En gözü pek parti lideri

İlk defa seçime girecek ama ne baraj, ne de ittifak tanıyor, “Direkt Meclis’e gireceğiz” diyor. Üstelik iktidara gelirse eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ü Ergenekon’dan yargılayacak.

----------------------------------------------------------------------

Gözü pek ne demek? Korkusuz ve kararlı…

Onun aldığı 1.Dereceden Altın Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası ile 2 kez verilen Üstün Cesaret ve Feragat Nişanı ve 5 kez verilen Üstün Birlik Yetiştirme Nişanı da bunu doğruluyor. Sözünü ettiğimiz, Emekli Tüm General Osman Pamukoğlu.

“KARTAL” AMBLEMİNİ KULLANIYOR

Hakkari Dağ ve Komando Tugayı ile Hakkari Güvenlik Komutanlığı yaptığı sırada 37 gün süren Çelik-1 harekatını yürüten Osman Pamukoğlu, şimdi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kapısından girmek üzere. Gözü pek parti liderinin seçtiği parti amblemi de, gözü pek bir Kartal.

3 İLDEKİ ADAYLARIN TAMAMINI KADINLARDAN SEÇTİ

Osman Pamukoğlu’nunHak ve Eşitlik Partisi (HEPAR), 12 haziran seçimlerine 58 seçim bölgesinde, 122’si kadın, 431 milletvekili adayı ile giriyor. Hatta Türk siyasi tarihinde ilk defa 3 ilde, Bilecik, Kırıkkale ve Nevşehir’de milletvekili adaylarının tamamını kadınlardan seçti. Partiye gönül verenler, geçen yılki anketlerde yüzde 12 oy potansiyeline ulaştıklarını gururla söylüyorlar ve çok iddialılar.

HEPAR o kadar iddialı ki, Başkan Osman Pamukoğlu ne baraj ne de ittifak tanımıyor, “Direkt Meclis’e gireceğiz.” diyor. Bir süre önce DSP Başkanı Masum Türker’in seçim için ittifak yapabilecekleri açıklamasını, “'İttifak lafını duyuyorsunuz. İttifak lafı güçsüz olanların bir arayışıdır. İttifakı zayıf, dengesi bozuk olan, gücü olmayan ister.Bizle alakası yok'' diyerek yalanladı. Peki nasıl bu kadar iddialı olabiliyor, bu gücü nereden buluyor? “Halk varsa, HEPAR da var olacak” diyor. Yani “Halkın partisi olmak” söylemini diğer liderlerden koparıp almak üzere.

DİKTATÖRLER ve DEREBEYLERİ

Gözünü budaktan esirgemeyen Osman Pamukoğlu, sözünü de kimseden esirgemiyor.

İktidar ve muhalefetin çekişmelerini Karagöz ile Hacivat’a benzetiyor. “Ankara’ya gelin, istediğiniz kadar Hacivat ve Karagöz var” diyor. Ama Libya'daki Türk vatandaşların tahliyesi için elinden gelen her şeyi yaptığını söylediği hükümeti takdir etmekten de kaçınmıyor.

Kuzey Afrika’daki olayların, isyanların açıklaması onun için çok basit; “'Aşiret gibi, faşizm gibi diktatör ve derebeylik yönetimlerinin sonu budur'' diyor.

Genelde sakin ve kendinden emin görünüyor ama “Kılıçdaroğlu”dediğinizde kızgınlığı hafiften belli oluyor. Osman Pamukoğlu, HEPAR’ın Seçim Bildirgesi’ndeki kısa süreli askerlik projesini alıp CHP’ye maletmeye kalkışan Kemal Kılıçdaroğlu’nu affetmiyor.

HİLMİ ÖZKÖK’Ü ERGENEKON’DAN YARGILAYACAK

Osman Pamukoğlu’na “Ergenekon” veya “Balyoz”demeyin. Eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün Ergenekon ve Balyoz soruşturmalarının sorumlusu olduğunu söylüyor. "Biz iktidara gelince Hilmi Özkök ve Çetin Doğan'ı yargılayacağız" diyor ve devam ediyor;

“"Zamanında 150 metre yakınındaki Jandarma Genel Komutanlığı binasında Sarıkız, Eldiven gibi birtakım ön çalışmalar yapıldığı bilgisi kendisine gelmişti. Onların amiriydi. Eğer zamanında müdahale etseydi bugün Ergenekon diye bir şey olmazdı"

Partiye gönül verenler Pamukoğlu’na adeta tapıyor.“'Siyasette yalan yok, hırsızlık yok, ekmek ve huzur var' sloganı taraftarlarına heyecan veriyor. Seçime girecek adaylarını özenle seçmiş. Seçerken 3 kritere önem vermiş;

