BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

16 Ocak 2012 Basın Özeti

İtalya'daki gemi kazası selamlaşma yüzünden mi yaşandı? ABD Genelkurmay Başkanı neden İsrail'e gidiyor?, Suriye'ye karaborsa silah ticareti ve Denktaş'ın ardından..

Abone ol


İngiltere basını, İtalya'nın Giglio Adası açıklarında kayalara çarptıktan sonra alabora olan yolcu gemisine geniş yer ayırıyor.

Times kazanın nedenini soruşturan savcıların, geminin kaptanı Fransisco Schettino'nun, ada halkını selamlamak için adanın çok fazla yakınından geçip geçmediğini incelediğini söylüyor.

Gazete, Costa Concordia gemisinin daha önce de, halkı selamlamak için güvertesi ışıklandırılmış bir şekilde adanın yakınlarından geçip, üç kere düdüğünü öttürdüğünü yazıyor.

Bunun, hem ada halkı, hem de gezinin ilk günündeki yolcuları eğlendirmek için yapılan bir uygulama olduğu belirtiliyor.

Daily Telegraph da, Giglio Adasını selamlama geleneğinin, geminin eski üst düzey mürettebatından birinin adada yaşayan eşini, gemiyle selamlamasıyla başladığını belirtiyor.

Gazete, mürettebattan bazılarının bir denizci arkadaşlarını aynı şekilde selamlaması için, adaya çok fazla yaklaşıldığını kaydediyor.

'İran'a saldırma' ziyareti

Independent, dünya haberleri sayfalarında, Amerikan Başkanı Barack Obama'nın, İsrail'in İran'ın nükleer tesislerine karşı bir saldırı düzenlemesi kaygılarının derinleşmesi üzerine, Amerikan Genelkurmay Başkanı General Martin Dempsey'yi bu hafta İsrail'e göndereceğini duyuruyor.

Gazete, ziyaretin Obama ve diğer üst düzey Amerikalı yetkililerin, İsrail'i İran'a tek taraflı saldırının ambargoları boşa çıkartacağı ve bölgede bazı geniş kapsamlı sorunlara yol açabileceği konularında uyarma çabalarını takip ettiğini yazıyor.

Independent, General Dempsey'nin, İsrail medyasınca, "İranla ilgili ağız arama ziyareti" diye tanımlanan gezi sırasında, Savunma Bakanı Ehud Barak'ın da aralarında bulunduğu askeri ve siyasi yetkililerle bir araya geleceğini belirtiyor.

Suriye'ye karaborsa silah

Times, Suriye'deki olaylar giderek bir silahlı çatışmaya dönüşürken, Lübnanlı karaborsa silah tacirlerinin, Suriye'den gelen talepleri yetiştirmekte zorlandığını yazıyor.

Times, barışçıl gösterilerin Cumhurbaşkanı Beşar Esad rejmini devirmeyi başaramaması ve uluslararası toplumun müdahalede isteksiz olması nedeniyle, güvenlik güçlerine karşı koyan silahlı grupların ortaya çıktığını belirtiyor.

Bu sayede de Lübnanlı karaborsa silah tüccarlarının rekor kâr elde ettiği vurgulanıyor.

Gazeteye konuşan Ebu Rida adlı bir silah tüccarı, "Fiyatlar çıldırmış halde ve hepsi de Suriye'ye gidiyor" diyor.

Kalaşnikof otomatik tüfekler ve tabanca fiyatlarının bir yıl öncesine kıyasla iki kattan fazla arttığı söyleniyor.

Silahların çoğunu, şiddet olaylarının çığırından çıkması halinde kendilerini korumak isteyen Suriyelilerin aldığı belirtilirken, zırhlı araçlara karşı kullanılan roketatarlara talebin de yükseldiği belirtiliyor.

Suriye'ye müdahaleden yana çıkışlar

Daily Telegraph da, Katar Emiri Şeyh Hamid bin Halife el Tani'nin Suriye'ye askeri müdahale çağrısını haberleştirmiş. El Tani, ölümlerin durması için Suriye'ye asker gönderilmesinden yana olduğunu söylüyor.

Gazete, el Tani'nin eski Arap Birliği Genel Sekreteri Amr Musa'nın da desteğini kazandığını belirtiyor. Musa, "Arap Birliği bu ihtimali değerlendirmeye ve konuyla ilgili görüşmeler yapmaya başlamalı" diyor.

Daily Telegraph Mısır'da bu yıl yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinin favori adaylarından Musa'nın çıkışının, askeri müdahale çağrılarına ağırlık kazandırdığını vurguluyor.

Musa'nın seçimdeki şansı

Times da dünya haberleri sayfalarında, Mısır'daki cumhurbaşkanlığı yarışına geniş yer veriyor. Gazete, Eski Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Muhammed El Baradey'in yarıştan çekilmesiyle, dikkatlerin Amr Musa'ya çevrildiğini belirtiyor.

Gazete, Musa'nın İsrail'e karşı eleştirel tavrı ve Arap milliyetçisi politikaları sayesinde önemli bir desteğe sahip olduğunu söylüyor.

Ancak Times, Müslüman Kardeşler'in adayının yarışa girmesiyle, Musa'nın kamuoyu yoklamalarındaki hâkimiyetini kaybedebileceğini vurguluyor.

Grubun bir sözcüsü geçen yaptığı bir açıklamada, mevcut adayların hiçbirinden memnun olmadıklarını ve kendi adaylarını bulmaya çalıştıklarını söylemişti.

Ayrıca, eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek döneminde dışişleri bakanlığı görevi de yapan Musa'yı, eski rejime fazla yakın bir isim olarak görenlerin de bulunduğu kaydediliyor.


'Denktaş birleşme önündeki engeldi'

Guardian ve Tımes gazeteleri, hayatını kaybeden meşhur kültür, sanat, spor ve siyaset adamlarına ayırdıkları sayfalarında Kıbrıs'taki Türk yönetiminin kurucu lideri Rauf Denktaş'a yer veriyor.

Denktaş'ın yaşam öyküsüne bir tam sayfa ayıran Times, Denktaş'ın adanın birleşmesine karşı çıktığını söylüyor. Gazete, Denktaş'ın görevi bıraktığı 2005'e dek bazı çevrelerde, "adanın birleşmesi önündeki inatçı engel" olarak görüldüğünü belirtiyor.

Gazete, "Halkının hepsi tarafından olmasa da çoğunluğu tarafından hayranlık duyulan Denktaş, Kıbrıs sorununa çözüm için arabuluculuk yapan, kuşaklar boyu uluslararası lideri umutsuzluğa düşürdü" diyor.


Guardian ise, Denktaş'ı şu sözlerle tanımlıyor;

87 yaşında ölen Denktaş, Türkler arasında bir kahraman, Rumlar için kötü adam ve kendisiyle ugraşan diplomat ve siyasetçi ordusu için mükemmel bir rahatsızlıktı. Türkiye'den başka hiçbir ülkenin tanımadığı bir devletin lideri olarak, kendisiyle ilgili hep çok farklı değerlendirmeler yapılacak"