Sultan II. Abdülhamidin çektirdiği Mekke ve Medine fotoğrafları ilk kez bir albümde toplandı.
Abone olYitik Hazine Yayınları tarafından yayımlanan II. Abdülhamid Yıldız Albümleri Mekke-Medine adlı kitap, asılları İstanbul Üniversitesi Kütüphanesinde, kopyaları da İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezinde (IRCICA) bulunan arşivin Mukaddes Topraklar bölümünden tarihi fotoğrafları bir araya getiriyor. Osmanlıdan Türkiye Cumhuriyetine geçerken devralınan mirasın, günlük yaşamın, toplumsal dokunun ve kültürün tapusu niteliğindeki Yıldız Albümlerinden derlenen fotoğrafların her biri birer hazine değerinde. Mehmet Bahadır Dördüncünün hazırladığı, editörlüğünü Salih Gülen ve Fatih Akçenin üstlendiği çalışma, kuşe kağıda yaldızlı baskısı ve kadife cilt kapağı ile içeriğine yaraşır bir görsel zarafete sahip.
II. Abdülhamid, Yıldız Albümleri olarak bilinen fotoğraf koleksiyonuyla Osmanlı hakimiyetinde bulunan topraklarda kurulmuş âbideleri, müesseseleri, kültür ve sanat mirasını fotoğrafla tespit ettirerek tarihe emsalsiz birer vesika bıraktı. Padişahın isteği üzerine çekilen 40 bine yakın fotoğraf, Osmanlı toplum hayatı, tarihi eserler, şehircilik ve şahıs envanterlerini içeren kapsamlı bir foto-belge özelliği taşıyor. Bu fotoğraflar, Türkiyenin yurtdışındaki kültürel mirasının tahrip edildiği dönemlerde, devlet tarafından tarihi birer belge olarak kullanılıyor.
Fotoğraflar, bugün her ne kadar tarihi birer vesika olarak kullanılsa da onların, II. Abdülhamid için ayrı bir önemi daha vardı. Üç kıtaya yayılan Osmanlının her yerini gezip göremeyen padişah, bu fotoğraflar sayesinde Mısırdan Balkanlara, Arabistandan Kafkaslara kadar geniş bir coğrafyayı ve bu coğrafyada bulunan yapıları ve bu topraklarda yaşayan halkı yakından tanıma imkanı buluyordu.
Kutsal toprakları korumak için yaptırılan; ancak 2002de yıkılarak yerine otel yapılan Ecyad Kalesiyle ilgili tartışmaları hatırlayanlar, Mekke-Medine fotoğraflarının ne kadar değerli olduğunu anlayacaktır. Osmanlı eserlerinin en fazla tahrip edildiği Irak, Suriye, Lübnan ve Arabistandaki Türk varlığını belgeleyen albüm, bu bölgelerin değişimini göstermesi bakımından ayrı bir önem taşıyor. Albümde fotoğrafları yer alan birçok Türk eserinin yerinde ne yazık ki bugün yeller esiyor. Mesela, Mekkeyi koruyan Hint ve Fülfül kaleleri, bugün yerlerinde yok. Mekkede Osmanlı izleri iyice azalmış dedirten bir başka fotoğraf da iç burkuyor. Tavaf alanının içinde bulunan kütüphane, muvakkithane (namaz vakitlerinin belirlendiği yer), minber, mezheplere ait yerler ve diğer yapılar tamamen kaldırılmış durumda. Tavaf alanında bugün, Osmanlıdan geriye sadece revaklar ve Kâbenin üzerinde bulunan Altınoluk kalmış. Medinedeki talan da Mekkeden farklı değil. Mescid-i Nebevideki Osmanlı yapıları ortadan kaldırılmış, Kanuni Sultan Süleyman döneminde yaptırılan surlar ve karakollar da yıkılmış. (Bilgi için: 0216 318 42 88)
Kare kare hac yolculuğu
80 fotoğrafın yer aldığı albüm, hem tarihe ışık tutuyor hem de bu mirası geleceğe aktarıyor. Osmanlıda Fotoğrafçılık, II. Abdülhamidin fotoğrafçılığa olan ilgisi, Osmanlıların Mekke ve Medineye yaptıkları hizmetler, bu bölgede bulunan Osmanlı eserleri, Surre Alayları ve Hicaz Demiryolunun da anlatıldığı eser, Osmanlının kutsal topraklara verdiği değerin en önemli göstergesi. Mekke ve Medineyi gösteren bir harita ile başlayan albümde, 120 yıl önce çekilmiş fotoğraflarla bir hac yolculuğu yapmak mümkün. Lübnandan başlayıp Mekke, Medine ve Taife ulaşan bir güzergâhta çekilen fotoğraflar, okuru tarihin sayfaları arasında gezdirmekle kalmıyor; bu kutsal yolculuğun dünden bugüne yaşadığı değişimi de gösteriyor.
Haber: Abdullah Kılıç
Kaynak: www.zaman.com.tr