2003 enflasyon hedefi yüzde 20

Devlet Bakanı Ali Babacan 2003 yılı enflasyon hedefinin yüzde 20 olduğunu ve bunun tutturulacağına inandığını söyledi.

Devlet Bakanı Ali Babacan, 2003 yılı enflasyon hedefinin yüzde 20 olduğunu, ilk üç aylık tüm olumsuzluklara rağmen yılsonu enflasyon hedefinin halen tutturulabilir olduğuna inandığını söyledi. Babacan, ''AB Üyeliğine Doğru Türkiye'' konulu uluslararası konferansta yaptığı konuşmada, enflasyona ilişkin olarak yaz aylarında hem tarım ürünlerinde, hem de petrol fiyatlarında düşüş olabileceğini belirterek, ''sıfır enflasyon, eksi enflasyon görme ihtimal dahilindedir'' dedi. Ali Babacan, enflasyonla mücadelenin tutarlı büyüme için önemine dikkat çekti. Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan, doğrudan yabancı yatırımı çok önemsediklerini bildirerek, ''Türkiye, maalesef, GSMH'sine bakın, ithalat, ihracat rakamlarına bakın, tüm bu ekonomik büyüklüklerine göre cezbedebilmiş olduğu doğrudan yabancı sermaye çok çok düşük'' dedi. Babacan, Bilkent Otel'de düzenlenen ''AB Üyeliğine Doğru Türkiye'' konulu uluslararası konferansta yaptığı konuşmada, doğrudan yabancı yatırımın önemine dikkat çekti. Ali Babacan, özellikle Avrupa Birliği (AB) sürecine giren ülkelere yönelik yoğun bir doğrudan yabancı yatırım gözlediğini, bu ülkelerden İspanya'ya, Portekiz'e bakıldığında ya da son dönemde Doğu Avrupa ülkelerine bakıldığında çok yoğun bir sermaye akışının söz konusu olduğunun görüleceğini kaydetti. Ali Babacan, ''fakat Türkiye'nin GSMH'sine bakın, ithalat, ihracat rakamlarına bakın, tüm bu ekonomik büyüklüklerine göre cezbedebilmiş olduğu doğrudan yabancı sermaye çok çok düşük'' diye konuştu. ''TÜRKİYE ÇOK BÜYÜK POTANSİYELİ OLAN BİR ÜLKE'' Nüfus sorunu nedeniyle gittikçe büyük problem olmaya başlayan Avrupa Birliği için Türkiye'nin tabii kaynakları ve özellikle genç nüfus yapısı ile çok büyük potansiyeli olan bir ülke olduğunu bildiren Babacan, şunları söyledi: ''Biz önümüzdeki dönemde AB başta olmak üzere yabancı ülkelerden yatırım çekebilmek için çok önemli adımlar atacağız. Şimdiden atmaya başladık. Biz istiyoruz ki Türk işadamları gidip başka ülkelerde iş aramasınlar, kendi ülkelerinde aileleri ile beraber mutlu bir şekilde yaşasınlar. Fakat çalıştıkları firmalar belki yabancı firmalar olabilir çok önemli değil. İnsanların iyi bir işi olduğu sürece, iyi bir geliri olduğu sürece, çalışma ortamı düzgün olduğu sürece, çalıştığı firmanın patronu yabancı olmuş, yerli olmuş çok da önemli değil. Biz inanıyoruz ki Türkiye'nin en büyük sosyal problemi işsizliktir. İstihdamın Türkiye'de mutlaka artırılması gerekiyor. Doğrudan yabancı sermaye istihdamın artırılması konusunda işsizlik çok önemsediğimiz bir olay ve mutlaka hem bürokratik engelleri kaldıracak, hem gerekli teşvikleri sağlayarak yabancı sermayeyi Türkiye'ye cezbetmeye çalışacağız. Bu konuda bir promosyon ajansı kurulmasına başladık. Yasa tasarısı hazırladık. Şu anda Başbakanlığa sevkedildi. Bu da yine yabancı sermaye cezbetmiş ülkelere baktığımızda çok önemli fonksiyonu olan bir kuruluş ve Türkiye'de de bunun kurulması için startı verdik. Babacan, tüm bu çabalarımız sayesinde tam üyelik müzakerelere başladığımızda hem mevzuat, hem de uygulamalarımız açısından siyasi kriterleri sağlamanın yanı sıra ekonomik kriterler açısından da oldukça avantajlı bir durumda bulunmak istediklerini söyledi.