Fransa seçimlerinde ilk tur sonuçlarının anlamı, İngiliz istihbaratı Kaddafi rejimiyle işbirliği nedeniyle mercek altında, Suriyeli muhaliflerin derin ideolojik ayrışması ve Bahreyn Grand Prix'inde Vettel'in yanısıra muhalifler de kazandı.
Abone olFinancial Times, Fransa'da dün yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunun sonuçlarını manşetine taşımış:
''İlk raundu Hollande kazandı'' diyor gazete.
Aslında gazetelerin büyük bölümünün manşeti Fransa.
Times, eşi Carla Bruni'yle bir fotoğrafını yayınladığı Sarkozy için ''yenilgiyle karşı karşıya'' başlığını kullanmış.
Independent, ''Gözler Hollande'da, Sarkozy uçurumun eşiğinde'' diyor.
Guardian'ın manşetinde de, yine Fransız seçimleri var; ama fotoğraf Marine Le Pen'in.
Aşırı sağ Ulusal Cephe'nin liderinin yüzde 20'ye yakın oy aldığını kaydeden gazete, bu sonucun Marine Le Pen'in babası Jean-Marie Le Pen'in 2002'de aldığı oydan fazla olduğuna, böylece aşırı sağ partinin kendini Fransa'daki sağ siyasetin odağına yerleştirdiğine dikkat çekiyor.
Guardian, başyazısında ele aldığı seçim sonuçlarını ''sol için buruk sevinç'' olarak niteliyor.
Gazete ikinci turda bir mucizeye ihtiyacı olacağına dikkat çektiği Cumhurbaşkanı Sarkozy'nin ''aşırı sağ ve merkez sağ'' adayların seçmenlerinin oyları için ek çaba göstermesi gerekeceğinin altını çiziyor.
Le Pen'in başarısının Sarkozy'ye yönelmeyeceğini, aşırı sağcı liderin aşırılık yanlısı olarak görülen partisini popülist bir harekete dönüştürmeyi başardığını, şimdi bu desteği haziranda yapılacak genel seçimlerde hatırı sayılır bir parlamento grubuna dönüştürme çabası içinde olacağını vurguluyor Guardian.
Gazete, Sosyalist kamp açısından ise, Hollande'ın sol dalgayı arkasına aldığını ve sol adayların 1988'den bu yana en yüksek oy oranına, yüzde 48'e ulaştığına dikkat çekerek özetle şu noktaların altını çiziyor:
''Bu seçimler kişiliği Fransızları bıktıran bir cumhurbaşkanının kişisel yenilgisinden daha fazlası aslında. Sosyal adalet, bankacılık krizinden hesap sorulması ve 10 yıldır uygulanan kemer sıkma önlemlerine karşı alternatif arayışıydı. Buradaki mesaj biraz da karışık. AB yanlısı seçmen, karşıtlarının iki katı hala. Bu bile başlı başına Almanya lideri Merkel için moral verici olabilir. Fransızlar, Avrupa'nın yön değiştirmesini istiyor, projenin çökmesini değil.''
İngiliz istihbaratı mercek altında
Independent, İngiliz istihbarat servislerinin Libya'nın devrik rejimiyle insan hakları ihlalleriyle sonuçlanan bazı vakalarda işbirliği yaptığı iddialarının parlamento tarafından soruşturulacağını yazıyor bu sabah.
Kaddafi rejiminin eski muhaliflerinden, şimdi ülkede yönetimin önde gelen isimlerinden Abdülhakim Belhaj, 2004'te Amerikan istihbarat servisi CIA tarafından Libya'ya götürülmesinde İngilizlerin de rolü olduğunu öne sürüyordu. Kaddafi'nin istihbarat karargahından elde edilen belgelerde, Belhaj'ın naklinde eski dışişleri bakanlarından Jack Straw'un izni olduğu izlenimi veren ayrıntılar var.
Bir diğer iddia da, Straw'un halefi Margaret Beckett'in dışişleri bakanlığı döneminde Kaddafi istihbaratıyla İngiliz istihbaratının İngiltere'deki Libyalı rejim muhaliflerine ''ya muhbir olmaları ya da ülkelerine dönmeleri'' şantajı yaptıkları yönünde.
Independent, işbirliğinin boyutlarının ve niteliğinin tespit edilmesi için polisin yürütmekte olduğundan daha kapsamlı bir soruşturma çağrılarına destek vererek şöyle devam ediyor:
''Böyle bir soruşturmanın İngiliz istihbaratının Libyalı muhataplarıyla çirkin pazarlıklara bakanların onayıyla girip girmediklerini tespit etmesi gerekir. Eğer onay almamışlarsa, yeniden yapılandırılmaları şart. Ama eğer onay alarak yapmışlarsa o zaman Jack Straw'un sadece içlerinden biri olduğu bazı eski bakanların cezai soruşturmayla karşı karşıya kalmaları gerekir.''
Suriye muhalefetinde derin ayrılıklar
Daily Telegraph, Suriyeli muhalif Suriye Ulusal Konseyi'nin içinde derin ayrılıklar yaşandığını, bunun da Esad rejiminin devrilmesini zorlaştırdığını kaydediyor.
Konseyin lideri Burhan Ghalioun'un elektronik posta yazışmalarının rejim yanlısı internet korsanları tarafından ele geçirildiğini kaydeden gazete, Lübnan basınında yer alan haberlere atfen, Müslüman Kardeşler'in ağırlığını oluşturduğu örgütte özellikle İsrail ve Kürtler konusunda uzlaşmazlıklar bulunduğunu aktarıyor.
Aralarında Türkiye, ABD, İngiltere, Fransa ve Körfez ülkelerinin de bulunduğu ''Suriye halkının dostları'' grubu konseyi, Suriye halkının meşru temsilcisi ilan etmiş, ama sürgündeki meşru hükümet olarak tanımamıştı.
İngiltere'de yeni kesinti planları
Daily Telegraph'ın manşetinde ise Cameron hükümetinin yeni kesinti planları var. Hazine, Euro'nun geleceğine ilişkin kaygılar nedeniyle 16 milyar sterlin, 20 milyar euro civarında bir tasarruf yapılması gerekebileceği sonucuna varmış.
Bunun için de her bakanlıktan bütçelerinden yüzde 5'lik bir tasarrufu rezerv olarak bir kenarda tutmaları istenecek.
'Formula 1'de zafer protestocuların'
Bahreyn'de haftasonu yapılan Formula 1 yarışları da gazetelerde geniş irdelenen başlıklardan.
Guardian, ''bir zafer Vettel için bir zafer da protestocular için'' diyor.
Yarışı Red Bull sürücüsü, geçen sezonun şampiyonu Alman sürücü önde bitirdi.
Gazete haftaboyunca süren tartışmalar nedeniyle Bahreyn'de muhaliflerin yaşadıkları sorunların ve taleplerinin uluslararası kamuoyunun gündemine taşındığına dikkat çekerek, Brookings Doha Merkezi'nden Shadi Hamid'in ''Bahreyn rejimi için Formula 1 yarışı, dev, neredeyse utanç verici bir başarısızlıktı, muhalefet için ise tanrının bir lütfu'' görüşlerine ver veriliyor.