İngiliz pazar gazetelerinde Yunanistan krizi: 'Atina borç yükünden kurtulmak için bağımsızlığını satıyor', 'Avrupa Yunanistan'ın iflastan kurtulabileceğine inanmıyor'.
Abone olIndependent on Sunday gazetesinde Patrick Cockburn imzalı bir yorumda, "Yunanistan, borç yükünden kurtulmak için bağımsızlığını satıyor" deniyor.
Cockburn'ün yazısı özetle şöyle:
"Yunanistan'ın yarın Euro bölgesi ülkeleriyle bağımsızlığını sona erdirecek bir uzlaşmaya varması bekleniyor. Bu anlaşmayla Yunanistan, Almanya ve müttefiklerinin ekonomik ve önemli ölçüde de siyasi sömürgesi haline gelecek. Berlin, ülkenin başbakanının kim olacağından eczanelerin hangi ilacı dağıtabileceğine kadar her şeyde söz sahibi olacak. Demokrasinin beşiği Yunanistan'da kendi kaderini tayin hakkı, dışarıdan dayatmalara yenik düştü. Her zaman olduğu gibi en ağır bedeli yoksullar ödeyecek."
Kurtarma paketi kapsamında Yunanistan'a 130 milyar euroluk kredi sağlanacağını ve 100 milyar euroluk borcunun silineceğini anımstan yazar şöyle devam ediyor:
"Son kemer sıkma önlemleri çerçevesinde asgari ücret, yüzde 22 oranında azaltılarak aylık 522 euroya düşecek. Avrupa Birliği, IMF ve Avrupa Merkez Bankası bunun istihdamı artıracağını söylüyor. Fakat Yunan ekonomistler böyle düşünmüyor. Bu ekonomistler, Çinli ve bulgar işçilerin her zaman daha az para aldığını, Yunan ticari gemilerinde Filipinli mürettabatın çalıştırılmasıyla aynı nedenden dolayı Yunanlıların iş bulamayacağını söylüyorlar. Aynı şekilde zaten düşük maaş ve ücret alan kamu çalışanlarının parasını daha da kısmak, tüketimi azaltmaktan ve çilelerini artırmakan başka bir işe yaramayacak."
Alman seçmenlere 'Paranızı yedirmiyoruz' mesajı
"Bu önlemlerin bir açıklaması belki de Alman liderlerin kendi seçmenlerine Yunanlıların Almanya'nın kaynaklarını yiyip bitirmelerine izin vermediklerini göstermek istemeleri olabilir. Troyka'nın cezalandırıcı nitelikteki bu reformları aynı zamanda, zor durumdaki Portekiz, İspanya, İtalya ve İrlanda'da Yunanistan'ın yolundan gitmemeleri mesajını verme arzusunu da yansıtıyor."
Observer gazetesi İkinci Dünya Savaşı'nda Nazilere karşı direniş hareketinin öncülerinden Manolis Glezos'un kapitalizm karşıtlarına "bu kokuşmuş sistemi alaşağı etmeleri" çağrısında bulunduğunu aktarıyor.
Glezos: Yunanistan kobaya döndü
1941'de Yunanistan'ın en önemli simgesi olan Akropolis'ten Nazi bayrağını indiren Glezos, Observer'a demecinde kemer sıkma önlemleriyle Yunanistan'ın kobaya dönüştürüldüğünü, her ülkenin böyle bir tehlikeye açık olduğunu söyledi.
Gazete aynı haberinde 2008'den bu yana ağır bir ekonomik kriz yaşayan Yunanistan'da IMF-AB'nin dayattığı kemer sıkma önlemlerinin ülkeyi düzlüğe çıkarmak bir yana Yunanlılara diz çöktürdüğünü vurguluyor.
Halkın yarısı açlık sınırında
Observer'a göre Yunanistan'ın kamu borçlarının gayri safi yurt için hasılaya oranı 2009'da yüzde 115 idi. Geçen ay bu oran yüzde 160'a yükseldi. Yaşam standartları hızla düştü. 11 milyon nüfuslu ülkede halkın yüzde 48'i yoksulluk sınırında ya da altında yaşıyor.
'İflas kaçınılmaz'
Sunday Telegraph gazetesinde yer alan bir haberde ise, Avrupa'nın Yunanistan'ın "kaçınılmaz" iflası sonrası için gizli bir plan hazırladığı belirtiliyor.
Gazeteye göre, Alman Maliye Bakanlığı, iflasını açıklaması ve bankalara olan borçlarının önemli bir kısmı için "saç tıraşı"na razı olması için Yunanistan'ı sıkıştırıyor. Yunan tahvili sahiplerinin bu tahvillerin değerinin altında bir paraya razı olması anlamına gelen "saç tıraşı" mali çevrelerde iflas olarak değerlendiriliyor.
Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schauble, Yunanistan'a dayatılan kemer sıkma önlemlerinin çok ağır olması nedeniyle hükümetin bunları hayata geçirebileceğine ihtimal vermiyor.
Schauble'nin bu karamsarlığı Avrupa Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve IMF'nin gizli bir raporuna da yansımış durumda. Söz konusu raporda Yunanistan'ın yardım karşılığında verdiği sözleri tutsa bile 2020 yılına kadar borçlarını gayri safi yurt içi hasılanın yüzde 120'sine çekemeyeceği belirtiliyor.