200 milyon dolardan kapı açılan şirket, TMSF tarafından el konulmasının ardından, ihale yoluyla Mey İçki'ye 65 milyon dolara satıldı.
Abone olALTAYLI – SEMERCİ POLEMİĞİ SÜRÜYOR
Fatih Altaylı, Burgaz Rakı Yönetiminin yeniden Garipoğlı Ailesine verilmemesi için çok ağır bir makale yazmıştı. Öyle ki, Cem Garipoğlu’nun bile Münevver Karabulut cinayetini işlemek için Hayyam Garipoğlu tarafından yetiştirildiği gibi hiçbir aklın ve vicdanın kabul edemeyeceği bir suçlama bile vardı.
O yazı üzerine bu kez yine aynı gazetede Yavuz Semerci iki makale yazdı.
Makalelerde Hayyam Garipoğlu’na yönelik tek bir cümlelik bile savunma olmadığı halde Fatih Altaylı bugün cevaben yazdığı yeni makalede arkadaşını Garipoğlu ailesini savunmakla suçluyor, Burgaz Rakı yönetiminin şirketin halen sahibi olan Hayam Garipoğlu’na verilmemesi gerektiğini belirtiyor ve yazısının başlığında şöyle soruyordu:
“Vergi kaçakçısı ödüllendirilir mi?”
Dün bu iki arkadaşın atışmasını gündeme getirdiğimiz için olsa gerek Burgaz Rakı yönetiminden (eski yönetim) bir mail aldık…
BURGAZ, 426 TRİLYON VERGİ ÖDEMİŞ
Mail’de, Fatih Altaylı’nın “doğru söylemediği” belirtiliyor, şirketin kendi yönetimlerinde olduğu 2008 yılında 26 trilyon KDV, 151 trilyon ise ÖTV ödendiği, 2009 yılında ise bu rakamların KDV’de 43 trilyon, ÖTV’de ise 206 trilyon liraya yükseldiği belirtiliyordu…
Yanıltılabileceğimizi düşünerek Lüleburgaz Vergi Dairesinden sorduk rakamları…
Vergi Dairesi yetkilisi az sonra aramamız gerektiğini söyledi…
Bir süre sonra yeniden aradık ve bize mail ile yollanan rakamların doğru olduğunun teyidini aldık…
Oysa Fatih Altaylı, Burgaz Rakı’nın hiç vergi ödemediğini iddia ediyordu…
Bizim gibi araştırıp da yazsaydı işin doğrusunu öğrenecekti…
İşin garp tarafı şu:
Aydın Doğan’ın sadece 19 milyon lira vergi ödediği için bireysel rekortmen sayıldığı bir ülkede 2 yıl içinde ödenen vergi miktarı 426 trilyon ve bir gazetenin genel yayın yönetmeni bu rakamı "Yok" hükmünde kabul ediyor…
Yorum sizin!..
BURGAZ’I MEY ALMALI Kİ FİYATLAR ARTSIN
Fatih Altaylı bugünkü yazısının bir yerinde şöyle diyor:
"Sektörün sağlığı açısından Burgaz Rakı, Garipoğlu'na geri verilmemeli. Bunun gerekçelerini de bütün sektör ve aklı başında herkes biliyor”
Fatih Altaylı gerekçeleri açıklamıyor ama kafalarda “şüphe” yaratmayı başarıyor…
Ama Yavuz Semerci o şüpheleri dağıtıyor...
Nasıl mı?..
Şöyle:
"Anadolu Rakı Yönetim Kurulu Başkanı Osman İmre aynen şöyle diyor: 'Burgaz Rakı'nın maliyetlerin altındaki satış politikası, Mey İçki kadar bizi de sıkıntıya sokuyor. Burgaz'ın pazardan çıkması adına Mey'in Burgaz'ı satın almasına olumlu bakıyoruz. Mey pazarda tek başına kalırsa hiç değilse fiyatlar artar..."
"KAHROLSUN REKABET!..”
Neymiş efendim?..
Diğer üreticiler Burgaz'ın fiyatlarını düşük diye sevmiyorlar Hayyam Garipoğlu’nu…
MEY Burgaz Rakı’yı alırsa fiyatlar yükselecek diye seviniyorlar...
Yahuuu...
Devlet TEKEL'i niye sattı?..
Piyasada serbest rekabet olsun diye sattı...
Eee...
Tamam işte...
Sevinin...
Ama yookkk...
Rekabet etmek zorunda kalan firma Fatih Altaylı'nın kankalarından biri olan Cüneyt Zapsu'nun danışmanlık yaptığı şirket olunca iş değişiyor:
"Kahrolsun rekabet!..”
200 MİLYONLUK ŞİRKET 65’E SATILDI
Bakın Yavuz Semerci, Fatih Altaylı’yı nasıl da yalanlıyor:
"Burgaz Rakı'ya TMSF tarafından el konulmadan önce bu şirketi satın almak için Coşar avukatlık bürosunda, Cüneyd Zapsu ve Hayyam Garipoğlu'nun masaya oturduklarını da bilmiyordum. Garipoğlu'nun, Burgaz Rakı'yı 200 milyon dolardan satabileceğini söylemesiyle görüşmenin tamamlandığını da yeni öğrendim.
