CHP'de Önder Sav imparatorluğunun yıkılmasında onun büyük payı var. Şimdi partinin ikinci adamı oldu.
Abone olCHP'nin 2 numaralı koltuğuna oturan Gürsel Tekin, hiç kuşkusuz bu krizin öne çıkan ismi oldu. Tekin, parti örgütünden sorumlu oldu. Sabah yazarı Mahmut Övür, yazdı.
Her kurultay öncesi Tekin'in kendisine ""Bunu bir yere yaz. Bu kurultayda ciddi değişim olacak ve CHP gençleşecek" dediğini hatırlatan Övür, kısmen de olsa bunun gerçekleştiğine dikkat çekti.
Tekin'in yakından tanıyan yazar, onun yakın siyasi yolculuğunu köşesine taşıdı. Övür, Tekin'in yükselişinin sırrını yazdı.
"(...)İki şeye çok önem vererek bunu başardı; Medya ve toplumla ilişkilere... Bir anlamda "pragmatik siyasetçi" geleneğinin 2000'ler versiyonuydu. Bir sorunu çözsün çözmesin, karşısına çıkan hiç kimseye "Hayır" demezdi. Bu, halkın gönlünü kazanmasını sağladı."
Meclis dışı kalan CHP'de Baykal'ı terketmeyen Tekin'in, bunun karşılığını İstanbul İl Başkanı atanmasıyla aldığını belirten yazar, bu görevin onun siyasi kariyerinin dönüm noktası olduğuna işaret ediyor.
"(...)Daha önce de yazdım, Tekin, bir ayağı Ümraniye'de, bir ayağı Büyük Kulüp'te olan farklı bir CHP'liydi. Bu farklılığı, halktan kopan ve dar alana sıkışan CHP içinde, onun hareket kabiliyetini artırdı. Yükselişinde elde ettiği pozisyonları "her şeye rağmen" elinde tutmasının etkisi vardı. Sıkışınca terk edip gitmedi. Gelgitlere, iniş çıkışlara rağmen parti içinde kaldı.
Deniz Baykal'ı genel başkanlıktan eden "kaset skandalı" patladığında hem ağladı hem de ilk kez "ağabey" rolü üstlenmesi gerektiğini söyleyerek ilginç bir tespit yaptı.
Sonra da kararsız kalınca rolü Önder Sav'a kaptırarak, bugün açığa çıkan parti içi kavganın 6 ay gecikmesine yol açtı. Dahası parti dışı kalmanın kıyısından döndü. Çünkü Parti Meclisi'ne ucu ucuna seçilebilmişti. İstanbul siyasetinden Türkiye siyasetine geçerken "Kurtlarla Dans"ta tökezlemişti.
Sendeledi ama yıkılmadı. Medya ve kamuoyu desteğiyle parti yönetimini zorladı. Nihayet 12 Eylül referandumu sonrası CHP Genel Başkan yardımcısı oldu.
Sav'a rağmen o göreve gelmesi önemliydi ama onunla yetinmedi. Kafasında ilk adım olarak "ikinci adamlık" netleşmişti. Siyasi zeminin olgunlaşmasını bekledi. Beklerken de süreci hızlandıran girişimlerden sakınmadı. İşte bu dönemde, Baykal'ın ağabeyliğinde Kılıçdaroğlu-Tekin birlikteliği ekseninde "Yeni CHP" formülü hazırlandı.
Genç siyasetçi, bu kez "Kurtlarla Dans"ın ikinci perdesinde 53 yıllık Sav'ı oyun dışı bırakmıştı.
Gürsel Tekin'i uzun yıllardır tanıyorum. Her kurultay öncesi hep aynı şeyi söylerdi:
"Bunu bir yere yaz. Bu kurultayda ciddi değişim olacak ve CHP gençleşecek..."
Doğrusu biraz geç oldu... Şimdi karşımızda Kılıçdaroğlu dahil hepsi değişmiş hatta hepsi olmasa da bir kısmı gençlerden oluşan "Yeni" bir CHP yönetimi var.
Merak ediyorum, bu "Yeni" CHP sadece yönetim düzeyinde mi kalacak, yoksa siyaseti de kapsayacak mı?
Artık mazeret bitti."