Dumansız yangın deniyor bu keçiler için. Ormanın en büyük düşmanı sayılıyor. Konya'daki 100 milyon fidana zarar verdiler.
Abone olKonya Orman Bölge Müdürü Ali Fuat Ünal, özellikle Mersin ve Antalya gibi illerden yılın belirli mevsiminde Konya'ya gelen konar-göçer yaklaşık 150 aileye ait 70 bin civarındaki keçinin, 100 milyon fidana zarar verdiğini söyledi.
Ünal, Konya bölgesinin 735 bin hektarlık orman alanıyla, Türkiye'de en fazla orman sahasına sahip 14. bölge olduğunu belirtti.
Konya'daki mevcut ormanlık alanların yüzde 70'inin verimsiz, bozuk ve ağacı seyrek alanlardan oluştuğunu ifade eden Ünal, bu durumun çeşitli etkenlerle genç ağaçların yetişip büyüyememesinden kaynaklandığını, bunun nedeninin de gezici hayvancılık olduğunu belirtti.
Keçilerin, ormanlara yangından daha fazla zarar verdiğini dile getiren Ünal, şunları kaydetti:
''Bölgemizde yılda ortalama 70 hektar orman, yangından zarar görüyor. Anında müdahale ederek zararı azaltmaya çalışıyoruz. Akabinde de ağaçlandırma ve yeşillendirme çalışmaları başlatıyoruz. Şu an için yangın nedeniyle bir hektar bile orman alanı bozuk vasıfta değil. Buna karşılık 510 bin hektar orman alanı aşırı otlatma yüzünden bozuk vasıfta. Keçiler otladıkları alandaki yeni fidanları tamamen yok etmekte. Mayıs ile eylül ayları arasında ilimize konar-göçerler tarafından özellikle Mersin ve Antalya illerinden getirilen yaklaşık 70 bin keçi, 100 bin hektarlık alandaki 100 milyon civarında fidanı yok ediyor. Dumansız yangın dediğimiz keçiler, ormanın en büyük düşmanı.''
BİR KEÇİ SAATTE 10 BİN FİDANA ZARAR VERİYOR
Çimleri andıran fidanların metre karede yüzlerce yetişebildiğini anlatan Ünal, keçilerin ormana verdiği zararın tahmin edilenden çok daha fazla olduğunu belirtti.
Bir kıl keçisinin bir saatte topraktan yeni çıkmış yaklaşık 10 bin fidanı yiyebildiğini tespit ettiklerini anlatan Ünal, ''Keçiler topraktan yeni filizlenmiş bu fidanları yemese 9-10 yıl içinde bu fidanlar kendiliğinden ormanlıklara dönüşür'' dedi.
Ünal, 510 bin hektar olan verimsiz ormanlık alanların en az yüzde 70'lik kısmına tekabül eden 360 bin hektarlık alanının keçilerden korunduğu takdirde bu alanların kendiliğinden rehabilite olacağını ifade ederek, böylece hektarına yaklaşık 6 bin lira harcanan ağaçlandırma giderlerinden sadece Konya'da yaklaşık 2.1 milyar lira tasarruf sağlanacağını bildirdi.
Konya bölgesinin iklim, toprak, nem ve yağış açısından bir sahil bölgesi olmadığı için keçinin verdiği zararı kapatamadıklarını anlatan Ünal, ''Bu yüzden bölgemizde keçinin ormana kesinlikle girmemesi gerekir'' diye konuştu.
KÖYLÜLERİMİZ BİLİNÇLENİYOR
Keçilerin ormanda otlatılmaması, orman içlerindeki yerleşim alanlarında keçi yetiştiriciliğinin terk edilmesine yönelik çalışmalar yaptıklarını vurgulayan Ünal, ''Kanunen ormanda keçi otlatmak suç. 27 bölge müdürlüğü içinde orman suçlarında Konya Orman Bölge Müdürlüğü ikinci sırada yer alıyor. Bize gelen şikayetleri değerlendirerek gereken işlemleri yapıyoruz. Keçilerini ormanda otlattığını tespit ettiğimiz, 217 keçi yetiştiricisine 17 bin 526 keçi için ceza kestik'' diye konuştu.
Sorununun cezayla değil, orman köylüsünün bilinçlenmesiyle onlarla bu konuda işbirliği yaparak çözülebileceğini dile getiren Ünal, özellikle köylülere mektup gönderdiklerini, son yıllarda yaptıkları bu çalışmalarda da başarılı olduklarını belirtti.
Keçinin ormana verdiği zararın boyutlarını öğrenen kırsal kesimde yaşayan bazı köylülerin sahip oldukları kıl keçilerini ellerinden çıkarmaya başladıklarını ve keçi yetiştiriciliğini önemli oranda terk ettiklerini anlatan Ünal, şöyle devam etti:
''Meyvecilik başta olmak üzere başka geçim kaynaklarına yöneldiler. Konar-göçerler içinde bu şekilde bir çözüm bulunduğu takdirde Konya ormanları tamamen kurtulur. Kaçak otlatmayla ilgili olarak ihbarların yüzde 90'ı ise keçinin ormana zararı konusunda bilinçlenen vatandaşlarımızdan geliyor.''
Ünal, sorumluluk sahalarındaki yerleşim birimlerinde 400 binlerde olan kıl keçi sayısının son yıllarda 60 binlere kadar düştüğünü sözlerine ekledi.