AK Parti İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu, 12 Eylül Anayasası'nı 'öfke ile hazırlanmış bir anayasa' olarak niteledi...
Abone olİstanbul Aydın Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Merkezi tarafından düzenlenen Siyaset Akademisi'nin "Anayasa Tartışmaları" adlı paneline katılan AK Parti İstanbul Milletvekili ve Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, 1961 ve 1982 anayasalarının darbe anayasaları olduğunu söyleyerek, "Askerin yaptığı anayasalardır, öfkeyle yapılmış anayasalardır" dedi.
İstanbul Aydın Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Merkezi tarafından düzenlenen Siyaset Akademisi'nin "Anayasa Tartışmaları" adlı panelinde konuşan Burhan Kuzu, 1961 ve 1982 anayasalarının darbe anayasaları olduğunu söyleyerek, "Askerin yaptığı anayasalardır, öfkeyle yapılmış anayasalardır. Bu öfkenin yanlışları da maalesef anayasanın metnine de yansımıştır. 61 anayasasına baktığınızda özgürlükçü bir anayasadır. Ama 61 anayasası hükümet etme, icraat yapma şeklinde kabul edeceğimiz kişiyi ya da kurumubelirlerken, mümkün olduğu kadar cimri davranılmıştır ve hükümet içerisinde millet iradesine karşı özellikle meclisin yanında sivil-askeri bir bürokrasi oluşturulmuştur" diye konuştu.
Anayasanın dilinin çok kötü olduğunu da ifade eden Kuzu, "Dünyada kötü dil yarışmasına girse bu anayasa birinciliği alır. Yazım tekniği açısından sakattır. Anayasa atılıp yerine yeni bir anayasa yapmak, ideal olan budur" dedi. Kuzu, bugüne kadar 1982 anayasasında 17 kez değişiklik yapıldığını anlatarak, "Bölük pörçük yapılan anayasa değişiklikleriyle aşağı yukarı 110 maddelik bir değişiklik oluyor. 177 maddelik bir anayasada bu önemli bir değişikliktir ve bu yapılan değişikliklerin tamamı olumludur. Amaanayasa yamalı bohçaya döndü" dedi.Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararlarından dolayı meslekten ihraç edilmiş olan hakim ve savcılara da değinen Kuzu, şunları dile getirdi: "Adam diyor ki, askeriyeden 'namaz kıldım atıldım, oruç tuttum atıldım, sağdan atıldım, soldan atıldım, hanımım başörtülü atıldım'. Askere soruyorsun 'böyle birşey yok' diyor. Ben Genelkurmay Başkanı'na bizzat sordum bunları, kendisiyle yakından tanışırım. Dolayısıyla 'böyle birşey yok' diyor. Ben de diyorum ki böyle birşey yoksa dava açsın,mahkeme bunun orada olmadığını göstersin. Çünkü bu Türk Silahlı Kuvvetleri'ni (TSK) yıpratıyor. Adam İBDA-C'ye mi mensuptur, efendim başka bir yerde midir, hangi örgütle bağı vardır, bunları görmek lazım. Usame Bin Ladin'le mi yatıp kalkıyor, bunları bilsin öyle birşey varsa. Acabaları gidermek adına yargı yolunu açmak gerekiyor. Biz bunu da getirdik. Bunları getirirken, haliyle TSK'nın emir komuta zincirini de korumak durumundaydık. Mesela terfi işlemleri, emeklilik durumu. Tabii askeri suçlar adı altında
Türkiye'de birtakım darbe planları yapılmıştı, yapılıyor. İşte son yıllarda Ergenekon çatısı altında korkunç iddialar var. Bunlar doğru yanlış ben bilemem ama bunların 4'te biri, 10'da birinin bile doğru olduğunu varsayarsanız, vahim bir tablo."