1. Aday olacak kişi, o bölgenin çocuğu olacak.

2. O bölgede yaşıyor olacak.

3. Halktan biri olacak ve geçmişi temiz olacak.

Geçmişin temiz olması, doğru ve dürüst bir vatandaş olmak, memleketini, milletini sevmek, milli değerleri korumak HEPARlı gençlerin en önemli ilkeleri. Hatta bu ilkeler doğrultusunda kitabevi bile basmışlar. “Nasıl olur?” demeyin, olmuş işte. Metis Yayınevi’nin “Irkçılığa, Ayrımcılığa ve Nefret Suçlarına Karşı” adıyla bastırdığı 2011 ajandasında Atatürk’e ve Türk Milleti’ne hakaret edildiğini iddia eden gençler, mağaza yetkililerinden ajandanın satıştan kaldırılmasını istemişler. Hatta, eğer satıştan kaldırılmazsa bağımsız Türk Mahkemeleri’ne gitmekle tehdit etmişler! İşte böyle gençlerin tehdidi de böyle oluyor demek ki!

ASGARİ ÜCRET 1.000 TL OLACAK

HEPAR Başkanı Osman Pamukoğlu’nu bir süredir izliyorum. Kimileri onun seçimde yüzde bir bile alamayacağını söylüyor ama arkasında toplananlar çığ gibi büyüyor. Herkesin AK Parti, CHP ve MHP ile meşgul olduğu bu günlerde Osman Pamukoğlu’nun partisi HEPAR’ın seçim bildirgesini inceledim. Birçok seçmenin arayıp da bulamadığı hedefleri var.

İktidara gelirse asgari ücretten vergi almayacak. Asgari ücreti ve en düşük maaşı 1.000 TL’ye çıkartacak. Herkesi sosyal güvenlik sistemi kapsamına alacak.

ARAZİLERİ BÖLGE HALKINA DAĞITACAK

Toprak ağalığına son verecek. Toprak reformu yaparak arazileri kamulaştıracak ve tapusu ile bölge halkına dağıtacak.

Doğu ve güneydoğuda hizmet yapanlara dönüşlerinde birer daire verecek. TOKİ tarafından hazine arazilerinin bir bölümüne, şehit aileleri ve gaziler için konut inşa edilecek, ücretsiz tapusu ile ailelere teslime edilecek.

YÖK KALKIYOR

Şehit çocukları, eğitim hayatları boyunca devlet bursu ile okutulacak.

YÖK kaldırılacak. Üniversiteler tam özerk hale getirilecek. Parasız eğitim imkanı sağlanacak. Üniversite giriş sınavları kaldırılacak. Dershaneler özel okullara dönüştürülerek kapatılacak.

İDAM CEZASI GERİ DÖNÜYOR

Osman Pamukoğlu, bağrı yanık şehit ailelerinin acısını yüreğinde yaşıyor. Bu nedenle ilk işi, onun deyişiyle, Türk mahkemelerinin elinden alınan idam yetkisini hakimlere geri iade etmek olacak.

Nasıl ? Zehir zıkkım hedefler değil mi ?

Bunları yapabilir mi ? Yoksa göreve geldiğinde bunlar unutulur mu?

“Bizim sözümüz söz ve namusumuzdur.” diyor.

Diğer partilerin “Oylar bölünmesin” lafına kızıyor ve seçmene şöyle sesleniyor; “Sakın, oylar bölünmesin laflarına inanma. Bu söz siyasi rakiplerinden korkan ve onları durdurmaya çalışanların sarıldığı bir sözdür. Sen doğru gördüğüne değil de güçlü gördüğüne gidersen, seni doğru olmayan güçlüler yönetecektir.”

Osman Pamukoğlu’nu niye yazıyorum, diye düşünebilirsiniz. Onun, çok ciddi çalıştığını görüyorum ve izlemeye değer buluyorum. Bu okumakta olduğunuz yazıya ne onun, ne de arkasındaki gittikçe artan taraftarların ihtiyacı yok. Bu değerlendirmeyi bugüne kadar onu tanımamış, kim olduğunu ve neler yapmak istediğini anlamak isteyenler için yazıyorum. Onlar okusun. Meclis’e girer ya da girmez, iktidara gelir ya da gelmez ayrı mesele. Sandığa giderken, isteyen seçmenlerin bunları bilmeye hakkı var.

En gözü pek parti lideri, dedim ya…

Bakın daha ne hedefleri var Osman Pamukoğlu’nun. Seçim Bildirgesi’nden başlıklar halinde aktarayım.

ÇOCUK PARASI ÖDEYECEK

Türk sanayisinin kalbi KOBİ’lerdir. KOBİ’lerin gücünü arttırmak için KOBİ Bakanlığı kurulacak.

Türkiye kendi otomobilini üretecek.

Kadınlara uygulanan her türlü şiddet ve vahşetle karşı kararlı şekilde mücadele edilecek. Kadınların üst düzey yönetici, yetkili, milletvekili olarak, gelişmiş ülkelerde yönetime katılımı % 52 gibi yüksek oranlarda iken, bizde bu oran % 9.8'dir. Bu oran hızla yukarı çekilecek.

