BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL

21 Şubat 2013 Basın Özeti

İngiltere gazetelerinde; 'Batı'nın isyancıları silahsızlandırmakta gönülsüz davranması Suriye'deki kaosu derinleştiriyor', 'Irak'In işgali doğruydu' ve İngiltere Başbakanı Amritsar katliamı için 'utanç verici' dedi ama özür dilemedi.

Abone ol

Financial Times yazarı David Gardner, Batı'nın Suriyeli muhalifleri silahsızlandırmada gönülsüz davranmasının Suriye'deki kaosu daha da büyüttüğünü yazıyor.

Yazıda özetle şöyle deniyor:

"Geçen sonbaharda Suriye'deki dağınık muhalefetin Ulusal Koalisyon çatısı altında birleşmesiyle bu oluşumu Suriye halkının meşru temsilcisi olarak tanıyan 100'den fazla ülkenin, Esad rejimini devirmesi için muhalefete daha fazla yardım edeceği umulmuştu. Aksine Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği, Batılı hedeflere yönelebileceği endişesiyle isyancılara Suriye ordusunun askeri üstünlüğünü köreltecek tanksavar ve uçaksavarları vermekte gönülsüz davranıyor."

"Amerikan Başkanı Barack Obama güvenlik ve dış politika danışmanlarının tavsiyesine rağmen isyancıları silahladırmama kararı aldı. İngiltere de bu hafta isyancıların silahlandırılması konusunda Avrupalı müttefiklerini ikna edemedi. Başlangıçta İngitere'nin yanında yer alan Fransa, sonradan geri çekildi. Obama, Libya'da Batı'nın desteğiyle Kaddafi'nin devrilmesinden sonra Amerikan elçisinin öldürülmesi, Fransa da Libyalı isyancılara verdikleri silahların, şu anda Mali'de savaştıkları radikal İslamcıların eline geçmesi nedeniyle böyle yapmış olabilir."

"Ama Suriye parçalanıyor. Suriye yakında en büyüğü Esad'ınki olmak üzere silahlı çetelerin, yapmacı cihat yanlılarının ve savaş beylerinin hakimiyetindeki toprak parçalarına dönüşebilir ve Suriye Sünniler ve Şiiler arasındaki savaşın cephesi haline gelebilir."

'Irak'ın işgali doğruydu'


Times yazarı David Aaronovitch, "Şimdi Irak'ı işgal etmenin neden doğru olduğunu anlıyoruz" başlıklı yazısında "Savaşın başlamasından 10 yıl sonra Irak daha güvenli ve daha demokratik. Bunun alternatifi dopingli bir Suriye olurdu" diyor.

Yazar şöyle devam ediyor:

"180 bin Iraklının öldüğü bu savaşta Amerika Saddam Hüseyin'i devirerek gücünü gösterdi. Ama Irak yönetimlerinin beceriksizliği, Bush yönetimindeki iç kavgalar ve Ebu Gureyb hapishanesindeki skandal Amerika'nın imajına büyük zarar verdi. İşgalin elle tutulamayan bedelleri de oldu. Batı Irak'tan sonra sınırlı müdahale olasılığı karşısında bile ürkekleşti. Irak bizi yordu. Ama tarihçiler Irak'ı yargılarken istasistikleri olmayan gerçekleri de değerlendirmek zorundalar. İşgal olmasaydı daha mı iyi olacaktı?"

"Saddam Hüseyin 1980'de İran'ı işgal etti 400 bin kişi öldü. 80'lerde 100 bin Kürdü öldürdü. 1990'da Kuveyt'i işgal etti. 1991'deki Şii ayaklanmasını bastırırken 50 bin kişi öldü. İşgal olmasaydı Saddam Hüseyin iktidarda kalır mıydı. Savaş karşıtlarına göre Arap Baharı'nda o da giderdi. Suriye'ye bakıyorum. Saddam'ın hafif versiyonu Esad halkına zulmediyor ve Irak'tan çok daha küçük olan bu ülkede 70 bin kişi öldü. Muhalefet yardım alamayınca bizim yarattığımız boşluğu cihat yanlıları dolduruyor. Eğer Saddam iktidarda kalsaydı, onun iç savaşı Suriye'ninkinden çok daha büyük olurdu ve Irak'taki yangın tüm bölgeyi sarardı."

'İngiltere Başbakanı katliam için özür dilemedi'


Guardian gazetesi, İngiltere Başbakanı David Cameron'un Hindistan ziyareti sırasında, Amritsar katlilamı için özür dilemediğini aktarıyor. Gazeteye göre Cameron dün, 1919'da İngiliz komutanın emriyle 379 masum sivilin öldürüldüğü katliam bölgesini ziyaret etti. İngiltere Başbakanı, Hindistan bağımsızlık hareketini güçlendiren bu katliamı "utanç verici bir olay" olarak nitelemesine ve başsağlığı dilemesine karşın özür dilemeyi reddetti. Cameron, "Ben doğmadan 40 yıl önce olan bir olaydan bahsediyoruz. Zamanında Winston Churchill bunu korkunç bir olay olarak niteledi ve hükümet kınadı. Yapılması gereken tarihe gidip özür dilenecek şeyler arayıp bulmak değil, olanları kabul etmek, hatırlamak saygı ve anlayış göstermektir" dedi.

Cameron açıklamasında hatalara rağmen eski İngiliz imparatorluğuyla gurur duyduğunu söyledi.

Gazeteye göre katliamda yakınlarını kaybedenler ve İngiltere'nin resmi özür dileyeceği beklentisinde olanlar Cameron'un bu açıklamasıyla düş kırıklığına uğradı. Katliamda büyük babası ölen bir Hintli "Adalet için 94 yıldır bekliyoruz. İngiltere Başbakanı utanç verici dediği bir şey için neden özür dilemiyor" dedi.

Ancak bazı Hintliler de, İngiltere Başbakanı'nın katliam anıtı ziyaret edip anı defterini imzalamasının özürden daha değerli olduğunu söyledi. İngiltere Kraliçesi Hindistan ziyareti sırasında katliamı gönderme yaparak "geçmişin üzücü olayları ifadesini" kullanmıştı.