı. Şefkatten uzaktı o da arkadaşı gibi, o çocuğu kucağına alıp hastaneye yetiştirmedi. Öylece bıraktı çocuğu. Kendi haline. Ölüme terketti bir başka deyişle...

Ankara'da, İstanbul'da, İzmir'de, hatta Hakkari'nin merkezinde yerde yatan çocuğun akranları bayram yaparken, o ölümle pençeleşiyordu.

Herkes için 23 Nisan bir bayram günüydü...

Onun için öldürülesiye dövülme günü!

Onu yakalayıp, silahıyla kafasını gözünü yaran polis için ise, 23 Nisan "zafer günü"ydü...

------------------

İşte o görüntüler;