Çocuk parası yasası çıkarılacak. “Hoş Geldin Çocuk Paketi” ile yeni doğan çocuklar için, yıllık geliri 34.000 TL'nin altında olan ailelerde annenin hesabına 12 ay süreyle aylık 500 TL para yatırılacak, müteakip yıllarda ise, 2’nci çocuk 300 TL, 3’üncü çocuk 150 TL, 4’üncü çocuk 75 TL, 5’inci çocuk ve diğerleri için her ay 50 TL ödenecek.

Gençlere 10 yıl vadeyle ve faizsiz evlilik kredisi verilecek.

Kamu bünyesinde bulunan tatil köyleri, otel, kamp vb kurumların % 20'si “Huzurevi” kapsamına alınacak. Herkes ihtiyarlıkları döneminde bu huzurevlerinden ücretsiz yararlanacak. Bu ülkede her insan, insan gibi yaşayacak.

TÜRBAN SORUNU ÇÖZÜLECEK

Başörtüsü (türban) istismarı ve sorunu, milletimizin dini yaşam değerlerine bağlı kalarak hızla çözülecek, kimsenin başını nasıl, neyle örteceği bu ülkede bir daha asla mesele olmayacak.

Yargıbağımsız hale getirilecek, Adalet Bakanı ve ona bağlı hiçbir bürokrat sistemin içinde yer almayacak.

DOKUNULMAZLIKLAR ve SEÇİM BARAJI

Siyasetçi ve bürokratların tümünden dokunulmazlıklar kaldırılacak.

Seçim barajıyüzde 10’dan yüzde 5’e düşürülecek.

Milletvekili sayısıilk seçimde 450’ye, ikinci dönemde de 350’ye indirilecek.

Örtülü ödenekharcamaları yasa ile iptal edilecek.

Milletvekillerinin kıyak emekliliği kaldırılacak.

Hazineden siyasi partilere verilen para kaldırılacak.

TERÖR 365 GÜNDE BİTECEK

Dağlar eşkiyadan, şehirler çete ve mafya bozuntularından 365 günde temizlenecek. Güneydoğu Anadolu’da yaşayan Kürt vatandaşlarımız eşkıya baskısından ve korkusundan kurtarılacak.

ASKERLİK 6 AYA İNECEK

Ordu fiilen siyaset dışı kalacak. Ordunun asker sayısı 200-250 bine indirilecek, askerlik süresi 6 ay olacak.

Bu ülke, dünya üzerinde 202 ülke arasında ekonomisi yolsuzlukla çöken ülkeler arasında 6’ıncı sırada. Hazineyi soyanlardan bunun hesabı sorulacak. Yolsuzluk Özel İhtisas Mahkemeleri kurulacak, zaman aşımı kaldırılacak, çalanların tüm servetleri hazineye irad edilecek. Bu kişiler halka teşhir edilecek.

TELEKOM’U GERİ ALACAK

Özelleştirme silahsız bir işgale dönüştü. Elden çıkmış olan stratejik kaynak ve kamu serveti olan kurumlar pazar ekonomisi kurallarıyla, ilk sırada “Telekom” olmak üzere öncelik sırasına göre geri alınacak. 7 Sene önce 213 milyar olan dış borç, bugün 540 milyar dolar oldu. Nereye ve kime gitti bu özelleştirme paraları? Özelleştirmede halkın ortak yararı yok, halkın ekonomik gücüne de katkı sağlamıyor. Hiçbir yabancı yatırımcının, yerli şirketlerden alacağı pay yüzde 49’u geçmeyecek.

HES’LER KAPATILACAK, BENZİN 2 TL OLACAK

Nükleer enerji, uranyum ithalatına bağımlı. Oysa dünyadaki uranyum rezervlerinin ancak 60-65 yıllık ömrü kaldı ve çok pahalı. Bu nedenle atom santrallerine itibar edilmeyecek. Çevreye zarar veren HES’ler kapatılacak. Yenilenebilir enerjiyle 2015 yılına kadar 180 bin yüksek seviyeli işyeri kurulacak. Akaryakıttan alınan vergiler vatandaş lehine yeniden düzenlenecek. Motorinin litre fiyatı 1,5 TL, benzinin litre fiyatı 2 TL olacak.

Gümrük Birliği Antlaşması, Türkiye’ye yapılan en büyük haksızlık ve adaletsizliktir. İstilacı, gümrüksüz mal ve ürün girişleri vergilendirilecek. Türk vatandaşımıza vize vermeyenler Türkiye’ye vizesiz giremeyecek. Avrupa Birliği Türkiye’yi üyelik masalı ile avutamayacak, görüşmeler dondurulacak.

Kıbrıs adası, imparatorluktan bize kalan son toprak parçasıdır. Bu millet Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için “kaybetmenin ezikliği” türküsünü yakmayacak.

Türkiye’nin demiryolları kapasitesi 50.000 km’ye çıkartılacak.