BIST 9.636
DOLAR 34,65
EURO 36,36
ALTIN 2.929,18
HABER /  GÜNCEL

2006 Türkiyesi umut saçacak...

Kamu kesimi borçlanma gereğinin yüzde 10'un üzerindeki seviyelerinden 2006 yılına gelindiğinde yüzde 2.5'lara inecek.

Abone ol

Avrupa Birliği'ne (AB) gönderilecek Katılım Öncesi Ekonomik Program (KÖEP) hazırlıkları sürerken, Programa konacak ve 2004-2006 yıllarını kapsayacak makro ekonomik çerçeve de şekillenmeye başladı. 2006 yılına kadar genel devlet (KİT'ler hariç kamu) harcamaların artmaması ve önümüzdeki 3 yıllık dönem sonunda yaklaşık 1 puan düşerek yüzde 35'e gerilemesi bekleniyor. Faiz dışı harcamalar içinde, yatırım harcamalarının payında artış beklenirken, transfer harcamalarında ise düşüş öngörülüyor. KAMU KESİMİ BORÇLANMA GEREĞİ Şu anda yüzde 10'nun üzerinde bulunan kamu kesimi borçlanma gereğinin ise 2006 yılına gelindiğinde yüzde 2.5 seviyesine düşmesi hedefleniyor. Buradaki temel düşüşün, faiz ödemelerinin yükündeki azalmadan kaynaklanması planlanıyor. Ekonomideki risk priminin azalarak reel faizlerin düşmesi ve faiz dışı fazla verilmeyi devam edilmesiyle borç stokunun azalmasının faiz yükünde de azalmaya neden olması öngörülüyor. VERGİLERDE ARTIŞ YOK 2004-2006 döneminde vergilerde bir artış öngörülmüyor. Bu dönem için ortaya konulan veriler, bu yıl olan bazı ek vergilerin 2004-2006 yıllarında olmayacağı öngörüsüne göre oluşturuldu. Vergi yükünün bu yıla göre 2004 yılında düşmesi ve 2006 yılına kadar aynı kalması planlanıyor. Ekonomi yönetimi, vergilerde bir oran indirimi olabileceğini belirtirken, bunun ise gelir idaresinin performansı ve kayıtdışı ekonominin azalmasına paralel olacağına işaret ediyor. Öngörülere göre, bu yıl yüzde 26.7 seviyesinde olan vergi yükünün yüzde 25.2'ler seviyesine çekilmesi hedefleniyor. 2004-2006 döneminde sosyal güvenlik kuruluşlarının prim tahsilatında, yükü artırmamakla birlikte, prim gelirlerinin artırılması bekleniyor. FAİZ DIŞI FAZLA HEDEFİ Uluslararası Para Fonu (IMF) olsa da olmasa da 2006 yılına kadar faiz dışı fazla hedefinin korunması konusundaki kararlılığı yineleyen ekonomi yönetimi, faiz dışı fazlanın (özelleştirme dahil) yüzde 7'ler seviyesinde tutulmasını hedefliyor.