14 Mayıs seçimlerinde Muharrem İnce etkisi için 3 senaryo! AK Parti'nin en korktuğu ve sevdiği senaryo
Nagehan Alçı, Muharrem İnce'nin sadece muhalefetten değil iktidar bloğundan da oy aldığını gösteren kamuoyu araştırmalarına dikkat çekti. Alçı, İnce ve Memleket Partisi'nin 14 Mayıs seçimlerine etkisini 3 farklı senaryo ile açıkladı.
Abone ol14 Mayıs seçimlerinin en çok konuşulan adaylarından olan Muharrem İnce'nin seçim sonuçlarına etkisi merak konusu oldu.
Hem muhalefetten hem de iktidar oy alan İnce, Millet İttifakı ve Cumhur İttifakı'nın hesaplarını bozdu.
Habertürk yazarı Nagehan Alçı, "Muharrem İnce artık kime zarar veriyor? Fotoğraf değişiyor…" başlıklı yazısında seçimlerde İnce faktörünü ele aldı. "İnce’nin yarıştan ekarte ya da tasfiye edilmesi şu an Erdoğan’ın işine yarar gibi gözükmeye başladı" diyen Alçı, seçimlere ilişkin 3 senaryoyu paylaştı:
1- Baraja uzak kalırsa:
Eğer Memleket Partisi, baraja uzak bir oy oranında kalırsa ülke çapında olmasa da kritik 15-20 ilde milletvekili dağılımını değiştirebilir. Bu senaryodaki en büyük nüans, bu senaryonun muhalefeti olumlu etkileme ihtimalinin daha güçlü olması. Çünkü Memleket Partisi’nin en kolay kaybedebileceği grup muhalif eğilimliler. Bu seçmen grubu, AK Parti’yi cezalandırma eğilimindeler. Eğer ilk turda meclis çoğunluğunu ve Cumhurbaşkanlığını muhalefete kazandırma amacıyla stratejik seçmen kullanma davranışı yükselirse, Memleket Partisi sadece AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) havuzundan oy çeken ve muhalefetin önünü açan bir aktöre dönüşebilir.
2- Baraja yakın ancak altında kalırsa:
Memleket Partisi %7’lik baraja yaklaşıp baraj altında kalırsa daha çok muhalefetten oy çektiği için Cumhur İttifakı’na avantaj sağlar. Bu senaryoda Memleket Partisi hem muhalefete oy kaybetmeyip hem de barajı geçemediği için Cumhur İttifakı’nın meclis çoğunluğunu kazanma şansı artar. Bu senaryoyu 2002 Genç Parti modeli olarak adlandırmak mümkün. Genç Parti, DYP, ANAP, DSP ve MHP’den çektiği oylarla %7’yi bulsa, bu partilerin tamamın baraj altında kalmasına yol açmış ve AK Parti’yi tek başına iktidara taşımıştı.
3- Barajı geçerse:
Memleket Partisi, %7’lik barajı geçerse ne muhalefetin ne de Cumhur İttifakı’nın meclis çoğunluğunu alamadığı bir senaryo ortaya çıkabilir. Bu senaryo da 1991 DSP modeli olarak adlandırılabilir. DSP %10,7 oy oranı elde etse tıpkı Memleket Partisi gibi bölgesel ağırlığa sahip bir parti olmadığı için illerin çoğunda son sıralarda yer almış ve yalnızca yedi milletvekili çıkarabilmişti. (İstanbul, Edirne, Zonguldak). Meclisteki sandalyelerin %2’sine bile ulaşamayan DSP, SHP’nin oylarını bölmüş ve merkez sol partilerinin toplam sandalye sayısını düşürmüştü. Bununla birlikte DYP’den de oy aldığı için DYP’nin tek başına iktidara gelmesini de engellemişti.