Kısmet işte. 200 milyon dolardan kapı açılan şirket, TMSF tarafından el konulmasının ardından, ihale yoluyla Mey İçki'ye 65 milyon dolara satıldı."
Evet efendim aynen bunları yazıyor Semerci…
Cüneyt Zapsu’yu tanıyorsunuz…
Başbakan için Amerikalılara "Yahu adamın üstüne sifon çekeceğinize onu kullanın" diyen başbakan danışmanı...
Fatih Altaylı'nın kankası...
Ve...
Rakı Tekeli TPG'nin iş takipçisi...
GARİPOĞLU 164 MİLYON DOLAR ÖDEMİŞ
Ve gelelim Fatih Altaylı'ya...
Bugünkü makalesinin bir yerinde şöyle yazıyor:
“10 yıldır devlete 350 milyon dolar borç takan adamları ödüllendirmemek gerek.”
Oysa www.tmsf.org.tr de Garipoğlu ailesinin 164 Milyon Dolar ödediği yazıyor…
Yani bu bilgi Garipoğlu ailesinden değil, TMSF'nin kendi web sayfasından alıntı...
Ama Fatih Altaylı, Cüneyt Zapsu'nun verdiği rakamlara daha çok itibar ediyor olsa gerek ki; TMSF'nin sitesine girip bakmıyor, ya da TMSF yetkililerine sormuyor...
Yine Fatih Altaylı şunları yazıyor:
"Burgaz Rakı'nın bandrol sahtekârlığı yaparak vergi kaçırdığını ortaya koyan onlarca baskın, açılmış yüzü aşkın dava var.
(Geçen yazımda 70 demiştim ama sayı 100'ü geçmiş.) Aslmda Yavuz Semerci, Garipoğlu'nu savunmak isterken gerçeği de ağzından kaçırmış.
Diyor ki Semerci: "Burgaz Rakı, TMSF'ye geçtikten sonra pazar payını kaybetti." Nedenini de merak ediyor mu acaba?”
AÇILMIŞ DAVA YOK ŞİKÂYET VAR
Fatih Altaylı “Yanlış” biliyor…
Veya Cüneyt Zapsu o konuda da yanıltmış Fatih Altaylı’yı zira doğrusu şöyle:
Burgaz Rakı için açılmış dava yok…
Ya?..
Yapılan şikâyet var sadece...
Şikâyeti yapan belli: Rakı Tekeli...
Ama şimdiye kadar yapılan şikâyetlerin hiçbiri doğrulanmamış…
Hepsi "fos" çıkmış...
Fatih Altaylı'nın, "şikâyetleri" açılmış "dava" gibi yazma amacını söylemeye gerek var mı?..
Cüneyt Zapsu "dava olarak yaz" demiş o da dostunu kıramamış besbelli...
İZMİR RAKI’NIN FİYATI BURGAZ’DAN DAHA DÜŞÜK
Yine Fatih Altaylı'dan bir alıntı:
"Rakı, TMSF'ye geçince bandrol sahtekârlığı ve vergi kaçakçılığı yapamadı, yapamadığı için de ürünlerini gerçek fiyattan, yani vergili fiyattan satmak zorunda kaldı.
Yani ürünlerin fiyatları arttı.
Bunun sonucunda da pazar kaybetti."
Bu da hem yalan hem yanlış...
TMSF bu konuda bakın ne diyor:
"Fiyatlar maliyetten dolayı değil, ÖTV yükseldiği için arttırıldı."
Yani Fatih Altaylı...
Biz sana ne diyelim?..
Bir iddian bari doğru çıksa da senin yerine biz kırsak şu çürük olmayan dişlerimizi...
Kaldı ki...
Burgaz Rakı'nın fiyatının "düşük" olduğunu iddia ederek şikâyetçi olan MEY Rakı'nın ürettiği aynı şişe boyutundaki İzmir Rakı'nın fiyatı, Burgaz Rakı'dan daha düşük...
Ve bu da piyasa ekonomilerinde çok normal bir şey...
Ama Fatih Altaylı, can dostu Cüneyt Zapsu, "bizim İzmir Rakı'yı işin içine karıştırma" demiş olmalı ki, o konudan tek kelime bir söz etmiyor…
GAZETE HT BU ÜLKEYE LÂZIM
Peki bize ne?..
Söyleyelim:
Biz kamuoyunun “doğru” bilgilendirilmesi için varız…
Ne Yavuz Semerci’den yanayız ne de Fatih Altaylı’ya karşıyız…
Giderek yıldızı parlayan bir gazetenin (Gazete HT), genel yayın yönetmeninin bir rakı tekeline duyduğu “sempati” yüzünden yara almasını istemeyiz…
Çünkü Gazete HT bizim için çok önemli…
Çünkü tekelleşen bir medya pazarında yepyeni ve gerçekten “objektif” bir soluk…
Çünkü yıllardır tek başına at koşturan Doğan Medya’dan bütün milletimiz yaka silkiyor…
Gazete HT “umut” olma özelliğini zedelememeli…