1 Kasım erken seçimleri için geri sayım hızlandı. 1 Kasım seçimlerinin kilit partisi MHP'yi ne bekliyor? İşte 1 Kasım günü MHP oylarını etkileyecek iki etken.
Abone olHürriyet gazetesi yazarı Şükrü Küçükşahin, bugünkü köşesinde MHP'yi 1 Kasım erken seçimlerinde bekleyen iki yönlü riski kaleme aldı.
MHP seçmeninin 'muhafazakar' ve 'laik' olmak üzere iki ayrı seçmen kitlesi olduğunu yazan Küçükşahin'e göre, muhafazakar MHP'liler 'AK Parti'yle koalisyona' sıcak bakarken, laik MHP'liler 'CHP'yle yakınlaşmak' istiyor.
Küçükşahin'e göre seçmen kimliğindeki keskin farklar MHP'yi 1 Kasım'da sıkıntılı bir pozisyona sokacak.
İşte Şükrü Küçükşahin'in kaleminden 1 Kasım seçimleri ve MHP...
"Daha önce de yazdım, MHP'nin muhafazakâr ve laik yaşam tarzını seçmiş iki geniş seçmen kitlesi var, ikisinin 7 Haziran sonrası tepkisi farklı. MHP'nin 1 Kasım'daki ciddi sıkıntısı da bu noktada.
Birinci grup, AKP ile bir koalisyona sıcak bakarken, daha büyük bölümü temsil eden kıyı ve büyük kentlerdeki ikinci grup ise CHP ile hükümet kurup AKP'yi iktidardan uzaklaştırmayı bekliyordu.
Savunmada kalınması MHP yönetiminin de bunu gördüğünün işareti.
Özellikle ikinci grupta, belki de 2011' de barajı aşması için gitmiş olanların da etkisiyle CHP'ye bir sempatik bakışın olduğunu, MHP'nin böylesi bir riskle karşı karşıya kaldığını bilmeli.
Tuğrul Türkeş, tabanda 'kenetlenme' yönünde etki yaratsa da 'hayırcı' algısı muhafazakâr milliyetçilerde bir sorgulama nedeni olmuş. Bahçeli dün de bunların algı operasyonu olduğunu tekrarladı. Yine de bu konu üzerinde düşünmeleri, kalan altı günü buna göre değerlendirmeleri gerekir; yoksa 1 Kasım'da MHP'nin küçük de olsa bir sürpriz yaşaması olasılık içindedir, AKP'nin el altından yaydığı gibi bara; altı tehdidi hiç söz konusu olmasa da.
1 Kasım'da sonuç ne olursa olsun, artık MHP koalisyonlara katılacak; ancak AKP ile mi, CHP ile mi sorusunun yanıtı alacağı oy oranının içinde olacak.