BIST 9.636
DOLAR 34,64
EURO 36,32
ALTIN 2.934,26
HABER /  GÜNCEL

17 Temmuz İngiltere basın özeti

İngiltere basınında bugün İran nükleer anlaşmasına ilişkin gelişmeler ve Yunanistan'ın durumuna dair haberler, analizler öne çıkıyor.

Abone ol

İngiltere basınında bugün İran nükleer anlaşması, Yunanistan'ın durumu ve Yemen'deki gelişmlere dair haberler, analizler öne çıkıyor.

Independent gazetesinde yer alan bir haberde, 3 ay önce Şii Husiler tarafından ülkeyi terk etmeye zorlanan Yemen'in üst düzey hükümet yetkililerinin dün Aden'e geri döndüklerini ve hükümetin idaresini yeniden ele geçirmeye hazırlandıklarını yazıyor.

Haberde, bakanların ve istihbarat yetkililerinin Aden ziyaretinin, Şii Husilerin askeri yenilgilerinin ardından geldiğine dikkat çekilirken, gazeteye konuşan bir yetkili, heyetin helikopterle Aden'deki askeri üsse inmesinin ardından şunları söyledi:

"Sürgündeki devlet başkanı Abdrabbuh Mansur Hadi, heyeti Aden'e dönüp, devlet kurumlarının yeniden inşası öncesi, istikrar sağlanması amacıyla güvenli ortam hazırlamaları için görevlendirdi."

Independent, heyette içişleri ve ulaştırma bakanının, istihbarat başkanı ve meclis başkan yardımcısının bulunduğunu belirtiyor.

Times gazetesi, Suudi Arabistan eski istihbarat şefi Prens Bender bin Sultan'ın İran ve Batılı devletler arasında varılan nükleer anlaşmaya dair görüşlerine yer veriyor.

TIKLAYIN- SUUDİ PRENS: 'ANLAŞMA ORTA DOĞU'YU ALT ÜST EDECEK'

Bender bin Sultan'ın, 'Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerinin, Amerika'nın desteği olmadan askeri müdahaleye hazır oldukları' yönündeki sözlerini aktaran gazete şöyle devam ediyor:

"Suudi Arabistan'da 2005 yılından geçen seneye kadar istihbarat şefi olarak görev yapan ve öncesinde 20 yıl Washington Büyükelçiliği görevinde bulunan Prens Bender bin Sultan, bölge güçlerinin Amerika'ya olan inançlarını kaybettiklerini söyledi."

Independent'in Lübnan gazetesi Daily Star'a dayandırdığı haberde Prens'in 'nükleer anlaşmanın bölgede kargaşaya neden olacağı' uyarısında bulunduğu belirtiliyor.

Independent'ın haberi şöyle devam ediyor:

"Prens'in sözleri, İran'la yapılan nükleer anlaşmaya Suudi tarafından gelen ilk açık eleştiri oldu. Geçen yıl görevini bırakmadan önce Prens Bender, Suriye'de İran destekli Devlet Başkanı Esad'a karşı savaşan muhalif gruplara üstü kapalı Suudi desteği sağladı. Artık Suudi Arabistan'ın karar organı içinde yer almıyor. Fakat yetkililer özel görüşmelerinde, yönetim çevresinin, anlaşmaya ilişkin, İran'ın nükleer bomba üretimini engelleyeceği görüşüne şüpheyle yaklaştığını ifade ediyor. Ayrıca, yaptırımların kaldırılmasıyla İran'ın saldırgan tutumunun büyümesinden endişe ediyorlar."

Gazete, İran'ın ülke dışında dondurulan 95 milyar sterlinlik varlıklara erişimin tekrar sağlanacağını hatırlattığı haberde "Riyad ve müttefikleri, bu paranın bir kısmının Irak, Lübnan, Yemen'deki milisler ile Esad'a gitmesinden korkuyor" diyor.

Financial Times gazetesi, Almanya Maliye Bakanı Wolfgang Schauble'nin mecliste Yunanistan'a ilişkin yaptığı konuşmaya yer veriyor.

Schauble konuşmasında, Yunanistan için "Euro bölgesinden gönüllü olarak çıkması daha iyi bir çözüm olurdu" dedi.

Almanya parlamentosunun kemer sıkma paketini oylaması öncesi gelen açıklama için Financial Times, "Bakan, normalde Yunanistan'ı Euro bölgesinde tutmak istese de, açıkça Yunanistan'ın çıkma seçeneğini açık tutuyor" diyor.

Financial Times gazetesinde Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk'la yapılan bir röportaj da var.

Tusk, Almanya'nın Yunanistan'ı ağır şartlarla cezalandırdığı görüşüne tepki gösterip "Almanya diğer ülkelerden çok daha fazla fedakarlıkta bulundu" diyor ve şu yanıtı veriyor:

"Birilerinin, özellikle Tsipras veya Yunanistan'ın cezalandırıldığı argümanını kabul edemem. Tüm bu süreç Yunanistan'a destek olmak içindi. Gerçekleri, belgeleri ve rakamları konuşurken masada tek bir rakam oluyor: Yunanistan'a destek için 80 milyar euro ve oldukça yumuşak şartlar. Yalnızca yumuşak mali şartlar değil, siyasi şartlar da öyle ve aslında hiçbir güvence olmadan. Yunanistan için küçük düşürücü olduğu veya Tsipras için cezalandırma olduğu iddiasının sebebi nedir? "